Kekre

44. Bölüm

Selamun aleyküm.

🥀

"Nabzım dediğin kadının nabzı durabilir Ensar."

🥀

Kalbim bir kuyuydu. O kuyunun dibinde tam on altı yıl karanlıkta kalmıştım. Aydınlığa çıkışım kanlı olmuştu.

Bu her şeyin bir bedeli olduğunu gösterirdi.

Ben beni böyle seven bir adamın bedelini daha yıllar önce ödemiştim. Gözlerimi kapalı gözlerinde gezdirdim. Kirpikleri yüzüne gölge yapmıştı. Ela bu gece onunla uyumamı istemeyince ben de Ensar'ın yanına dönmüştüm.

"Mo chuisle ne demek Ensar?" Dudakları kıvrıldı. Aynı yastığa baş koymuştuk. Kollarının arasındaydım ve yüzyüzeydik.

"Bugün birkaç kişiyle tanıştım
Sokaktan istihbaratımızı sağlayan bir grup var. Birkaç kişi katılmış aralarına. Biri İrlandalı'ydı. Burda büyümüş. Sohbet sırasında böyle bir kelime kullandı. Anlamını sordum. Nabzım demekmiş. Benimde aklıma sen geldin." Sırıtmamaya çabalayarak açtığı gözlerine baktım.

"Bakıyorum elin her yere uzanıyor." Elini kaldırıp elmacık kemiğini okşadı."Yani. O grubun arasında her türlü tip vardır. Torbacısından, kaçakçısına kadar. Baktık uzlaşamıyoruz bizde kontrol altına almayı tercih ettik." Kaşlarımı kaldırarak yüzüne baktım.

"Nasıl? "Sırıttı. "Kocanı hiç tanımıyor- sun Mo chuisle." kirpiklerimi kırpıştırdım. Bana böyle hitap etmeye devam ederse kollarının arasında can verebilirdim.

"Seninde anlatamadığın şeyler olduğunu biliyorum. Bugün Nevzat amca etrafımızdaki insanların güvenliğini sağladığını söyledi. Hümeyra teyzenin bile evinin etrafında birkaç adam gördüm. Bu nasıl oluyor Ensar? " Pikeyi üzerimize çekip sıkıntılı bir nefes aldı.

"Kendilerini kamufle etmeleri gerekiyordu. Gözünden kaçmamış." homurdanmasını dinledim bir süre.
"Bunları boş ver güzelim. Mühim mevzular değil." Dirseğimin üzerinde doğrulup çenemi bileğime bastırdım.

"Bence önemli gibi duruyor. Etrafınızda dolanan adamların güvenlik kontrolleri, teçhizatları üst düzey. Ayrıca polis olmadıklarını anlayacak kadar içine girdim bu işlerin. Hem sokaklarda istihbarat ağı sağlamak kolay değil. Sokakta kalmış olmak hatta içlerinden olmak lazım. Ya da el atamayacakları kadar yüksek bir mertebede. Sokaklarda adı geçen bir tanıdığın mı var Ensar? Nereden geliyor bunlar?"Sözlerimi bitirdiğimde bir süre yüzüme baktı. Ciddi bir ifadeyle yüzüne bakmaya devam ettim.

"Henüz değil. Benimde sana söylemediğim şeyler var Mo chuisle. Zamanı gelince anlatacağım." Yutkunup bakışlarımı çektim.

"Bana öyle hitap etme."

"Neden?" Elimi kalbine değdirdim. "Nabzım dediğin kadının nabzı durabilir Ensar." Sırıttı. Kolunu kaldırıp bana sararak göğsüne çekti. Başımı boynuna gömdüm.

"Her şey açığa çıktığında umarım yine yan yana oluruz Güvercin." Gözlerimi kapatıp bir bacağımı bacaklarının arasına sıkıştırdım. Kolumu üzerine atarak ağırlığımı sol tarafına verdim.

"Umarım."

🥀

Arabanın kapısı yana kayarak açıldı Ensar evden çıkmadan evvel 'Okula gideceğim.' diyerek buraya gelmiştim. Yalan söylemiş olmak beni gererken birde her an Ensar'ın adamlarından birinin etrafımda olup buraya geldiğimi ona bildirecek olması beni tedirgin ediyordu