1. Bölüm: Bir Bakış Açısı, Birkaç Düşünce

1.3K 47 156
                                    

Rare/Selena Gomez

----

Herkese selam! Bilenlere hatırlatmak bilmeyenlere haber vermek isterim: Bu kitap bir diğer kitabım olan "Gülüşüm"ün 2. kitabı.

Başladığınız tarihi buraya bırakabilirsiniz.  ->>

İyi okumalar dilerim! ✨

----

Daha etkili bir okuma deneyimi için medyada bulunan şarkıları dinlemenizi tavsiye ediyorum. Medya açılmıyorsa bile tüm şarkıları YouTube veya Spotify'da bulabilirsiniz.

----

Rüzgardan uçuşan atkısını tekrardan boynuna doladıktan sonra adımlarını sıklaştırdı.

Bir an önce eve gitmeliyim. Hava çok soğuk!

Akşamın bir vakti ve uykulu olmasaydı birkaç kar tanesinin havada süzüldüğünü bile söyleyebilirdi.

Şu halime bir bak ya... Bundan dört beş sene önce olsa hala hayal dünyasında leyla leyla dolaşıyor olurdum herhalde.

Doğruydu. Liseden beri çok değişmişti. Artık olgundu. İçinden ne orada burada koşuşturmak ne de yatıp yuvarlanmak geliyordu. Geçimini sağlamak için çalışıyordu veya...çalışmıyordu. Evet, para sıkıntısı yoktu ve olmayacaktı. Ama kendi parasını kazanma hissiyatı kadar güzel bir şey yoktu.

Kaldırımda yürürken aniden düşmesine karşın ayağına takılan taşa veya taşa takılan ayağına sinirlendi.

Lanet olsun Ornitorenk Perrryyy!

Tamam, belki de olgun değildi. Henüz.

Ehem, devam edelim.

Gerçekleşmeyeceğini bildiği hayalleri vardı. Gençken erteleyip çekindiği hedefleri, anlamsız hayallere dönüşmüştü.

Stresli bir hayatı var denilemezdi. Ne bir yere yetişmesi gerekiyordu ne de kendini beğendirmesi gereken insanlar vardı. Zaten bundan başka bir insan ne isteyebilirdi ki?

Ufak kapılı tatlı evine girdi. Teker teker seçtiği, özenle yerleştirilmiş mobilyalarına bir bakıp gülümsedi ve anahtarlarını sehpaya bıraktı.

Gözü şömineye ilişti. Böyle soğuk kış gecelerinde ateş yakıp sıcak çikolata içmeyi severdi. Ama bugün gelirken gördüğü kuşlar aklına geldi. Tüylerini kabartmış, masumca ona bakıyorlardı.

Onlar üşürken ben neden ısınayım?

Havayı ısıtmanın yolu yoktu ama kendisi soğuk kalabilirdi. Hem belki yarın kar tutardı, kar varken kim şömine yakarmış?

Yani, üşüyen insanlar, herhalde...?

Dalıp gitmeden montunu ve atkısını çıkarıp askıya astı. İlginç bir şekilde evde yalnızmış gibi hissediyordu.

Dışarıdan tatlı görünen ev aslında kocamandı. Girişin önünda geniş merdivenler vardı ve onların bitiminde ise sevgi...

Omuzlarını hafiften ovalayarak yatak odasına gitti. Mavi, çiçekli gömleğini ve soğuktan kalıp kesilmiş pantolonunu çıkardı.

Ayol sanki Buz Devri'ndeyiz!

Sonunda kendini yatağa atabilmişti.

Camdan dışarısına kaydı gözü. Odaya geniş bir pencere yaptırmak kesinlikle harika bir fikirdi. Üst kattan şehrin alçak binaları ve parlak ışıkları harika görünüyordu.

"Mmm..."

Yanından gelen sese dönüp şaşırdı.

"Plagg ne yapıyorsun?"

"Sanırım bu cevabını bildiğin bir soruydu ama şşşt!"

"Ne oldu?"

Plagg minik elleriyle yorganın altını gösterdikten sonra onu kaldırdım.

"Haaa...Pşşş...Haaa...Pşşş"

Ow seni tatlı şey.

Uyuyan aşkının yanına daha da sokuldu ve ona sarıldı.

"Hmnhm...Aşkım, sen mi geldin?"

"Evet kedicik. Ay çöreği getirdim ister misin?"

Ay çöreğini duyar duymaz gözleri açıldı ve yatakta doğruldu.

"Kuruvasan da var mı?"

"Olmaz mı, hepsi bizim fırından hem de!"

"ONLAR. NEREDE. SÖYLE. HEMEN."

"Sakin ol. Mutfaktalar." dedi Marinette gülerek.

"Koş al bakalım."

Peynir görmüş Plagg gibi merdivenlerden aşağı indi Adrien. Adeta süzülüyordu. Arkasından mutfak kapısının çarpışı duyuldu.

"Ahh ne yapacağız biz seninle..."

Çantadan çıkmış olan Tikki de kıkırdıyordu.

Sahi, bütün gün orada ne yapıyor? 🤨

"Aşkım çay var, aşağı gel!"

"Uuu."

Çayı duyan Marinette de sakince aşağı indi.

Yaşı büyüyor ama nasılsa hala bir çocuk kalıyor bu çocuk. Gerçekten tanıdığım kimsede böyle bir enerji yok. Sandalyeden kalkmayı bile "havalıca" yapıyor, ceketini havalandırıyor. Anlatılmaz, yaşanır tipten bir edayla yapıyor her şeyi. Bir gülüşü var dünyaları aydınlatır... Sevdiklerine verdiği sonsuz değer o kadar temiz ki. İşte o Kara Kedi. Herkesin sevdiği, sempatik yüz.

----

Selam. İşte yeni kitap. "Gülüşüm" kitabının devamı. Henüz kitabı okumadıysanız okumanızı tavsiye ederim ancak kitaplar birbirinin devamı olmadığı ve konu biraz farklı olduğu için zorunda değilsiniz. Bundan sonra (eski kitabın aksine) bölüm şarkılarını manalı koyacağım. Yani üşenmezseniz şarkı sözlerine falan bakabilirsiniz~ İlk birkaç bölümden aldığınız hissiyat gittikçe değişebilir, onu da belirteyim. Yorumlarınızı esirgemeyin, fikirlerinizi merak ediyorum. İleride yorum sınırı bile koyabilirim ancak şimdilik çok erken. Bölümleri zamanla atacağım, takipte kalın!

Ayrıca tam 600 kelime, kendimi tebrik ediyorum. Sevgiler~

Hadi eyw ❤ (evet eyw diyeceğim çünkü nEdeN oLmaSın? )

Bağlantı (Ladynoir) ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin