-30-

2.2K 108 32
                                    

▪30▪

İyi Okumalar


Duygu'nun Ağzından

Karaca ile gece vakti durmuş eşyalarımızı toparlıyorduk. Ne oldu bilmiyorum ama beni Çukur'a geri çağırdı Sultan hanım tabii bunda kesin Karaca'nın bir parmağı var. Sorsamda anlatmıyordu bende ısrar etmedim daha fazla.

"Bu saatte ne hazırlığı bu Karaca?" Dedim yeniden belki tek kelime eder.

"Eve dönüyoruz onun hazırlığı." Karaca bunu söylerken bende alayla güldüm..

"Ben dönüyorum sen başka işler karıştırıyorsun belli." Dediğimde bana baktı ama cevap veremedi.

"Hadi uyuyalım hazırladıysak uzun gün yarın." Çantasını alıp kimse görmesin diye saklayınca üstünü değişti.

"Sen uyu benim uykum yok ki. Hem yarın gün çuvala mı girdi kardeşim akşamüstü gideriz eve." Belime ellerimi koyarak söylenince yanındaki lambayı kapattı Karaca. "Anlaşıldı konuşmayacaksın. İyi geceler." Bende kendi çantamı alıp yatağın yanına çekince aşağıya indim.

Merdivenlerin başına geldiğimde Yılmaz ve Azer abinin pür dikkat oyun oynadıklarını gördüm.
Karaca öyle bir itmiş ki Azer abi doktora gitmek zorunda kalmıştı. Şimdi de dinleniyordu aşağıda ama Karaca yanına bile gelmiyordu.

Arkalarından mutfağa gidip bardağı aldığımda beni fark etmemelerine güldüm. Sürahiyi elime alıp bardağa doldurduğum suyu elime aldım. Tam geri koyarken sürahiyi elimden kayınca Yılmaz ve Azer abi korkuyla yerlerinde zıpladılar.

"Sen napıyon orada!?" İkiside aynı anda bağırınca ellerimi yavaşça kaldırıp "Pardon.." derken suyu gösterdim.

Yazar'ın Ağzından

"Sessiz sessiz hırsız gibi gelmişsin." Yılmaz bunu söyleyince kalan suyu içip bardağı bıraktı ve salona adımladı Duygu.

"Hırsız girse anlamayacaktınız ki! Öyle bir dalmışsınız oyuna." Dedi sitemle "Güya size emanetiz."

Azer bıkkınlıkla nefes alıp oyunu kapattı. "Mesaj alındı şövalye ve korumalık görevine dönme vakti." Sahte bir gülüş atarak döndü Duygu'ya.

"Bir zahmet Azer abiciğim." Dedi o da sinirle bakarak.

"Sen hayırdır ? Abim ne yaptı sana öldürecek gibi bakıyorsun?" Yılmaz elindeki konsolu bırakıp hesap sordu.

"Birşey yapmadı. Karaca'ya yapmış ama ona yapılan bana yapılır. Ne yaparsa Karaca ne ederse hakkıdır bunuda söyleyeyim yani."
Duygu ayaklarını vura vura odaya çıktı. Odada kimseyi görmeyince geri döndü. Gelen konuşma sesine yürüdü.

"Evet abla bak kimseye söyleme. Ben babaannem ile son kez konuşmaya geleceğim yarın Duygu da dönüyor benim içim rahat seninde olsun ben iyi olacağım gittiğim yerde."

Duygu duyduğu cümleyle pat diye odaya daldı. Karaca afallayınca "Kapatmam lazım selam söyle amcama, dikkat et kendine." Dediğinde telefonu hemen kapattı.

"Ne demek iyi olacağım ? Duygu döndü ne demek ? Duydum dökül hemen!"

"Yok birşey." Karaca kaçıp odaya gitti.

"Karaca!" Duygu bağırınca aşağıda oturan Yılmaz ve Azer birbirine baktı, Karaca da parmağıyla sus işareti yapıp önüne geldi Duygu'nun
"Doktorculuk oyamıyoruz Karaca! Anlat artık ne var aklında."

"Sus sus. Gecenin bir vakti bağırma. Sakin ol ters birşey yok. Konuşacağım için dedim onu dönmeyeceğim ya Çukur'a." Aklına gelen ilk yalanı söyledi Karaca.

Bir Aşk Masalı "Azer&Karaca"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin