BÖLÜM -1-

25 3 0
                                    

Taehyung'un ağzından

Ben Kim Taehyung 16 yaşındaydım ve iki gün önce kanser olduğumu öğrenmiştim..Çok acı bir durumdu değil mi? Henüz 16 yaşında ve ölümün kıyısında..Aynı zamanda umutlu ve aşık bir gençtim..Ama bu acı gerçek benim bir şey öğrenmemi sağlamıştı hemde çok önemli bir şey ... 'Anı yaşamak' 

"Taehyung kansersin" cümlesini duyduğumdan beri 'Anı yaşamak' hayat felsefem olmuştu resmen.Hayatın bize ne zaman ya da nerede ne getireceği hiç belli değildi hayat süprizlerle doluydu bazen iyi bazen kötü.Hiç kimse ölüm kıyısında olduğu zaman keşke şunu da alsaydım keşke şunu da yeseydim keşke öğretmen olsaydım vb. şeyler demezdi. Derledi ki keşke küsmeseydim keşke ona onu sevdiğimi daha çok söyleseydim derlerdi.Bende öyle yapacaktım belki iyi olacaktı belki kötü ama sevecektim.İki yıldır hoşlandığım Jeon Jungkooka sevdiğimi söyleyecektim ve bu sayede hayata yani hayatıma O'na tutunacaktım.

Sabah kalktığımda hızlıca hazırlanmaya başlamıştım iki gündür kendimi toparlamaya çalışıyordum artık kalkmalıydım merdivenlerden inmiş mutfağa geçmiştim

"Günaydın"

"Günaydın anne"

"Nasılsın bebeğim" gülümsemiştim

"İyiyim..iyi olacağım" yanaklarımdan öpmüş yukarı çıkmıştı tabi çıkarken seslenmeyi unutmamıştı "İlaçlarını almayı unutma..seni seviyorum" derin nefes almış yemeğime devam etmiştim

"Oooo Taehyung bey odasından çıkmış"

"Günaydın noona"

"Kansermişsin ne kadar üzüldüm bilemezsin" gülüyordu "Neyse ya çok üzülme en fazla babanın yanına gidersin" bir şey dememe izin vermeden gitmişti beni sevmezdi belki de üvey olduğumuzdandı tam emin olamıyordum ama çok farklı olduğumuz kesindi haplarımı da içmiş evden çıkmıştım onu göreceğim için yine çok heyecanlıydım  okula girdiğimde Jiminin yanına ilerlemiştim en yakın ve tek arkadaşım bir süre sohbet etmiştik "Jungkook hyungun yanına gidiyorum" demiştim birden ve ayaklanmıştım "Ne.. ne yapıyorsun..Taehyung dur bekle"umursamadan ilerlemeye devam etmiştim Jeon Jungkook okulun buzlar prensi kimse ile yakın olmazdı kendi halindeydi ama yine oldukça popülerdi koşarak hızlıca gitmemle nefes nefese kalmıştım "Merhaba hyung"

Yazarın Ağzından

Küçük olan heyecanla konuşmuştu Jungkook ise sadece bakmakla yetinmişti tanımadığı insanlar için boşa nefes tüketmezdi kafasını sallamış ardından ilerlemeye devam etmişti Taehyung ise yanında ilerlemeye başlamıştı Jungkook bir banka oturunca o da hemen oturmuş gülümseyerek elini uzatmıştı "Taehyung ben" umutla ona bakıyordu Jungkook ise sadece "Güzel" demiş ve kafasını çevirmişti sonra da her zamanki yaptığı gibi ona göre insanların gereksiz yakınlıklarını ve sahte davranışlarını izlemeye başlamıştı Taehyung ise o arada istemsizce üzülmüş havada kalan elini indirmişti ve ardından her zamanki gibi eşsiz gülümsemesini suratına yerleştirmişti "Sende Jeon Jungkook son sınıf öğrencisisin değil mi hyung?" biraz durmuş konuşmaya devam etmişti "Bende son sınıfımı okumak isterdim" Jungkook hala Taehyunga bakmıyordu bile  "Sana son sınıfını okuyup okumamak isteyip istemediğini sormadım Taeya-" tabiki terslemeyi unutmamış aynı zamanda daha yeni duyduğu ismi unutmuştu  "Adın her neyse işte" Taehyung bozuntuya vermemiş ismini tekrar söylemişti "Taehyung ismim" hoşlandığı çocuğun yüzünü görebilmek için tamamen ona dönmüştü "Oh evet sormadın ben biraz fazla konuşuyorum galiba..zaten ablam da hep patavatsız olduğumu söyler" Taehyung Jungkook'un konuşmasını beklemişti ama konuşmayınca tekrar konuşma ihtiyacı duymuştu "Hyung neden burda tek başına oturuyorsun?" ilgiyle sormuştu ve gerçekten bunun sebebini merak ediyordu Jungkook ise şu an resmen sabır diliyordu "Ablanı tanımıyorum ama baya mantıklı konuşan biri olduğu kesin" daha fazla Taehyunga tahammül edemeyeceğini düşünüp ayağa kalkmış ve hızlı adımlarla okula ilerlemeye başlamıştı Taehyung da hemen kalkmış arkasından koşmuştu "Sonra konuşuruz değil mi hyung?" o arada zil çalmıştı "İyi dersler öyleyse" mırıldanmış arkasından gitmesini izlemişti

Taehyung'un Ağzından

Galiba konuşmayı pek sevmiyordu en azından onun hakkında bir şey daha öğrenmiştim sınıfa çıktığımda hemen Jiminin yanına oturmuştum

"Ne yaptın konuşabildin mi?" 

"Evet konuşabildim..ama o konuşmadı" derin nefes almıştım "Jimin sana söylemem gereken bir şey var" biraz durmuştum 

"Evet Taehyung seni dinliyorum söyleyecek misin?"

"Hani ben hastaneye gitmiştim ya...Jimin...Bana kanser teşhisi koydular" kafamı kaldırmış yüzüne bakmıştım

"Ne?..ne diyorsun?" sadece yutkunmuştum konuşamıyordum

"Taehyung" gözleri dolmuştu görebiliyordum ardından hızlıca sarılmıştı "İyileşeceksin..ben hep senin yanında olucam..atlatıcaz" kafamı sallamıştım "Evet iyileşicem ve bak ben iyiyim"

...Öğle arası geldiğinde hızlıca aşağı kantine inmiştim sıraya girmiş Jungook hyungun her zaman yediği tosttan ve içecekten almış yanına ilerleyip oturmuştum "Merhaba hyung"önümdeki tepsiyi ona itmiştim "Sana aldım sıraya girmeye erineceğini düşündüm ve aç kalmanı istemedim" kafasını kaldırmış bir süre bana sonra ise tosttan bir ısırık almıştı merak ederek tekrar sormuştum "Neden tek başına oturuyorsun?"

Yazarın Ağzından 

Jungkook sıraya girmeye gerçekten erindiği ve bu durum işine geldiği için tostu yemeye başlamıştı yanındaki çocuk tekrar aynı soruyu sorduğunda kafasını kaldırmış kaşlarını çatmış ve yüzünü incelemişti şimdi farkediyordu da ona benziyordu davranışları eski sevgilisine çok benziyordu ve bu Taehyung'u terslemesi için yeterli bir sebepti "Seni ilgilendirdiğini sanmıyorum" Taehyung yine terslenmişti ama iki yıldır Jungkooktan hoşlanıyordu tabiki de en ufak bir şeyde pes etmeyecekti. "Üzgünüm..hem yalnız olmak hoşuna gidiyor olabilir zaten benim de çok yakın arkadaşım yok" Jungkookun yalnız olmaktan üzülmesini istemiyordu bir nevi içeceği açmış önüne koymuştu "Hyung bu arada uzun saçların sana çok yakıştı" gülümseyerek söylemişti Jungkookta o sıra bunalmakla meşguldü sandalyesini çekerek kendisinden çok küçük duran çocuğa yaklaşmıştı "Bak Taehyung arkadaş edinmek falan istemiyorum tamam mı peşimde dolanmaktan vazgeç ayrıca senin gibi çok konuşan kişileri sevmem" Taehyung'un bir şey demesine izin vermeden ayaklanmıştı "Tost için sağol umarım bir daha görüşmeyizKüçük olan elleriyle oynamaya başlamıştı ve içinden 'En azından artık adımı biliyor' diye geçirmeden edememişti. Taehyung umudunu hiç yitirmezdi Jungkook ise aşka olan umudunu yıllar önce yitirmişti... 





🐰🐯💜

Nothing Like Us'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin