Nil İpek~Gömülür
"Güldürür müyüm seni, bıktırır mıyım bilmem.."•~•
Ege'yle yan yana yürürken ellerim her zaman olduğu gibi yine ellerinin arasındaydı. O günün üzerinden tamı tamına dört hafta geçmişti ve günlerimin hepsi onunla geçiyordu.
Yeri geliyordu bazen onun için hastaneye gitmiyordum ama böyle mutluydum. Tabi doktorum benim gibi düşünmüyordu orası ayrı. Neymiş durumum kötüye gidebilirmiş. Son zamanlarda çok aksatmışım. Hastaneye gittiğimde ne oluyordu ki? İyileşiyor muydum? Hayır ama onunlayken iyiydim. Hiç olmadığım kadar iyi hissediyordum kendimi. Ege beni iyi ediyordu. Hastanenin senelerce yapamadığını o birkaç ay hatta birkaç hafta içerisinde yapıyordu.
"Gül beni delirtmene az kaldı."
Ege'nin bana söylenmesiyle beraber ona sırttım.
"Senin beni delirttiğin gibi mi?"
"Ben sana bir şey yapmadım ama sen yapıyorsun."
"Bir şey yapmana gerek yok ki seni sevmek yetti."
Ve sustu. Hep böyle oluyordu zaten. Ya o bir şey söylüyordu söyledikleri beni sus pus ediyordu, ya da ben.. ama sonunda muhakkak susup kalıyorduk. Söylediklerimiz kalıyordu sadece.
"Ben ne yapmışım sana da deli oluyorsun?"
Ege sinirle yürümeye devam ederken bir yandan da hala söyleniyordu.
"Soruyor musun birde? Bu soğukta elinde eldivenlerin yok. Zaten ellerin buz gibi birde üstüne soğuk ekleniyor."
"Ege kaç kere anlatmam gerekiyor daha. Elini tutarken eldiven giymekten hoşlanmıyorum. Ellerin ısıtıyor zaten. Gerek yok onlara."
Ege sanki beni hiç duymamış gibi kendi kendine söylenmeye devam ediyordu.
"Ege kızıyorum artık başkası olsa bu dediğime mutlu olur, elimi bırakmazdı ama sen hala söylenmeye devam ediyorsun."
Ve bıraktı. Ege cümlem biter bitmez elimi bıraktı.
"Başkası? Git tuttur, o başkasını elini."
Ege'nin söyledikleriyle beraber artık sinirden gülmeye başladığımda önden hızlı hızlı yürümeye başladım.
Deli ediyordu beni.
"Ama yinede onu deli gibi seviyordum da."
Ege'nin kolları bu sefer omuzlarımı bulduğunda sımsıkı sardı beni. Sarılışı içime işlemişti.
"Duydum dediğini haberin olsun."
Şimdi de gülüyordu. Böylede dengesizdik işte ama o da yakışıyordu bize.
"Duyman için sesli söyledim zaten, seni sevdiğimi gizlemiyorum ki.."
Ege kulağımın yakını öptüğünde gülüyordum, onun eşliğinde.
Neydik ve haldeydik ve bu ilişki tam olarak nereye gidiyordu hiçbir fikrim yoktu ama ortada biz gerçeği vardı. Bizi birbirimize kavuşturan bir şiir vardı ve yanımdaki adamın adı kavuşmaktı.
Onun dediği gibi biz kimsenin bulunmadığı farklı bir diyardaydık. Yalnızca onun ve benim bulunduğumuz. Herkesten ayrı.."Kollarını montumun altından belime sar. Montun içi daha iyi ısıtır ellerini."
Dediğini yaptığımda konuşa konuşa kalan yolumuza devam ettik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lili~|•texting•|
Casualeegebulut_: Dinledim ama sen kimsin? Ben anlayamadım hala. liligibi: Ben Lili'yim. Senin Lili'n. Atacağın her adımda, her şehirde, her düşüncende.. Yanında olacak yol göstericin. :')