Severus yine oturuyor ve düşünüyordu. Bu sıralar çoğunlukla yaptığı gibi. Öğrenmesinin üzerinden 1 hafta geçmişti. Lily'nin hâlâ haberi yoktu çünkü Snape kendinde o kadar cesaret görmüyordu.
Bir yanı ona hemen söyleyip bu nalet olasıca suçluluk hissinden kurtulmak istiyordu. Bir de özür dilemek. 4 yıldır ona berbat davrandığı için.
Oğlunun (veya kızının, her neyse) onu affedeceğini ve ona hemen 'baba' diyeceğini tabiki düşünmüyordu. Sadece umuyordu.
Bir başka problem ise Harry/Lily'nin tepkisiydi. İçinden bir ses Lily'nin mutlu ve şaşkın, Harry'nin kızgın ve nefret dolu olacağını söylüyordu. İkisinin aslında aynı kişi olduğunu düşünürsek bu çok saçmaydı. Oldukları durum da. (Hepsi yazarın suçu)
Harry'nin oğlu olduğunu öğrendiğinden beri Dumbledore'un yanına sadece bir kere gitmişti. Albus ondan Lily'i Harry'e döndürmek için bir iksir yapmasını istemişti. Severus da konu çocuğu olduğu için kabul etmek zorunda kalmıştı.
Tüm eski iksir kitaplarına baktıktan sonra bir iksir bulabilmişti. Ama nalet olsun ki, tereddüt ediyordu. Kalbini mi yoksa aklını mı dinleyeceğini bilmiyordu. Bu yüzden düşündü.
Nefret mi, şaşkınlık mı?
Peki ya Harry, tekrar kendi olduğunda bunları hatırlamazsa? O zaman her şey en baştan başlardı. Ama bu şaşkınlığı nefrete tercih ettiği gerçeğini değiştirmiyordu.
Lily ona nefret dolu gözlerle de bakabilirdi? İlle sevinecek diye bir şey yoktu.
İşte bu yüzden, orta yaşlı iksir profesörü her şeyi göze alarak gerçeği Lily'e söylemeye karar verdi.
***
Lily, Malfoy'a bağırdıktan sonra rahatlamış hissediyordu. Malfoy'a o kadar bağırmasına rağmen onun kendisine hiç bir şey söylememiş olmasına da şaşırıyordu fakat bu çok kafa yorduğu bir konu değildi.
Snape ve Dumbledore son günlerde garip davranıyorlardı. Dumbledore onu her görüşünde gizemli ve Lily'nin anlamadığı bir imayla gülümsüyordu. İlk başta bunun kız olduğu için oldğunu düşünüyordu. Fakat Dumbledore bunu uzun bir süre tekrar edince bir şeyler olduğunu anlamıştı.
Snape ise son zamanlarda çok gergin görünüyordu. Her Lily'i gördüğünde gözleri bir süre üzerinde duruyor ve onu süzüyordu. İksir dersinde ise hiç onun masasına yaklaşmıyor, yaklaşmak zorunda kalırsa da bir bakış atıp gidiyordu.
Ki bunların hiçbiri normal değildi.
Normalde Snape'in onu gördüğü anda pis pis sırıtması ve Gryffindor'dan puan kırması gerekiyordu. İşte bu, Lily'nin kafa yorduğu bir şeydi.
Hermione ve Ron ile de bu konu hakkında konuşmuştu. Onlar da bunu fark ettiklerini ve mutlaka başka bir şey olduğunu söylemişlerdi.
Ama Lily onlara inanmıyordu.
O kadar bakış hiç de normal değildi.
Tıpkı şu an İksir Profesörünün ona doğru gelmesi gibi.
***
Çok güzel yerde bitirdim xmskkdkd
Tamam şimdi gülmeyi bırakalım. Cidden ağlayasım geliyor kitabın okunmasını görünce. 1380 okunma?
Yaaaa ben sizi yerim!
Okunmaları gördüğümde otobüs bekliyordum. Allahtan kimse yoktu da bu deli niye böyle saçma saçma gülüyor demedi dmkskdkdl
Aslında okumanız yeter derdim ama bari bir nokta atın da okuyanların kim olduğunu öğreneyim beyaa
(Kimse bir şey yazmadı)
Sizi takip edenlerin böyle iğrenç bir kitap okuduğunuzu bilmesini mi istemiyorsunuz nfjdkdk?
Öff neyse. Hepinizi yiyorum byyyy👋👋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
waldeinsamkeit ➵ severitus ✔︎
Fanfic'Ormanda iken hissettiğimiz o güzel yalnızlık hissi' Severitus; Severus Snape'in Harry'nin babası olma durumudur. #Snape~1. 24.10.19 #Snape~1. 24.03.20 #Severus~1. 31.03.20 #Harmione~1. 27.03.20 -gerçekten okunma alan ikinci kitabımdır, bayağı bir c...