Üç Gün, Kedicik... (13)

162 24 27
                                    


    ’’Suho, neden kapıyı kilitledin?’’

    ’’Birazdan  öğreneceksin kedicik.’’

     Baekhyun, şaşırmış bir şekilde Suho’ya bakıyordu. Suho, elleri ceplerinde onu baştan ayağa süzdü. Çok garip davranıyordu, her zaman ki gibi değildi.

    ’’Benimle konuşmak istediğin önemli bir konu olduğunu söylemiştin.’’

    ’’Ahh! Şu konu,’’ dedi alaylı sesiyle. ’’Merak ediyorum, kedicik. Chanyeol’da ne buluyorsun? Yani, onu senin için özel kılan ne? Onu sana ne çekiyor? Hmm... Söylesene, cidden?’’ Bunları söylerken yavaş adımlarla onun üzerine doğru geliyordu. ’’Bir düşünelim bakalım, uzun boyu mu?’’ Baekhyun’a  baktı, başını iki yana salladı arkasına geçip, sağ kulağına doğru eğildi. Elleri hâlâ  ceplerindeydi. Baekhyun kıpırdamadan duruyor sadece dinliyordu.

     ’’Sanmıyorum, bunu geçelim. Yakışıklı yüzümü? Yoksa, gülüşü mü?’’ Birden bağırarak,  ’’Konuşsana! Ne? Onu sana çeken ne?’ ’Baekhyun bir an sıçrayıp gözlerini kapattı.

     ’’Niye cevap vermiyorsun? Dilini mi yuttun?’’

     ’’Neden bunu soruyorsun? Bu seni ilgilendirmez, Suho.’’ Baekhyun sinirlenmeye başlamıştı artık. Bunu ona sormaya hakkı yoktu onu ilgilendiren bir konu değildi ki.

     ’’Öyle mi, kedicik? Yanılıyorsun, bu en çok beni ilgilendirir.’’

      Baekhyun hızla ona döndü. ’’Neler saçmalı yorsun sen? Bu yaptığın ne şimdi? Beni buraya çağırıp sonrada saçma sapan konuşuyor, Chanyeol’la olan ilişkimi sorguluyorsun ve bunun seni ilgilendirdiğini söylüyorsun.’’ Aniden Baekhyun aklına gelen düşünce ile dehşete düştü, yok artık gerçek olamaz dı değil mi?

     ’’Suho, yoksa sen Chanyeol’dan mı hoşlanı yorsun?’’ dedi. Sorduğu soruya kendi bile şaşırdı. Suho bir an şaşkın baktı. ’’Ne? Chanyeol mu?’’ Gülmeye başladı. ’’Birinden hoşlandığım doğru ama bu o sırık değil,’’ dedi, susup ona baktı.

      ’’Sensin...’’

      Baekhyun, afallamıştı. Çocukluk arkadaşı ona neler söylüyordu? Konuşamıyordu. Sadece bakıyor, az önce duyduğu şeyi sindirmeye çalışıyordu. 

       ’’Evet, yanlış duymadın kedicik. Senden hoşlanıyorum, hayır düzeltiyorum seni seviyorum. Lanet olsun! Seni seviyorum, hem de çok uzun zamandır. İlkokulda, sınıftan içeri girdiğin o ilk günden beri hem de...  Sana açılmak için en uygun zamanı bekliyordum ama sonra ne oldu? Şu sırık geldi ve seni kaptı.’’

      Baekhyun  ne diyeceğini bilmiyordu, bu hiç beklemediği bir şeydi başını iki yana sallayarak, ’’Suho, ne diyeceğimi bilmiyorum beynim durdu şu an, sen benim arkadaşımsın. Seni kırmak istemiyorum ama biliyorsun, ben Chanyeol’u seviyorum.’’

      Suho bir adımda yanına gelip, kollarından tuttu. ’’Benim yanımda onu sevdiğini söyleme! Duyuyor musun? Söyleme.’’  Kollarını sıktı. Baekhyun’un canı yanıyordu.

     ’’Suho! Kolumu bırak!’’

      ’’Neden? Neden onu sevdin?’’ Suho öfke ile konuşuyordu. ’’Söyle, neden ben değilde o? Söyle, onda olupta bende olmayan ne? Nee...?’’

      Baekhyun’u  sarsmaya başladı. Baekhyun onu iterek kendinden uzaklaştırdı. Suho yere düşmüştü koşarak kapıya yöneldi ve açmaya çalıştı. Kahretsin! Suho’nun kapıyı kilitlediğini unutmuştu. Arkasında anahtar şıngırdadı, dönüp baktığında Suho’nun pis bir sırıtışla kendine bakarak cebinden çıkardığı anahtarları salladığını gördü.

Yeni Gelen Öğrenci/ Chanbaek Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin