Soğuk iliklerime işlemişti neredeyse vücudumu hissetmiyordum zar zor açtığım gözlerimle etrafa baktım nehir elindeki bezi anlıma koydu sinirle tutup attim ve ağrılarıma rağmen ayaklanıp çadırdan çıktım herkes bana bakıyordu botlarımın bağcıklarını bağlama zahmetinde bile bulunmamıştım mert görüş alanıma girer girmez koluna yapıştım suratı asıktı üzgün olduğunu belli etmemeye çalışsada bunu farkedebiliyordum.
SU-bana onu bulduğunu söyle !!
Başını eğdiğinde onu tüm gücümle sarsmaya başladım nehir gelip beni tutana kadar ağlamaya devam ettim.
MERT-hala arıyoruz.
Sesindeki imkansızlık canımı sıkmıştı şehire gitmemizi arabaların bozulması engellerken telefonlarda çekmiyordu şarzlarda bitmek üzereydi talihsizlikler ardı ardına gelirken öfkemi kontrol edemiyordum kalbimde bir ağrı vardı ve sürekli ağlamama neden oluyordu aklima bin turlü düşünce gelirken sinir sistemim çöküyordu. Saçlarımı yolarcasına çektim kendime hakim olamıyordum sesi hala kulağımda,kokusuda hala burnumdaydı.
SİNAN-onu bulucaz.
Destek olmak istercesine beni kendine çekip sıkıca sarıldı kafamı göğsune yaslayıp gözlerimi yumdum ve tereddütle kollarımı beline doladım saçımı okşadığında biraz olsun rahatlamıştım.
SU-y-ya başına b-
SİNAN-bunu düşünmeyi bırak.
Kokusu üzerime sinerken geri çekildim ve çadıra girdim kendimi hiç iyi hissetmiyordum hemde hiç...
~ATEŞ~
bacağımdaki ağrıyla bağırmaya başladım sanki koparıyorlardı yüzümden damla damla akan terler bezir suratıma degmesiyle kayboldu başımdaki kız tek kelime etmemisti tepeden düştüğümde agğaç dalına tutunmuştum oraya kadar herşey netti fakat bir süre sonra dal bacağima girmisti ve kendimden geçtim uyandıgımda bu kulübeye bu kız sayesinde geldiğimi anlamıştım yardım ediyordu fakat konuşmuyordu.
EYMEN-ben- ahhhhhhh.
Kız simsiyah gözlerini bana dikti karanlık bakışları acaba avcımı diye düşündürüyordu ay ışığı vücudunun kıvrımlarından yüzüne ulaştığında onu daha net görüyordum.
EYMEN-kimsin sen?
Sorumu sanki duymamışcasına yaramla ilgilenmeye devam etti ağzıma bezi sıkıştırıp bacağımdaki dalı çekip çıkardı acıyla inlerken bez pek bi ise yaramamıştı. Acı tekrar gözlerimi kapamamı sağladı hayal meyal gördüğüm tek şey suydu güzel gözleri sarı saçları tek hayal edebildigim oydu ve heryerdeydi gözlerimi yumdum ve adını sayıkladım...
~SU~
Suyu kafama dikip defteri karalamaya başladım öfkeyle karalıyordum kalem kırıldığında defteride sinirle fırlattım ve dizlerimi karnıma çekip sallanmaya başladım.
Nerdeydi,ne yapıyordu,yaralımıydı,kesin canı yanıyordu aptal kafam aptal!!!!! Hepsi benim hatam!!!
SU-lanetttttt olsunnnnn!!! Tekrar ağlamaya başlamıştım hıçkırıklara boğularak.
Sahra perdeyi açıp kendini yanıma attı ve ellerimi tutup sakinleşmem icin konusuyordu en sonunda beni etkisiz hale getirip sarıldı aglamayida bırakmamıştım.
SAHRA-sakin ol geçti burdayımm..
Saçlarımı öpüp daha çok sarmaladı beni sakinleşmem icin kurduğu cümleler ağladığı icin anlaşilmiyordu.
Bir süre sonra nefes alış verişimiz dışında hicbir ses kalmamıştı acılar sahidende birbimize bağlanmamıza sebep oluyormuş kendimi geri çekip
"Dayanamıyorum"dedim elini yanağıma koyup okşadı.
SAHRA-güclu ol su sen herşeye göğüs gerebilen bir kızsın o sana geri gelicek herkes onu arıyor.
SU-kapana kısıldık hiçbirşey çalışmıyor burak ve sima geri dönmedi diğer grup dalga geçmek dışında hiçbirşey yapmıyor nasıl bulucaz onu??
SAHRA-eger yaralandiysa fazla uzakta değildir.
Göz yaşlarımı silip ayağa kalktım "eğer yaralandıysa fazla zamanımızda yok demektir"diyip çadırdan çıktım ateşin bana ihtiyacı vardı bunu biliyorum yağızın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AHLAKSIZ HAYATLAR
RomanceYOLUNU KAYBETMİŞ DÖRT GENÇ GERÇEK HAYATLA YÜZLEŞMEK ZORUNDA KALMIŞ HERŞEY ANLATILANLAR KADAR KOLAYMIDIR ATEŞ VE SUYUN AŞKI HERŞEYİN ÜSTESİNDEN GELİRMİ ? NEHİR VE ENES KOCA ŞEHİRDE BİRBİRİNİ BULABİLİRMİ YA KÖTÜLER ONLAR HANGİ CEHENNEMDELER?????