Roku 2 aylık tanıdığı Kiryu ile yolculuğa çıkmıştı.Birlikte Kollegen üssüne gidiyolardı. Öncelikle Kollegen üssü İnsan topraklarında bulunuyordu. Kapladığı alanda devasaydı. Roku yaşadıklarını düşünmeden edemiyordu. Her gün acıyla uyanıp, güçlü kalkmak ona zor geliyordu. Şimdi uzun zaman sonra o yere geri dönüyordu. Çocukken hayali Kollegen olmaktı fakat büyüyünce o hayale sığamadı. Onu ne rahat ne de masum bıraktılar. Üstüne yapmadığı bir suç attılar. Roku bunları zaten 2 yıldır düşünüyordu. Fakat büyük bir değişim geçirmişti. Şimdi Kiryu ile o yere geri dönüyordu. Kendine soruyordu, acaba sakin kalabilir miyim diye. Fakat Nitsunun yanında bu öfkesini yüzlerce kez zaten yaşamıştı. Kaldırabilirdi, fakat Kaize-samanın ona ne diyeceğini de bilmiyordu. Aklında üç şey vardı. Ya ona geri dön diyecek, ya özür dileyecek, ya da ona nasıl telafi edebileceğini soracaktı. Fakat bu zaten telafi edilebilecek bir şey değildi. Roku en sonunda düşünmeye bırakmaya karar verdi. Daha fazla acı onu bir yere getirmeyecekti. Eğer Kaize-sama sorarsa istemiyorum Kurai Hebiyleyim diyecekti. Planları böyleydi. Şimdi ise 3 kişi Kollegen üssüne doğru yolculuk yapıyorlardı. Rokunun saçı bu topraklara geldiğinden beri bembeyaz, gözleri griydi.
Roku Yaoya sordu,
[Roku] Hey Yao şuan ne yapıyorsun ?
[Yao] Ne? Yanında oturuyorum Roku.
[Roku] Hayır bir iş olarak ne yapıyorsun ?
[Yao] Kiryunun yanında çalışıyor ve ona yardım ediyorum. Verdiği para da bana yeterli geliyor.
[Roku] Beni sen iyileştirdin, büyü biliyor musun ?
[Yao] Evet fakat yaptığımız işte gerek olmuyor. Sadece önemli anlarda kullanıyorum.
[Roku] Anladım senden iyi bir büyücü olur diye düşünmüştüm ama neyse şuanki işini anladım.
[Yao] Büyücü olmak bana göre değil.
Roku yolculuğuna devam ederken Kiryunun gizli yollar bildiğini biliyordu. 1 haftalık yolu 3 günde gidebilirdi. Bu yüzden Rokunun bilmediği yolları kullanıyor. Roku da bu yolları öğreniyordu.
Gizli yollar bilinmediği zaman tehlikeliydi. Kiryu biliyordu fakat bilmeyip giren ve ölen çok kişi vardı. Türlü türlü tuzaklar ve değişik tehlikeler ile doluydu. Roku her şeyi hafızasına kayıt ediyordu.
Yol azalmaya başlayınca Rokunun yüzü unuttuğu birini hatırlıyordu. İzune. Roku o kadının ona attığı suçu hatırlıyor ve soruyordu. Neden İzune ona bu suçu atmıştı. Korktuğu için mi ? Yoksa o da mı bu işin bir parçasıydı. Aklına binlerce soru geziyordu fakat hala sonucunu bulamıyordu. Kafasını arkasına rastladı. Kapşonlu bir paltoyu giydi ve kapattı. Saçları kapanmış, gözleri görünmüyordu. Altında daha önceden kalma mavi uzun bir giysi vardı. Onun üstünde de paltosu. Roku at arabasının arkasında geçmiş gökyüzünü izliyordu. Bu yemek ilk başta sorun gelmemişti. Fakat sonra kafasını rahatlattı ve söylendi. Artık umurumda değil onları görmezden gelip gideceğim demişti. Kafasına koymuştu. O eski adilerin hepsini unutmak istiyordu. Bu yemeği atlattıktan sonra Kurai Hebiye gidip asıl savaşını verecekti. Tüm bunlar olurken Yao bir soru sordu,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kollegen
FantasiEski zamanlarda geçen bu dünya da paralı avcılar vardır ve bunlara Kollegen denir. Kollegenler kendi aralarında gruplara, loncalara ayrılmıştır ve derecelendirilmiştir.(Hikaye içinde anlatılıyor.)Bu dünya da birden fazla tür ve ırk bulunur. Bunlarda...