-Sevgilini Nasıl Eğitirsin?-
5. Bölüm
Yifan derin bir nefes alırken, baykuş adamı kollarını kaldırarak kendisini kucağına alması için mızmızlandı. Kyungsoo hazırlıyor oldukları karışımı daha net bir şekilde görmek ve ejderha amcasına yardım etmek istiyordu.
Yifan ona yukarıdan bakınca, diğerinin şirin ve üzgün suratını görüp kıkırdadı. Kyungsoo “Ejderha amca, bende yumurta kırmak istiyorum ~ “ diye mırıldanarak samimi ve oldukça içten bir itirafta bulundu. Yifan eğildi, minik baykuş adamını koltuk altlarından kavrayıp, yapacakları krep karışımının bulunduğu tezgaha onu yerleştirdi ve derin kabı Kyungsoo'nun yanına çekti. “Göbişin çok aç mı?”
Kyungsoo kıkırdayarak kafasını salladı ve küçük ellerini, ince parmaklarını kıpırdatarak midesinin üzerine yerleştirdi. “O çığlık atıyor ejderha amca, beni doyur diyor.”
Yifan büyük bir kahkaha atmamak için dişlerini birbirine kenetleyerek gözlerini kıstı, minik ellerin üzerine kendi sıcak ve büyük avuçlarını yerleştirip, kafasını eğerek baykuş adamının suratına yaklaştı. “Krep seviyor muymuş sor bakalım ona?”
Genç adam dolaptan çıkardığı yumurtalardan birisini kavradı. Küçük baykuş adamı kendi ‘Göbişiyle’ konuşurken, kırmış olduğu yumurtalara bir tanesini daha ekledi. Kalan son yumurtayı kırmak için onun göbişiyle olan konuşmasının bitmesini bekledi.
Kyungsoo kafasını kaldırdığında Yifan kıkırdadı ve “Ejderha amca, göbiş senin yaptığın herşeyi çok severmiş.” diye mırıldandı. “Ama elmayı da çok severmiş ~ “
Kyungsoo kollarını yukarı kaldırıp kocaman, hayali bir daire çizerek elmanın büyüklüğünü gösterdi. Bu durum diğerinin bir kez daha kıkırdamasına neden oldu. “Elma da verelim ona o zaman. Ama önce krep.”
Kyungsoo kafasını salladı ve ejderha amcasının eline aldığı yumurtaya baktı. “Beraber yapsak olur mu ejderha amca?”
Genç adam gülümsedi ve baykuş adamının minik avucuna yumurtayı dikkatlice bıraktı. Yifan zaten onu bekliyordu.
Uzun parmaklarını Kyungsoo’nun eline yerleştirip, derin kabın kenarına getirerek ona baktı. “Kyungsoo, şimdi yumurtayı buraya vurarak kıracağız, içine kabuğunu düşürmemeye çalışalım olur mu?”
Kyungsoo akıllı bir çocuk gibi kafasını salladı, Yifan'ın önderliğindeki elleri dikkatlice hareket etmeye başladı.
İlk önce yumurtayı kabın kenara vurdular, ikisi de çıkan sesi duyup kıkırdarken, birleşmiş elleri Yifan'ın yönlendirmesiyle hafifçe bir kere daha kabın kenarına vuruldu. Ve nihayetinde yumurta iyice çatladı. Kyungsoo’nun minik eli biraz kirlenmişti, ancak yumurtanın içindeki özü dışarı çıkardıktan sonra derin olan kabın içine bakmasıyla bunu unutmuştu.
Yifan boştaki temiz eliyle, onun saçını okşadı ve kıkırdadı, “Üzerinde biraz daha çalışırsak sanırım bundan sonra harika bir şekilde yumurta kırabiliriz, ha baykuş adam?”
Kyungsoo’nun gözleri mutlulukla parladı, kafasını heyecanla sallayıp, yumurtaya hafifçe bulanmış olan elindeki kabukları gösterdi. Genç adam minik çocuğun avucundaki yumurta kabuğunu hızlı bir şekilde çöp kutusuna yollayıp, onun ellerini tezgahtaki muslukta yıkadı ve diğer aşamaya geçti.
Karışımları neredeyse harika oluyordu. İkisinin de elinde bir kaşık vardı ve yiyecekleri krebi kıkırdayarak yapmak inanılmaz derecede keyifliydi.
Yumurtalar Yifan tarafından güzelce çırpılmıştı ve son aşamalarında Kyungsoo’da ona yardım etmişti. İçine süt, sıvı yağ ve un eklenen karışımı şimdi ikisi karıştırıyorlardı. Yifan güzelce hazırlanmış olan karışıma sevgiyle baktı, geri çekilip Kyungsoo’ya göz kırptı, “Şimdi, pişirme zamanı!” diye çıkışıp neşeyle şakıdı.
