3.Bölüm 🦋

1.4K 90 27
                                    

Doruk
Emre evleneli hemen hemen bir ay olmuştu ve yemeğe davet edilmiştim.Yenge hanım (!) beni yemeğe çağırmış.Her ne kadar istemesemde gitmek zorunda kaldım ve bu akşam o yemeğe gidecektim.Çünkü Emre çok ısrar etmişti ve kabul etmiştim.Akşam olmasını hiç istemiyordum.Zira bu akşam Sudeyi görecektim hiç istemeye istemeye.

Düğünden sonrada Derinle görüşmeye devam ediyorduk.Hatta baya baya samimi olmuştuk.İyi anlaşıyorduk.Çok yakışıklı ve sempatik bi çocuktu.Emreyi aratmıyordu.Gerçi yine Emreyle görüşüyorduk.Emre 2 yıllık üniversite okuyup bitirmişti.Ben 4 yıllık kazanmıştım ve son yılımdaydım.Emre çalışıyordu ben okuyordum ve artık Emre evliydi.Akşamları falan çok çıkamıyorduk.Ayda iki kez falan oluyordu.Bende genelde Derinle çıkıyordum akşamları.Gece hayatım yoktu ama çok sıkılırsam çıkardım ondada yanımda Emre olurdu.Önceden...

Okuldan çıkmadan önce Derinle görüştüm dersinin olmadığını biliyordum okuldan beraber çıktık ve biraz takılacaktık.Arabayı ben kullanıyordum.Derin bugün normalden sessiz gelmişti bana.Durgun gibiydi biraz.Arabayı sağa çektim ve başımı Derine doğru çevirip konuştum.

"Neyin var senin bugün?Çok durgunsun."dedim.Bana bakmıyordu.Elleriyle oynuyordu.Yinede cevap verdi.

"Yok bisey.Sadece..."dedi ve sustu.Konuşmaya niyeti yok gibiydi.

"Evet sadece?"dedim sorarak.Birden kafasını bana çevirdi.Yeşilleriyle buluştu mavilerim.Nutkum tutuldu konuşamadım.Adı gibi derin bakıyordu.

"Bugün sakin bi yere gitmek istiyorum Doruk.Kafam çok karışık.Aslında bugün seninle takılmak istediğimden bile emin değilim.Biraz düşünmek istiyorum."dedi.Şaşırmıştım birden ne olmuştu ki?

"Bilmeden kırdım mı seni?Yanlış bi davranışım mı oldu?Neden benimle görüşmek istemiyorsun?" diye sordum.Kötü hissetmiştim çünkü Derin cidden kötü görünüyordu.Ufak bi gülümseme belirdi dudaklarında.

"Senle ilgili bisey değil.Ben sadece biraz garip hissediyorum.Sadece biraz zaman ihtiyacım var.Sana zahmet olmazsa beni evime bırakabilir misin?"dedi ve başımı sallayabildim sadece.Evine doğru sürmeye başladım arabayı.Ortamdaki gergin hava dağılsın diye şarkı açtım ama çıkan şarkı beni daha kötü hissettirdi.(Medyadaki şarkı)
Şarkıyı duyunca Derine baktım oda bana baktı.Bisey demeden gözlerimi yola doğru çevirdim.Evine geldik.Öylece duruyorduk arabada konuşmadan.Bi süre sessizce oturduk.Derinde garip biseyler vardı.Sessizliği bile huzurlu hissettiriyordu.Yani varlığı bile yeterdi.Sessizliği bozan o oldu."Özür dilerim Doruk.Yani seninle takılmak istemiyorum derken öyle demek istemedim.Sadece çözmem gereken şeyler var.O yüzden.Beni anlıyorsun değil mi?"diye sordu.O kadar rahatlatıcı konuşuyordu ki ne dese kabulümdü o an."Merak etme.Seni anlıyorum ve bekleyeceğim."dedim gülümseyerek.Bu gülümsemenin karşılığı olarak ondan da gülümseme kazanmıştım.Teşekkür edip arabadan indi.Eve girene kadar bekledim.Eve girince sürdüm arabayı eve gittim.Yemek saatine daha vardı.Biraz evde zaman geçirebilirdim.

Yaklaşık 2 saat uyumuştum.Uyandıktan sonra saatin altı olduğunu farkettim.Hemen kalktım bir duş aldım.Duştan çıktıktan sonra telefonuma baktım Emre aramıştı.Bende geri aradım ve telefonu hoparlöre verdim.Bi yandan giyinip bi yandan konuşmayı planlıyordum.Bikac çalıştan sonra Emrenin sesini duydum.

"Alo?" dediğinde artık sesinin eskisi kadar bende etkisi olmadığını fark ettim.Cevap verdim hemen.

"Beni aramışsın duştaydım yeni gördüm." dedim.

"Geliyor musun diye teyit etmek için arıyorum." dedi ve kıkırdadı.İstemsizce güldüm bende.Demek bu kadar istiyordu gitmemi.

"Gelicem.Duştan çıktım işte hazırlanıyorum.Kıyafet ayarlıyorum." dedim dolabıma göz gezdirirken.Bikac saniye sonra cevap geldi ve şaşırmama sebep oldu.

"Senin siyah bi sweatin varya onu giy bence.Yakışıyor sana." dedi ve elim o dediği sweate gitti.

"Bilmiyorum artık bakıcam." dedim.

"Pekala o halde ben kapatayım daha rahat hazırlan.Gelince görüşürüz." Dedi.

"Görüşürüz." dedim ve kapattım.
Elimde siyah sweat düşünürken babam kapıyı çalıp içeri geldi.

"Hayırdır oğlum.Bi yere mi gidiyorsun?" dedi.

"E-evet baba.Emre bu akşam yemeğe çağırdı da.Kırmak istemedim." dedim gözlerimi kaçırarak.

"Ah oğlum.Vazgeçmeyecek misin kendini üzmekten?" dedi üzgün bi şekilde.Babam üzülünce bende üzülüyordum.

"Üzülme baba.Senin çok güçlü bir oğlun var ve biliyor musun artık canım o kadar da acımıyor.Hatta onu unutuyorum sanırım.Sadece sıradan bir arkadaş olarak görmeye çalışıyorum onu da.Lütfen üzülme.Sen üzülünce bende üzülüyorum." dedim gülümseyerek.Zorla falan değildi bu kez.İsteyerek gülüyordum.İçimden geliyordu.Babamda beni bu şekilde görünce mutlu oldu.

"Güçlü olduğunu biliyorum.Zaten bundan hicbir zaman şüphem olmadı.Ama artık üzülmeni istemiyorum sadece.Kimsenin seni üzmesine izin vermem." dedi.Bende kendimi daha fazla tutmadım sıkıca sarıldım babama.İyiki vardı.Bende bu güçlü adamın güçlü oğluydum işte.

Emrelerin evine geldiğimde elimde tatlı vardı.Gelirken tatlı almıştım.Elim boş gidersem ayıp olacağını düşünerek tatlı almıştım.Kapıyı çaldım Emre açtı içeri buyur etti.Tokalaşıp sarıldık.Oturma odasına girdiğimde gördüğüm kişiyle yüzümü buruşturmamak için zor tuttum kendimi.Busede burdaydı.Hemde benim geleceğim akşam.Her neyse başımla ufak bi selam verip tekli koltuğa oturdum.Emrede karşıma oturdu sohbet etmeye başladık.Busenin bakışlarını üstümde hissediyordum.Çok dik bakıyordu ve çok rahatsız olmuştum.Nerdeyse bahane uydurup çıkacaktım.Sude masaya son dokunuşları yapıp bizi masaya çağırdı.Yanıma Emre oturdu,Buse karşıma,Sudede Emrenin karşısına oturdu.Biseyler dönüyordu ve ben anlamıyordum.Yemek yemeye başladık ve Sude hep kardeşini övüyordu yemeklere kardeşinin yardım ettiği i söylüyordu.Meziyetleri varmış mış mış.Umurumda mıydı?Hayır.Sonunda Sude bana soru yöneltti.

"Eee Doruk,ne zaman evlenmeyi düşünüyorsun?"diye sordu.Sanane dememek için büyük çaba sarfediyordum ve bu çabam takdire şayandı.

"Henüz düşünmüyorum.Öyle bir aday da yok şu anlık." dedim konunun kapanmasını umarak.Ama öyle olmadı tabi.Kör şansım yine benden yana değildi.

"Bak ne dicem.Busede burdayken hazır.İstersen yemekten sonra konuşun.Anlaşırsınız belki ne dersin?" dedi.Şimdi anlaşılmıştı herşey.Elimdeki çatalı bıraktım ve kendimi zorla tutarak konuştum.

"Beni bunun için mi çağırdınız?" dedim ve cevabı bile beklemeden kalktım masadan çıkışa doğru gittim.Kapıdan çıkıp arabama yöneldim.Çok sinirlenmiştim.Benim hakkımda biseyler yapılıyordu hemde en sevmedigim kişi yapıyordu bunu.Arabama binecekken kolumu tutan el tarafından engellendim.Arkamı dönüp baktığımda Emreyi gördüm.

"Dursana Doruk nereye gidiyorsun?"dedi telaşla.Kolumu çekerek konuştum.

"Beni bu saçmalık için mi çağırdınız ?Ben sadece yemek yiyeceğimizi sanıyordum da?"dedim tıslar gibi sinirle.

"Benim de haberim yoktu.Ama bi bakıma Sude iyiliğini düşünüyor.Buse gerçekten iyi biri."dedi ve dedikleriyle iyice sinirlendim ve sinirle konuştum.

"İyiliğimi düşünüyormuş.Bırak Emre.Beni ne kadar tanıyor ki iyiliğimi düşünecek?Kardeşini düşünüyor."dedim ve duraksadımAma sinirim geçmiyordu."Hem söylesene senin sevgili karın benim kızlardan hoşlandığımı nerden çıkarmış?"dedim ve Emrenin şaşkın bakışlarıyla karşılaştım.Evet eşcinsel olduğumu söyledim ama anladı mı emin değilim.Umarım anlamıştır...

İyi okumalar 🦋🦋

DİKENLİ YOLLAR (BXB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin