Okulda ki Çete 2

45.Bölüm/Kız Kaçırma

Multimedya'da Cihan var:)

Herkese iyi okumalaaar:)

"O gelmiş!"

Ve arkadan İbrahim amca belirdi.

"Damadın babasından iki çift laf!"

Mertle birbirimize bakmıştık. Gözlerinde ki acıyı görebiliyordum. Direkt İbrahim amcanın yanına geçti ve kolunu tutup birşeyler fısıldadı.

"Hayır oğlum hiçbir yere gitmiyorum. Ben senin babanım lan. İnsan babasını sözüne çağırmaz mı lan?" Ve devreye babam girmişti.

"İbrahim bey lütfen çocukların mutlu gününe karışmayın."

Babama baktı. Yüzünden belliydi sarhoş olduğu. Mimiklerinden ve ayakta duramamasından.

"Siz karışmayın Ali bey!"

Herkes sessizce bakarken Berkay ve Rüzgar atladı.

"İbo amcaa,  gel biz seninle hava alalım." Dedi Berkay ve Rüzgarla beraber koluna girip zorla çıkarttılar.

Mertin yanına gittim.

"İstersen dışarda İbrahim amcayla konuşalım." Başını salladı ve kimse görmeden dışarı çıktık. Aşağıya inince Rüzgar ve Berkayın konuştuğunu gördük.

"Oğlunun mutlu olmasını ister bir baba." Dedi Rüzgar. "Senin ne işin var burada." Diyerek bağırdı Mert.

"Emreyi kazandın, eviniz oldu, evleniyorsun ve ben çok mutsuzum. Size ettiğim kötülükler için köpekler kadar pişmanım oğlum."

"Pişman olmana sevindim. Şimdi sende bizim gibi yapıyorsun ve kendine yeni bir hayat kuruyorsun."

Başını salladı. "Artık bir aile olamayacağımızı biliyorum ama beni affettiğinizi bilmek istiyorum."

Mert derin bir iç çekti.

"Benim affedip affetmemem önemli değil seni Allah affetsin."

İbrahim amca birşey demeden arkasına dönüp ilerledi. "Babana biraz sert dav-"
Mert lafımı kesti.

"Sert davranmadım." Dedi ve bana baktı.

"Sözümüze devam edelim mi bebek." Gülümsedi. "Edelim yakışıklı." Berkay ve Rüzgar bize bakıp gülerken "Rüya" diye ses geldi.

Arkamıza dönmemizle Selimi gördük. Elinde silahla, kapşonunu kapatmış bize bakıyordu. Mert direkt beni arkasına çekti.

"Selim siktir git!"

Selim bana baktı.

"Sözlendin mi?" Başımı sallarken gözleri yüzüğümdeydi.

Gözlerinden yaşlar aktı ve silahını yere düşürdü.

"Mertle mutlu musun?"

Rüzgar ve Berkay da Mertin önüne geçti.

"Mutlular işte Selim görmüyor musun?" Dedi Rüzgar.

"Rüyaya soruyorum."

Mertin sıcak ellerini tuttum.

"Ben mutluyum Selim, Ne zaman olursa olsun Mert yanımdayken mutluyum."

Gözünden yaş aktı.

"O zaman hakkını helal et Rüya. Mutluluklar size. Sen hep mutlu ol." Dedi ve arkasına dönüp ilerledi. Silahını yerde bırakarak. Mert bana baktı.

"Aman Rüya gittiğine inanma, daha önce defalarca gitti. Biz yine dikkat edelim olur mu?" Başımı salladım. "Tamam canım." Dedim ama şaşkındım ve umutlu. Selim bizi galiba bırakmıştı.
         ***************************
Sevginin ağzından