Y/n'den:
Şuan meraktan çatlamak üzereyim ya. Nerde kaldı bunlar 1 saat oldu hayla gelmediler, özellikle bunların arasındaki soğukluğu dahi çözemedim, hayla. Kapı çaldı, ben hemen koşarak açtım. Ve karşımda Jungkook vardı. Ya Jimin?
Ben: Jimin nerde?
Jk: Çok kıymetli sevgiliniz az sonra gelicek merak etmeyin.
Diyerek içeriye umursamaz ve soğuk kanlılığıyla girdi. Biraz şaştım, ardından jimin de geldi. Hemen yanına gittim. Önce bedenini, sonrada yüzünü inceledim. Allah'a şükür birşeyi, yani birşeyleri yoktu.
Ben: Aşkım noldu?
Jm: Hadi gel içeriye gidelim.
Diyerek sorumu yanıtsız bırakıp eve girdi. Öğreneceğim! Bende arkadan giderek kapıyı kapadım, ve salona girdim. Yine ikisi arasında mekik dokudum.
Jm: Mina nerde?
Ben: Gidiceğini söyledi ve gitti.
Jm: Ahh pekii.
Jk televiziyon kumandasını aldı ve sırasıyla tüm kanallara bakındı, istediğini bulamıyınca bıkınlıkla kumandayı yerine koydu. Biraz etrafı süzdü ve en sonunda gözü Jiminin ailesinin fotoğrafında kaldı, kaşları çatılmıştı. Birazda hüzlü gibiydi, sonra başını sağ-sola salladı ve bana baktı.
Jk: Eee prenses? Jimini özlediğini söyledin, bu yüzden seni buraya getirdim. Şimdi nolduda hevesin kaçtı?
Prenses? Ben mi?
Ben: Benim hevesimin kaçtığı falan yok. Ama asıl konu siz ikinizsiniz! Neden böylesiniz?
Biraz daha beklesem çatlıyacaktım vallaha. Şimdi tam zamanıyken sormasam ölürdüm.
Jk: Nasılmışız ki?
Ben: Birbirlerine karşı kin besleyen iki yabancı!
Jm: Aşkı-
Jk: Biz birkerede birbirimizi çoktaaaan tanıyoruz. O yüzdendir.
Diyerek rahat bir pozisyon alır. Nasıl ya? Tamam hadi diyelim öylede, jimin niye bunun haberini bana vermedi? Yani zorunlu değil ama en iyisi bir iki kelimecikde olsa laf söylese ne olurki? Biliyor ama benim meraklı biri olduğumu, ama söylemedi işte! Duur bide benim kurt olayı vardı değil mi? Bunu hemen ona söylemeliyim.
Ben: Ji-
Jm: Aşkım gelsene senle birşey konuşucam.
Ben: Hı? T-tamam, tamam geliyorum.
Diyerek jk'a son birkez bakış attım ve mutfağa gittik. Ne söyliyecek acaba?
Jm: Aşkım şuan belki söyliceklerim yüzünden bana kızabilirsin ama bilki ben. Ben sadece ilişkimize zarar geliceğinden korktum o yüzdende...söyleyemedim.
Ben: Benimde birkaç tane var ama önce sen söyle. Neyi söyleyemedin jimin?
Jm: Tamaaaaam..Y/n ben...ben şeyy...b-bir...ama bak korkma!
Ben: Tamaaaam. Korkmam hadi söyle.
Jm: Beeeeen.
Ben: Seeeeen.
Dedim onu taklit ederek. E ne söyleyecekse söylemeli artık!
Jm: Vampirim!
Ben: Ne pirsiiiiin?!
Jm: V-vampir-im.
Ne dedi şimdi o vampir mi?
Jimin vampir
Sevgilim vampir!
Vampir
Vampir
Vampir
Jm: Çok üzgünüm aşkım. Eğer beni affetmesen seni anlarım zat-
Kim demiş hayaller gerçek olmaz diye?!
Ben: EVVVEEEEEEEEET!!!
Jimin'den:
Y/n'ye herşeyi anlattım. O ise sadece öylece duruyordu sanarım beni affetmiycekti. Biliyordum işte, haklı aslında. O bana her önemli sırını, büyük olsa dahi. Hepsni benimle paylaşırdı, ama ben...
Ben: Çok üzgünüm aşkım. Eğer beni affetmesen seni anlarım zat-
Y/n: EVVVEEEEEEEEEET!!!
Demesiyle iriklendim. Ne yani bu sevindimi şimdi? Çünkü şuan bana deli gibi sarılıyor... bu kuz çok mu deli yoksa bana mı öyle geliyor?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Jeon Jungkook/Kurtalar ve Vampirler Diyarı
WerewolfGenç kız artık bıkmıştı karmaşık hayatından, yaşamından ve kendisinden...Geçmişindeki sırlar perdesi teker teker aralanıyordu, gizlilikler açağa vuruluyordu artık. Geleceğinde büyük karmaşık bekliyordu onu. "Bu yük...Fazla" dedi kendine bedeni her n...
