Acı Sevda(Tutkun Serisi-2-)

26-KALP KASILMASI

Herkese merhaba!

Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

#Gökhan Türkmen&Nil Rona-Mavi

(Bu şarkı bana Asaf'ımın maviş gözlerini hatırlatır artık😍)

Keyifli okumalar güzelliklerim❤️

¦~KALP KASILMASI~¦

Günçiçek

Maya'ya uzun uzun kollarımı dolayıp sarıldım. O da bana aynı şekilde karşılık vererek sımsıkı sarıldı. Bugünden sonra yeni hayatlarına geçiş yapıyorlardı. O ve Serhat.. Hala inanması çok güçtü. Onlar evlenmişlerdi ve yakında hayatlarına biri daha dahil olacaktı. Maya'dan ayrıldığımda yüzümde sevecen bir tebessüm vardı. Maya da bana her şeye rağmen ufacıkta olsa gülümsedi. Bu sefer Ceylin'e kollarını sararken bakışlarım Asaf'la tokalaşan Serhat'a kaydı.

Önce normal gelen bu görüntü Asaf'ın birden Serhat'ın elini sertçe kendine çekip kulağına eğilmesiyle anormalleşti. Yüz kaslarım gerildi. Asaf kulağına her ne fısıldıyorsa şayet Serhat'ın anlık yanakları dalgalandı. Kaşımın ortasında küçük bir yarık oluştu. Az çok tahmin edebiliyordum ne söylediğini. Kesin onu uyarmıştı. Maya, Asaf için önemliydi. Tıpkı, Ceylin, ben, kabul edemesem de Zehra da öyleydi..

Asaf'ın arasının bir tek olmadığı kişi şüphesiz ki Serhat'tı. O da benim yüzümden kaynaklanıyordu. Benim koca yürekli sevgilim, yıllarca onu benden kıskanmıştı, beni sevdiğini kendine itiraf edemediği zamanlar da bile, beni kıskanmaktan kendini alıkoyamamıştı.

Bakışlarım ona saplanıp kalırken birden başı bana doğru döndü ve bakışlarımı yakaladı. Yakalanmanın verdiği bir utanç dalgası beni sardı fakat ben yinede ona hayranlıkla bakmaktan kendimi alamadım. Bu bakışlarımı ailemden herhangi birinin görmesi muhtemeldi ama ben kendime bir türlü mani olamıyordum. Bu adamı her an gözlerimle sevesim vardı.

Yaşadığımız o yoğun dakikalar zihnimin derinliklerine akın ederken kalbim kasıldı. Onunla geçirdiğim her an benim için kalp kasılmasıydı. Kalbimi devamlı kasılmaya itiyordu. Asaf'ın okyanusları ani bir dalgayla sarsıldı. Sonra dindi, duruldu. Gözleri altına gizlediği yoğun ve derin bakışlarla tam gökyüzü gözlerimi hapis almıştı. Mavi gökyüzüm, mavi okyanusla artık birdi. Biz artık birdik.

"Nar tanem?"

Çekingen ve dostane çıkan bu ses gökyüzümün okyanustan ayrıldığı andı.

Bakışlarım sakince sesin sahibine çevrildi. İlk defa Serhat benden çekiniyordu. Çünkü bu olayda yanında durmamış ona çok kızmıştım. Bilhassa Maya'ya da öyle. Ama arkadaşıma hatta kardeşim gibi gördüğüm bu adama aşırı kızmıştım, kızgındım. Serhat sorumluluklarını bilen biriydi. Bugüne dek yanlış tek bir tane bile hareketini görmemiştim. Bundandır ki ona kızgınım. Ama onu en iyi anlayanlardan birisi de bendim. Aşkın gözü kördür. Bu lafı şimdi daha iyi anlar oldum.

"Bana sarılmayacak mısın?" diye sordu.

Öyle bir ses tonuyla söyledi ki az kalsın gözyaşlarına boğuluyordum. Bir süre bana huzur veren gözlerine bakıp bakıp durdum.