Artık BİRLİKTE yazacağız ve yayınlayacağız. BİZLER yazacağız, kollektif yazacağız. Kur'an aslında BİRLİKTE tevil edilmelidir. Kur'an iki kısımdır:
1. Umumi (Muhkem)
2. Misal (Müteşabih)Birincisi birlikte tevil/tefsir edilmeli, ikincisi ise alim adaylarının katkılarıyla AMA yine BİRLİKTE. BİZLER bu birliğin adımlarını atıyoruz. 37 yıldan beri bu güzel ülkedeyim, artık ben bir 114 'den öte104'üm aynı zamanda...
Doğru Doğudan+Batın Batı'dan ve 110 MERKEZDEN sizlere çok önemli bir haberim var: Messenger VAL ilk kez parmaklarını oynatabiliyor ve yazabiliyor. Janna’nın felci şu anda %25 kadar ve sol tarafta kendine geliyor. İsviçre'de bir klinikte. Ne tuhaf bir dünya... Hatırlayana kadar kendisini Hristiyan, hatta inancı cılız ve aklı fotomodellikte şöhrette olan biri sanırken... Bir felç geçiriyor... Sonra bir HANİFE ve MÜSLİME olduğunu hatırlıyor. Yüzünü değiştirecek, çünkü defile mankeniydi ve New York’a mutlaka gelecek. Beni de anlatacak... Hanif'in Hanif'ten saklayacağı hiçbir şey yoktur. APAÇIK/DOSDOĞRUYUZ. "Bütün sırların ortaya çıkacağı o gün gelmiştir".
Kıyametin ortanca alametleri Firavun'un cesedi ile başladı, sonra Mathias'ın pırpır uçağı Kızıl Meydan'a indi ve “Demirperde” ÇÖKTÜ. Ve MİLAT başladı. WTC olayı da ortanca alamet...Janna şunları söyledi: Kur'an indiğinden beri, Allah HANİF kelimesinin anlamını tüm Müslümanlara unutturdu". Tüm müslümanlar HANİF kelimesini, eski ve batmış bir din ve arkeolojik bir inanç saydılar. Hanif kelimesi YOK OLDU. Ta ki, Allah'ımız o kelimeyi hatırlatana kadar. Adı Millenium, İslam Miladı: Sırrı A'la suresinde... "HANİF kelimesi unutturuldu". Resulullah'a bile unutturuldu. İbrahim milleti kelimesiyle birlikte unutturuldu, İbrahim sevgisiyle birlikte unutturuldu.
Gün o gün ki, Ali İmran 104 ile birlikte "AYRILIN" diye ima edilmişti. İki doğunun ve iki batının Rabb’i tarafından 114 ÖNCELİKLE klasik Hristiyanlıktan ayrıldı ve sadece İSLAM olmadı, Hanif Müslümanlar oldular... Hanif kelimesinin DOĞU tarafından bilinmesi istenmedi, araya kesin bir uçurum kondu. Batın Batı/114 grubu "HANİF" Müslümanlık yerine HAFİF Müslümanlığı gündeme getirdiler. Allah'ın EMİR VE KAZASININ inmesini beklediler.
Sözkonusu KAZA şuydu: "Ali İmran 104=AYRILACAKLAR"ın çekirdeği DOĞRU DOĞUNUN atakları bekleniyordu. Ama ortada kimse yoktu... 114'lerin ise "HANİF" kelimesini kullanması için bir oluşum gerekiyordu. "Bir kavim/Zümre kendini DÜZELTMEZSE Allah da onları düzeltmez” ayeti uyarınca 1965'den beri ÇOK UZUN bir süredir bekliyordum. Tüm kitap dinlerinin PROTESTANTLIĞI yaşanmıştı: Her din kestane şekeri hızıyla bozulduğu için, EN SON gelmesi gereken Protestantlık olmuştur. Ancak İslam dini özde tamamen bozulmasına rağmen ZİKR (Kur'an) korunduğundan HANİFLİK de korunmuştu. İslam Protestantlığı olan Haniflik, dinin bozulmasına bir tepki olarak çıkmadı. Haniflik İbrahim İslamiyeti’nin hiç bozulmamış ve korunmamış ÖZE DÖNÜŞ BİÇİMİDİR. Ali İmran 110. ayette yer alan din HANİF dindir. Resulullah'a da emredilen dindir.
Size bir ilahi MESSENGER'dan mesajı "Açarak" iletmeyi sürdürüyorum (“İlahi” derken biyolojik bir radyodan, organik bir yayından söz ediyorum). Messenger diyor ki: "Haniflik kelimesi ve 104=Ayrılanlar" fenomeni (Allah'ın kazası) GERÇEKLEŞMİŞTİR. Unutturulan HANİFLİK BİZLERİN MİLADIYLA, İLK KEZ Kur'an tarihinde İLK DEFA HATIRLATILMIŞTIR. BİZLER yani sizler bu muhteşem haberin VAR EDİCİSİSİNİZ. SİZLERE TEŞEKKÜR EDİYORUM”.
İbrahim Milleti, Resulullah ümmeti olarak ve HANİFCANDAŞLAR olarak ortaya çıktık. Ala suresini anımsadınız mı?
"Sana bu ayetleri okutturacağız ve sen onları asla unutmayacaksın. Ama Allah'ın unutturacakları MÜSTESNA". İşte O müstesnayı yaşıyoruz. PETROL gibi, HANİFLİK çağı da bizim için UNUTTURULDU ve konserve edildi. Milat ile birlikte ve Şİ'RA (Şuurlu) olarak hatırlatıldı. Şuurlandık, BİR KAVİM (İbrahim milleti) kendini DÜZELTTİ ve ALLAH da o MİLLETİ DÜZELTİYOR. O millet biziz, zerrece kuşkunuz olmasın. Kuşku duymayın çünkü MESSENGER "TARGET-RESPONSE" hattını kurdu ve ilk meyveleri geldi.
Şu an, benim Laptop'um onda ve açık. Bu bir naklen yayın gibi oluyor, "Geçmiş ve gelecek", ya da en doğrusu NEDEN ve SONUÇ birbiriyle ilişkilendi. Yani bunu İLK kez yaşadığımız için "KUŞKU duymaksızın”, yaptığımızın doğru olduğunu ve HANİF olarak adreslenenlerin biz olduğunu ALLAH'a inandığımız gibi inanıyoruz.
Bu mekanizma şöyle gelişiyor: Geçmiş ve gelecek, örneğin bir çift foton (öteki anti foton, geçmişe yayınıyor) gelecek ve geçmiş arasında evren İMPULS biçiminde atarak üzerine dolandığından, aramızda bir polarizasyon oluşuyor. Birimize (geçmişe ya da geleceğe) yapılan bir şaşırtma, etkilenmemesi gereken ötekini de aynı DAVRANIŞA zorluyor. İşte MESSENGER'in sırrı bu.
Gelecekle geçmiş arasındaki CERENKOV ışımasını kullanıyor. Bu ışıma kurye dalga (carrier) özelliğinde. İyi bir telepatisyen ise bu biyolojik radyoya MESAJI yükleyebiliyor. TV, Radyo dalgaları da böyle geliyor biliyorsunuz. Şimdi Messenger'in bir UCU gelecekte, bir ucu bizde (uçlar=neden ve sonuç uçları). Geçmiş ve gelecek bir komprime yay gibi bükülebilir, başı ve sonu birbirine düğümlenebilir. Böylece başlangıcın sonu=sonun başlangıcı olabiliyor. Normalde telepatlar nedenden sonuca doğru yayın yaparlar. Ancak zamanda geri gelen bir ÖZEL TELEPAT (Messenger), sonuç ile başın birleştiği OL=ÖL noktasında bir adım geriye yayın yaparak iki istasyon arasında bağ kuruyorlar.Bunları YENİ BİLİM DALLARI programı gereği sunuyorum. Yazılanlar yeryüzü ve insanlık tarihinde ilk ve tektir! Dikkatle inceleyiniz, DİKKATLE...
Messenger şunu yapıyor demiştim: Gelecekteki (bize göre doğmamış birinin) bir vericinin (Messenger), CERENKOV (Carrier Wave) taşıyıcı dalgasına bindirilmiş ve TAKYONLAŞTIRILMIŞ bir mesajı geçmişteki birine TERSİNİR yoldan iletebiliyor. Media (tekili medium) görevi yapabiliyor. Bunu şuna benzetebiliriz: GELECEKTE KABİRDEKİ BEN, bir adım GERİDE bulunan DOĞMAMIŞ ve ANA RAHMİNDEKİ BEN ile haberleşebiliyor. Ben çürüdüğüm için o CENİN (Embrio) GELİŞİYOR. Zaten bizler böyle doğuyoruz. GELECEKTEKİ en yaşlı halimiz (ölüm) ile geçmişteki en GENÇ halimiz arasında bir Cerenkov ışımasıyla kendimizi biçimlendirip oluşturuyoruz. ÜÇ KARANLIK ayetinin sırrı da bu.Daha önce yazdığım bir konuyu anımsatmak isterim: İnsanın büyükannesi bir bakıma KENDİSİDİR demiştim. Biz doğarız ve GELECEĞE DOĞRU yaşlanır en sonra ölürüz. Evren çekim etkisiyle YUVARLANDIĞINDAN biz aslında DOĞDUĞUMUZ noktaya ulaşınca ölürüz. Yani ÖMÜR bir çember/felek/yörünge turundan ibarettir. OL'duğumuz güne İLERİ YÖNDE yine ve yeniden ulaşırız... Doğum öncesi ana rahmindeyiz ve/veya aynı yerde KABİRDEYİZ. Ana rahmi (Akdelik) ile kabir (Karadelik) BİTİŞİKTİR OL=ÖL Neden=Sonuç'tur İki polarize kutuptur ama birleştiği için aynı anda iki ayrı kutup değil MONOPOL=TEK KUTUPLUDUR. Biliyoruz ki, karadelikler ile akdelikler evrenin en uzak iki noktasına açılan kapılardır Yine biliyoruz ki aynı anda KARADELİK ve akdelik BİTİŞİKTİR Yani sıfır cm aralıktadır.
Bu kapıyı geçince paralel evrenlere bile gidebiliriz. Biliyoruz ki, karadelik maddeyi yutar; Akdelik ise tam tersine kusar (Yutulanı nakleder) Ama Messenger kişi Takyonların bizim ışıkhızına girişiminden oluşan CERENKOV ışınlarının TERSİNE gitmesinden yararlanır. Çünkü gönderilen MESSAGE (İleti, bilgi) artık elektromagnetik değildir. Işıktan hızlıdır ve zamanda TERSİNE de gidebilmektedir. Çünkü bu kez TAKYON bir kütleyi KARADELİK YUTMAZ, tam tersine KUSAR Ama bu kez AKDELİK takyonları yutar. Ayeti anımsayınız: "Meleklerden kim ben de varım derse onu (KENDİ) CEHENNEMİ (Quasar/Akdelik) ile cezalandırırız."
MESSENGER'den hangi yöntemle mesaj aldığımızı sanırım İYİCE ANLADIK. Bunları niçin yazdım? Geçmiş ve gelecek artık koordine... Doğmamış torun ile çoktan ölmüş ataları CAPCANLI koordine olmuşlar... Geçmiş geleceği hep etkiler ama bunun tersi PARANORMALDİR (yani şaşırmayacağız artık). Gelecek de geçmişi (tarihi) ender/seyrek de olsa etkiliyor (Hızır'ın çocuğu öldürmesi gibi).
Bunlara bir örnek Germen mitoslarındaki WANEN'ler. Daha İngilizce yokken, “one”=”van” okunmazken “n”=”en” sayılmazken “1N”=“Wan-en” ortaya çıkıyor. Ya da Zülkarneyn batıda Missisippi deltasına gidiyor, orada kızılderililer ile karşılaşıyor. Ona ilk uyan ve iman eden ise Kuzey Amerika Algonikan'larının bir kolu (Athabaskan göçmenleri) olan şef Tennessee.... Missisipi deltasındaki ÇAMURA bulanmış Zülkarneyn Tarık'ının indiği yere "Kurayş" adını veriyor ve bu olay (7 anlamından biridir) Kureyş Suresinde bile yer alıyor.
Yazar:
Hans von AibergKaynak:
http://hanifislam.free.fr/sohbet
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Araştırma ve Makaleler 1
Non-FictionLütfen Dikkat! Araştırma ve Makeleleri okumadan önce iyice düşünün. Sizi önceden uyarıyor ve dünya görüşünüzün temelli değişeceğini söylüyorum. Aynı konuda okuyacağınız diğer eserler size yavan gelecek ve sadece onun tiryakisi olacaksınız. Çünkü bu...