Kıyametin Dengesi

Şehir Hayatı 5

Okul başlama zamanı 1 hafta ertelenmiş o şehirdeki her evde denetim yapılmıştı. Sıra bize geldiğinde pek bir şey yaşanmadı ama fotoğraflarımızı çektiler.
- Bundan sonra ayda bir bağlı olduğunuz bölgenin denetim merkezine kan vermeye gideceksiniz.
Denetim merkezinden 1 hafta önceden randevu almayı unutmayın.
Iyi günler dilerim.
Dedi denetimci. Sonra bahçeden çıkıp karşı binaya geçtiler.
- Doruk amca güvenliği sıklaştırmışlar
- Evet öyle valla sen olmasan şeytanlar avlanana kadar yüzlerce yada binlerce kişi ölürdü. Yarın okula başlıyorsun.
- Evet senin heryerde tanıdıkların vardı amca değil mi?
- Evet ne oldu Ne lazım söyle elimden geleni yaparım.
- Büyücü kulesinde canlı hedef olmak istiyorum ayrıca kıvrık içinde para istiyorum antrenman elemental ve büyü direnci kazanması lazım.
- 60 altın versem yeterli olur. Büyücü kulesi için Dinçerin antrenman hocasıyla bir görüşelim belki bir yolunu buluruz.
- Güzel bu sefer bende gelicem.
- Neden bende hallederim.
- Bende gelicem merak ediyorum ondan.
- Sen antrenmanına git 2 saat sonra seni kapı önünden alırım ordanda kuleye geçeriz.
- Tamam Doruk amca hadi görüşürüz. Kıvrık Elif sana emanet. Dinçer nerde?
- Arkadaşları geldi beraber çıktılar.
- Tamam yolu biliyorum kendim giderim.
- Kimseyi öldürme tamam mı? Hehhe
- Çok kötüsün amca.
Dedim gülümseyerek yola çıktım.
Cebimde 64 altın vardı. Ne kadar uğraşsamda ateşten başka elemental direnç kazanamadım. Bu yüzden bugün berber dükkanına gidip bu işi bitireceğim.
- Merhaba ben elemental direnç kazanmak istiyorum.
Dedim elinde törpü tutan ablaya
- Şen elemental direnç mı kazanızdansın ahh yavrum benim. Sen şimdi onu boşver gel ven sana şeker vereyim ha ne dersin.
- Benim param var. Ne kadar onu soruyorum.
- Annen baban nerde soyle ablana bakayım.
- Abla ama beni dinlemiyorsun 1 izin ver konuşalım.
-Sen şöyle otur ben şimdi geliyorum. Zehra çocuğa bak ben bir polis çağırıp geliyorum.
- Tamam abla.
Zehra abla bana meyve suyu getirdi. Karşımdaki adam bana bakıp gülüyordu.
- Ne gülüyorsun be. Zaten sinirliyim bir taraflarını kırdırtma bana.
Bu sefer herkes gülmeye başladı. Çok utanıyorum nasıl bu hale düştüm ben.
Bana ilk gülen adam geldi başıma dokunmaya kalktı. Şimdi görürsün sen. Kolunu tuttum çektim dengesi bozuldu sonra ters yöne doğru cevirdik vere düştü. Bu sefer o ve arkadaşı hariç herkes daha sesli gülmeye başladı.
- Murat bir çocuk tarafından yere atıldı. Ne komedi ama.
Dedi Uzun boylu kaslı bir adam. en sesli ve hayvan gibi güleniydi. Sonra gülmeyen arkadaşı konuştu
- Boğaç çok güçlüysen şu çocukla bilek güreşi yapta senide görelim.
- Iyi dedin. Gel abinle bilek güreşi yap bakalım kim yenecek.
- Olur nesine kazanırsan sana şeker alacağım.
- Ben kendim şeker alabilirim param var. Bana burda bir seans ısmarla.
- Olur dediğin gibi olsun.
Aha şimdi kırdım kolunu. Ben ayakta dururken o dizlerinin üstüne çöktü. Boy farkından normal bir şekilde duruş alamadık. Ama onun için bir sorun gibi görünmedi.
- sayıyorum hazır mısınız ?
- Evet.
- Tabiki hazırım hıh.
Zehra abla saymaya başladı.
- 3 2 1 başla.
Bastırdım ve kolunu tahtaya gömdüm. Diğer Herkes tekrar gülmeye başladı. Boğaç'a bilek güreşini öneren hariç.
- Haha bana laf atıyordun kendinde yenildin.
- hahah yok ben beni yenmesine izin verdim.
- Demek seni yenmeme izin verdin. Abla bu abi bana seans ısmarlıyor.
Hangi koltuğa geçeyim.
- Boğaç bey söz verdiğiniz gibi çocuğu seansa alalım mı?
- ha ben şey sözümden dönemem. Yarım saatlik bir seans olsun lütfen.
Koltuğa oturdum ama boyum yetmedi. Yerde bilek güreşinden kalma bir tahta parçasını alıp üstüne oturdum. Bu sefer kask kafama kadar indirebildim.
- Akıllı çocuk seni hangi element olsun bak burda 5 tane var. Su,ateş, rüzgar, toprak ve karanlık hangisi olsun.
Hmm bundan başka 3 kere daha seans almam gerek 2 saat tamamlanıyor.
- Su elementi ile başlayalım Zehra abla.
Seans tam başlamıştı ki polis ve diğer abla geldi.
- Zehra ben sana polis çağırmaya gittiğimi söyledim niye seansa başladın.
- Boğaç bey parasını ödedi.
Onlar konuşurken polis yanıma geldi.
- Merhaba ben polisim bana adını söyler misin?
- Fatih.
- Burda ne yapıyorsun.
- Ben savaşçı olacağım ondan dolayı elemental direnç kazanmaya erkenden başlamam gelecek için önemli. Ondan burdayım.
- Seni kim buraya bıraktı.
- Kimse ben kendim geldim. Buradaki işim bitince Doruk amcam ile savaşçı antrenman sahasının orda buluşacağız.
- Doruk amcan bu yaşta tek başına gezmene izin veriyor mu?
- Evet ben çok güçlüyüm. Istersen kapışalım.
- Anladım kaç seans kalacaksın burda
- 4 seans
- Ben 2 saat sonra gelicem. Ben gelmeden çocuğu dışarı salmayın.
Dedi onu çağıran ablaya
- Memur bey alın götürün çocuğu.
Ben sorumluluğunu almak istemiyorum.
- Gerek yok zaten bu çocuk benimde hergün gittiğim savaşçı antrenman sahasında bayağı ünlü. Hergün 1 saat ağırlık çalışıyor 1 saat durmadan koşuyor. Yani sorumluluk almana gerek yok ben gelene kadar burda dursun yeter.
- Bana niye söylemiyorsun? sağır veya aptal değilim dediklerini anlıyorum.
- Tamam tamam kızma beni bekle 2 saat sonra bende savaşçı sahasına gidicem. Beraber gideriz bende amcanla senin güvenliğin hakkında konuşmak istiyorum.
- Tamam anladım beklerim.
- Ben gidiyorum size kolay gelsin.
Dedi ve çıktı gitti. Karanlık elementi hariç bütün elementlerin direnç yeteneklerini alabildim. Karanlık elementi için izin almam gerekiyormuş. Yarım saat boş boş polisin gelmesini bekledim.
- Noldu canın sıkkın gibi.
Geldiği gibi yola çıktık. Yol boyunca Konuştu ve birşeyler sordu durdu.
- Karanlık elementinde izin almak gerekiyormuş.
- Evet öyle. Bu bir önlem karanlık elementine direnç kazanmak çok zor ve büyü direncin en az 40 olmalı.
- 40 mi çok düşük değil mi bu.
- Acemi savaşçıların karanlığa yenik düşmelerini önlemek için konulmuş bir kural.
- Anladım tamam.
- Sana az bilinen bir sır söyliyeyim mi? Eğer geceleri kendini yatağa bağlayıp uyursan bağlama yeteneklerine karşıda yetenek kazanıyorsun. Heheh
- O gerçekten mi? Bu akşam kesin deneyeceğim.
- heheh evet birde yeterince bozulmuş yiyecek yiyecek yersen zehir direnci kazanıyorsun.
- Bu dediğin gerçekten kötüymüş ama yararlı olabilir.
- hahhaahah bitmedi hergün su altında nefesini tek seferde 3 dakikadan fazla tutarsan bir süre sonra bir yetenek daha kazanıyorsun.
Hahahah
- Sen bunları benimle eğlenmek için mi söylüyorsun?
- hahah tabiki hayır hahahah.
- Anlıyorum.
- Tamam tamam şuradaki amcan mı?
- Evet oradaki Doruk amcam.
- Tamam hadi gidelim.
Yanına gittik.
- Doruk amca çok bekledin mi?
- Hayır yeni gelmiştim bende
- Bu polis abi bana buraya gelmekte eşlik etti.
- Anladım. Seni içeri sordum gelmedi dediler.
- Fikrimi değiştirip berberde 4 kere direnç seanslarına girdim.
- Anladım Memur bey eşlik ettiğiniz için teşekkür ederim.
- Büyük bir zevkti. Bu arada Fatihi tek başına dışarı yollamak güvenli mi?
- Ona çatacaklar için değil. Böyle durduğuna bakmayın 10 adama bedeldir.
- Işte o yüzden diyorum üstünde büyü kullanırlarsa gücü pek işe yaramaz olur.
- Bugün ona bir çözüm bulacağız diye düşünüyorum
- Güzel anladım o zaman size iyi günler. Sonra görüşürüz Fatih
- Görüşürüz.
O içeri girdi.
- Fatih o polisin adı neydi.
- Bilmem sormadım.
- Dikkat et, hareketleri senin iyiliğini düşünüyor gibi değildi.
- Tamam anladım.
Dedi ve bizde büyü kulesine dogru yola çıktık.