what if?

455 44 21
                                    



-baloya benimle gelir misin?

siktir.

ne diyecektim? Johnny'e teklif etmiştim ve daha sonradan ekmek berbat olurdu. Neden sadece 1 ders daha bekleyemedim ki? Ya da on dakika? Nasıl bu duruma düşmüştüm?! En çok gitmek istediğim kişi beni baloya davet ediyor ama aynı zamanda bende değer verdiğim bir arkadaşımı davet ettim. Ne kadar da mükemmel bir durumdaydım?

-Ah, yani ben bilemiyorum. Az önce Johnny'i davet ettim ve-

-Tamam sorun değil. Gerçekten.

Dedi ve gülümsedi. O kadar buruk gülümsedi ki içim yandı. Nasıl itiraz ettim?

-Hayır demedim.

-Nasıl yani?

-Hayır diye bir şey dedim mi?

-Yani demedin ama -

-Aması yok. Cevabımı veren kadar bekle.

-Peki cevabını ne zaman verirsin?

-Ben ve keyfimin kahyası ne zaman isterse.

-Pekala. O zaman cevabını bekliyor olacağım.

Gülümsedim ve sınıfıma girdim. SIÇTIM.


-Lisa!

-Efendim?

-Konuşabilir miyiz?

-Tabii ki!

-Şey, gel. Odama çıkalım.

Birlikte odama çıktık.

-Ne konuşacaksın bakalım?

-Boktan bir durumun içindeyim.

-Ne oldu neden?

-Bizim okulda bir Noel balosu var haftaya. 3 gündür beni kimse davet etmiyordu ve dışarıdan birilerini davet etmek serbestti. Bu 3 gündür Noah'nın teklifini bekliyordum. Ama en sonunda davet etmeyeceğini anladım ve bende Johnny'e davet ettim. Kabul etti. Tam 5 dakika sonra ise Noah gelip bana baloya birlikte gidip gidemeyeceğimizi sordu. Bende Johnny'i davet ettim dedim. Noah önemli değil falan dedi üzgün suratını görünce hayır demedim ki dedim. Cevabımı verene kadar bekle dedim. Şimdi ne bok yiyeceğime dair hiçbir fikrim yok.

-Ow. Çok kötü bir durum. Pekala. Johnny'i ekemezsin. Noah'ya da hayır diyemezsin. Ne yapabilirsin ki? Yani bilmiyorum. Bence Johnny ile git. Davet etmişsin sonuçta.

-Peki ya Noah?

-Hayır demen gerekiyor. 

-Tamam. Mesaj mı atayım?

-Çocuk resmen yan binada oturuyor. Seslensen bakıcak.

-Doğru. Hadi sen git bende konuşayım.

-Pekiii 😏

Kafasına bir yastık fırlatıp gitmesini izledim.

Odadan tamamen çıktığında penceremi açtım ve ağaçtan kopardığım bir dal ile Noah'nın penceresine vurmaya başladım.

-Hey noluyor?

-Konuşabilir miyiz?

-Tabii ki!

-Şey ben ve keyfimin kahyası karar verdik. Seninle gelemiyorum. Çok üzgünüm.

-Sorun değil bende başka birini davet etmiştim zaten.

Nası yani cevabımı beklemeden başkasını mı davet etmişti?

Perfectly Wrong || Noah SchnappHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin