❝ This is our place we make the call
And I'm highly suspicious that
everyone who sees you wants you ❞▾
Ortalama boylarda bir Gryffindor'un ikindi saatlerinde nerede olacağını tahmin etmek Draco için fazla zor olmamıştı çünkü a. Harry'nin takıldığı zaten iki üç yer vardı ve b. Hufflepuff'tan Julius Scamander - sırf Harry için bir Hufflepuff'la konuşması bile inanılmazdı aslında - onun nereye gittiğini açıkça Draco'ya söylemişti. Tabii ki soracak olursanız birinci şık sayesinde bulmuştu gözlüklü olanı. Böylesi her şeyi daha duygusal yapıyordu, sanki Draco onun nereye gittiğini hep biliyormuş ve yıllar boyunca gizlice ona dikkat etmiş gibi oluyordu ve içindeki gizli romantik buna bayılmıştı.
Bütün binaların renkleriyle ama göz yormayacak şekilde dekore edilmiş yemekhaneye girdi Draco. Hızlı girişinden kaynaklı olması muhtemel kendisine yönelen meraklı bakışları yok sayarak en köşeden başlayarak taradı bütün masaları. Aradığı kuzguni siyah saçları ilk seferde gözden kaçırdığı için içi endişeyle sıkıştı. Onu kaçırmış olabilir miydi, dahası Julius onu kandırmış olabilir miydi?
Yemek sırasına girerken bir yandan kalabalık yemekhaneyi süzmeye devam ediyordu. Bir çocuğu bulamaması diğer okullarda komik bir durum olabilirdi ama burası Hogwarts'tı. Okulun her yeri gibi, yemekhanesi de devasaydı ve oldukça kalabalıktı.
Ve gürültülüydü, lanet olsun.
Sıra kendine geldiğinde bir tabak meyveli yoğurt ve Harry'nin çok sevdiğini bildiği tarçınlı tatlı çöreklerden ikişer tane aldı. Gözlüklü olanı beslemek alışkanlığı haline gelmeye başlıyordu ama Harry'yi sakinleştirmenin yegane yolunun karnını doyurmak olduğunu öğrenmişti artık. Kavga etmiyorken, neşeliyken - yemek yerken daha da fazla neşeliydi - ve haleli yeşil gözleri parıldarken nispeten daha katlanılırdı.
Nispeten katlanılırdı. Draco asla onun bu halinin hoşuna gittiğini itiraf etmeyecekti.
Slytherin öğrencilerinin toplandığı masaya ilerlerken gözü birden köşede kalan yuvarlak masalardan birine takıldı. Önündeki çorbayı dairesel hareketlerle karıştıran, kafasını önüne eğmiş Harry'yi görünce kalbi bir atışı kaçırır gibi oldu. Yanındakini görünce ise, bir atış daha kaçırdı ama bu sefer beraberinde gelen tatlı histen eser yoktu. Gözlerini kısıp olabilecek en nefret dolu bakışlarını Harry'nin tam yanında oturup ona eğilerek mutlulukla bir şeyler anlatan çocuğa dikti.
Cedric Diggory'nin Harry'ye olan ilgisini bilmeyen, duymayan kalmamıştı elbette. Sadece Harry genç kalecinin yaptıklarını yorumlayamıyor, yetmemiş gibi dedikoduları da duymuyordu. Cedric'in flört denemelerini cevapsız bırakması ve bunların flört denemesi olduğunu fark etmemesi o kadar rezildi ki olayın ana karakteri hayatındaki en ateşli öpücüğünü paylaştığı çocuk olmasaydı Draco kahkahalarla kırılırdı buna.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
wind of change ☰ drarry, au
Fiksi Penggemar❝ Harry Potter, Hogwarts'da dördüncü yılında bir şeyleri değiştirmek için her şeyi yapardı. Ve buna Draco Malfoy ile konuşmak bile dahildi. ❞ ➥ WATTYS 2021 YARI FİNALİSTİ!¡ ➥ #1 in romine ➥ #1 in drarry ➥ cast'e 'tom'dan devam', 'tom daha iyi', 'to...