babam haklıymıs ben hayır olmaz öyle derdim insanlar o kadar kotu değildir ya falan derdim öyle değilmiş meğer bir insanın özellikle de bir yabancının dediği yureğine oturabiliyormus hem de öyle bir oturuyormus ki bacaklarındaki tüm güc yetmıyormus kacmaya yureğindeki tüm kuvvet yetmiyormus yok etmeye babanla belki saatlerce ettiğin kavgada ulastıgın yıkım seviyesine bir cumlesi yetiyormus diğerinin bu kadar tahribat açtıgı için elalem diye bir topluluk olusmus besbelli bizim hayatımızı yorumlamak üstlerine vazifeymis gibi akıllarına ne gelirse söyleyen insanlarmıs meger
bizim hadi kırılmasın diye paramparca olduklarımızmıs hayat bugun kendime bir söz verdim kimseyi hayatıma sokmayacagım kimsenın hayatıma yorum yapma hakkı olmayacak kimseden birşey kabul etmeyeceğim kimseyi hayatıma kabul etmeyecegım cünkü yaralıyorlar baska bir halt yok yureği temiz değilse bir insanın farketmese bile en derin yere boşaltıyor zehrini o geberip gidecek belki ama ben hayatım boyunca ona hakkımı helal etmeyeceğim
etmeyeceğim
etmeyeceğim
etmeyceğim
yurek kırmak bu kadar kotu işte
boşuna dememişer bıçak yarası bile geçer ama dil yarası asla ama asla geçmez diye böyle böyle yoruluyor insan böyle böyle yaşlanıyor bedeninden cok daha önce ruhu ölüyor çok ama çok daha önce
önce yüreği ölüyor insanın önce yüreği sonra diğerleri önce yüreği ölüyor ev iş okul aşk böyle böyle yoruluyor böyle böyle bitiyor
kimse görmeden kimse duymadan böyle sessizce
elalem denen olguya ömrünü vere vere
ölüyorum
daha bu yaşta yavaş yavaş
kimse görmeden kimse duymadan sessizce ölüyorum =)
