"Baekhyun sana anlattığını söyledi. Bunun için ona şiddet uygulamak üzereydim ama senin verdiğin tepkiyi anlatıp ağlamaya başlayınca kıyamadım."
"Hah? Ağlama hakkını buluyor muymuş kendinde?"
"Dostum, kafanın ne kadar karıştığını biliyorum ama beni biraz dinlemen gerekiyor."
"Sana kahvemi içene kadar vakit vereceğim." Chanyeol kahveden bir yudum aldı. "Bu saçmalığı daha fazla düşünmek istemiyorum."
"Başlamadan önce sana teşekkür etmem gerekiyor." Sehun gülümsedi. "Baekhyun ilk defa Baekbeom'un gerçek olmadığını kendi kendine söyledi. İlk defa."
"Ne?"
"Baekhyun küçükken... Biraz garip bir çocuktu. Bir gün çok uslu olur, dadıların her dediğine uyardı. Diğer gün tüm kardeşlerinin oyuncaklarını kırar, dadıların saçlarını falan çekerdi. O sırada çok küçük olduğu için kimse umursamadı."
Sehun yavaşça kahvesinden bir yudum aldı. "Okula başladığında notları çok garipti. İlk sınavların hepsinden çok yüksek alıyor, ikinci sınavlarda sınıfta kalmasına sebep olacak kadar kötü notlar alıyordu."Chanyeol arkasına yaslanmış, gözlerini büyük bir ilgiyle Sehun'un üzerine dikmişti.
"Bir gün bana içinde iki kişinin yaşadığını söyledi. Ben de gidip anneme iki kişi yaşamanın mümkün olup olmadığını sordum. Küçüktüm, ne bileyim?" Sehun kendi kendine güldü. "Sonra annemler benim öyle düşündüğümü sandıkları için beni birkaç kere psikoloğa götürdüler."
Chanyeol devam etmesini ister gibi başını salladı.
"Baekhyun da bu sırada iyice iki uçta yaşamaya başlamıştı. Tam ergenliğe geçiş dönemi olduğu için kimse ciddiye almadı. Kendi tarzını bulmaya çalıştığını düşündüler. Ayrıca Baekhyun'un küçüklükten beri böyle olduğunu bildiğimiz için hiçbirimiz garipsemedik." Sehun'un yüz ifadesi bir anda değişti ve rengi attı. "Sonra... Bir gece beni uyandırdı. Kendini kötü hissettiğini söyledi. Ben de 'İyi misin Baekhyun?' diye sordum ve bana adının Baekhyun değil Baekbeom olduğunu söyledi. Sonra da öylece bayıldı."
Sehun derin bir nefes alarak elini saçlarından geçirdi. "Hayatımda hiç o kadar korktuğumu hatırlamıyorum. Düşünsene, kardeşin gecenin bir yarısı bir isim uyduruyor ve o kişi olduğunu iddia ediyor."
"Tanrım..."
"Evet. Sonunda bir uzmana gittiğimizde ileri seviyede çoklu kişilik bozukluğu olduğunu söylediler. Kişiliklere isim vermen hastalığının çok ilerlediğini gösteriyormuş. Şükürler olsun ki sadece bir tane kişilik oluşturmuş. Doktor bu sayının on beşe kadar çıkabildiğini söyledi."
"On beş mi?"
"Çok korkunç değil mi? Neyse, İlaca başladıktan bir süre sonra Baekbeom'un ortaya çıkması azalmaya başlamıştı. O sırada bilgisayarda kodlama ve yazılım gibi şeylere çok ilgiliydi ve kafasını dağıtacak bir hobisi de vardı."
"Birden bayılması bu yüzden miydi?"
"Evet. Kişilik değiştirmeden önce çoğu hasta bayılırmış. Ona da aynıları oluyordu. Ama ilaçlar cidden işe yaramıştı. Çok içki içmediği veya çok gergin olmadığı sürece Baekbeom ortaya çıkmıyordu." Sehun birden gözlerini Chanyeol'a dikti. "Seninle tanışana kadar."
"Ne?"
"Baekbeom sadece bir zihin ürünü olabilir ama bünyesi Baekhyun'dan daha güçlü. Yani sözünü geçiren taraf o. Ve o da senden hoşlanmıştı."
Chanyeol tek kaşını kaldırarak ona baktı. "Bu ne demek?"
"Öyle olunca daha çok ortaya çıkmaya başladı. Baekhyun onu bastırmayı başarsa bile sonraki gün tekrar ortaya çıkıyordu. Bir süre sonra geçişleri o kadar hızlı yaşamaya başladı ki bir anda her şey en başa dönmüştü." Sehun kahvesini bitirmiş, bardağını öylece elinde döndürüyordu.
"Tüm intihar girişimleri bu yüzdendi. Kendisini öldürmek için değil. Birbirlerini öldürmeye çalışıyorlar."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Chanyeol's Duties || ChanBaek
FanfictionChanyeol gizli numaradan aldığı tüm görevleri yapmak zorundaydı. Bir taraftan da okulun eziği Baekhyun ve ikizi Baekbeom arasında nasıl olduğunu anlamadığı bir fırtınaya tutulmuştu.