Gökyüzü ๛ KTH

14.BÖLÜM

(Taehyung)

"Evet yeni dans kareografisi üzerine çalışalım artık Türkiye'ye gittiğimizde beri çalışmıyoruz"

Sung Deuk hyungun uyarısıyla pratik odasına doğru ilerlemeye başladık. Zaten hepimizi zoraki toplamıştı. Namjoon, Yoongi ve Hoseok hyung albüm üzerinde çalışıyorlardı. Jin hyung ve Jungkook kendi şarkılarına Jimin ise diyetisyenle konuşacağını söylüyordu. Tek işsiz bendim, ama yine de aklımı ele geçiren düşünceler beni yoruyordu.

Pratik odasının önüne geldiğimizde Sung Deuk hyung anahtarı aramaya başladı. Uzun uğraşlara rağmen bulamayınca bize dönüp;

"Sanırım bugün de çalışma iptal. "

Derdemez herkes dağılmaya başladı. Ben de ortada kalakaldım öylece.

"Taehyung senden bir şey rica etsem yapar mısın? Benim acil görüşmem vardı PD-nim ile ama pratik olunca ertelemiştim."

"Sorun değil hyung zaten boşum."

"Sanırım anahtarı Mira'nın evinde düşürdüm benim için alabilir misin?"

Şimdi Mira'nın evine mi gidecektim ben. Hayır vaz geçtim de diyemem. Bir kere kabul ettim, kaderime razı olup gidecektim artık. Kafamı olumlu şekilde salladım. Ardından telefonuma gelen konuma arabama doğru yola koyuldum. Şirkete çok uzak değildi 10-15 dakika kadar sürerdi.

Kendi kendime şarkı mırıldanarak  geçirdiğim araba yolculuğuyla aldığım adrese vardığımda karşımda iki katlı müstakil bir ev duruyordu. Yavaş adımlarla kapıya varıp zili çaldım. Bekyerek geçirdiğim birkaç dakikanın ardından kapı açıldı.

Karşımda hala sade haliyle bile göz kamaştıran Mira duruyordu. Ona hala nasıl bu kadar aşık olduğumu, bağlandığımı bilmiyorum ama kalbim onu her gördüğümde delicesine hızlanıyor.

Kapı biraz daha açıldığında yanında yine o adam vardı. Buraya bile gelmişti öyle mi? Moralim biraz bozulsada belli etmemeye çalıştım.

"Taehyung!!?"

"Beni Sung Deuk hyung için gelmiştim. Yani burada anahtarını düşürmüş herhalde. "

Kısa bir süre cevap vermesini bekledim ama sessizlik daha çok rahatsız etmeye başlayınca konuştum.

"Ben sizi rahatsız ettim sanırım.!?"

Hiçbir şey kalbimi sakinleştiremiyordu ama onun bir sevgilisi vardı. Dahası olamazdı. Artık kalbimi susturmam gerekiyordu.

"Taehyung bekle, biraz konuşalım mı?"

Sorduğu soruyla yanındaki sevgilisiyle kısa bir diyaloğa girdiler ama tam olarak ne konuştuklarını duyamıyordum.

"Benim dışarıda işim vardı siz konuşun."

Ne yani sevgilisini başka bir adamla bile istiye yalnız mı bırakacaktı. Tuhaf...

"İçeri geçene Taehyung"

"Aslında gerek yok. Anahtar bulduysan onu alıyım."

"Lütfen"

Kısa bir iç çektim. Ona hayır demek gelmiyordu içimden zaten diyemiyorum da. Kafamı olur anlamında yavaşça salladım. Geçmem için kenara çekildi.

"Kusura bakma daha eşyalar gelmedi. Bu minderler var şimdilik. Sorun olmaz umarım."

"Hayır"

"Kahve yapmıştım içer misin?"

"Teşekkürler."

Kısa cevaplar veriyordum çünkü daha çok konuşursam duygularımı engeleyemeyecektim. Ve bu ikimizi de yaralayacaktı.