Bölüm 2

25K 1.4K 1.3K
                                    

Ela Öztürk

Afallamış bir şekilde bana bakan gözlere bakarken Rüya'nın geri çekilmesiyle kendime geldim.

Afallamış bir şekilde bana bakan gözlere bakarken Rüya'nın geri çekilmesiyle kendime geldim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Kusuruma bakmayın kapıda kaldınız. Lütfen içeri girin." Derken geri çekildim.

Rüya ayağındaki topukluları çıkartıp içeri girerken Alp de ayakkabılarını çıkardı. Yanımdan geçerken;

"İyi ki doğdun baldız." Demeyi ihmal etmedi.

"Alp!" Ben ona kızarken o gülerek içeri girdi.

Sona kalan beyefendide ayakkabılarını çıkartıp içeri girdiğinde kapıyı kapattım.

"Unuttun dimi doğum gününü?" Rüya'nın sözleri ile ona döndüm.

Cidden doğum günümü unutmuştum.

"Kutlamayı sevmediğimi biliyorsun Rüya." Derken yanımda duran adamın geçmesi için elimle yol gösterdim.

"Teknik olarak doğum günün yarın ama sevgili karım yarına kadar sabredemedi." Alp'in sözlerine kıkırdadım.

Rüya ve bitmek bilmeyen heyecanı.

"Biz tanışmadık. Ben Ömer." Elini uzatan adamla kısa bir an duraksadım.

Gözleri öyle dikkatli bakıyordu ki afallamama sebep oluyordu. Uzun boyu ve yoğun kirli sakalıyla güzel denebilecek bir erkeksiliği vardı.

Gözlerinin mavisi o kadar güzeldi ki insanda saatlerce bakma isteği uyandırıyordu. Ömer bey dikkat çekici bir adamdı.

Saçma düşüncelerimi bir kenara bırakıp uzattığı büyük elini sıktım.

"Bende Ela. Memnun oldum Ömer bey."

"Sadece Ömer dersen sevinirim. Bu arada doğum günün kutlu olsun. Haberim olmadığı için hediye alamadım kusuruma bakma." Ömer bey konuşurken şaşkınlıkla dinledim.

İlk dakikada kurduğu samimi cümleler miydi beni şaşırtan, yoksa sert duruşuna karşın kibar bir adam olması mıydı?

"Hiç önemli değil. Doğum günlerini de hediyeleri de sevmem." Dememle bakışları dikkatle yüzümde gezindi.

Mavileri rahatsız olmama sebep olurken Rüya'nın;

"Hadi mumları üfle." Demesi kurtuluşum oldu.

Alp'in masanın boş tarafına koyduğu pastanın önüne geldiğimde gördüğüm 2 ve 7 rakamıyla yüzümü buruştum.

27 yaşına giriyorum ve bunu kutluyorum. Çok saçma değil mi?

"Dilek tut." Diyen Rüya'ya gözlerimi devirip mumları üfledim.

Ben bir şeyler dilemeyi bırakalı çok uzun zaman olmuştu ve bunu en iyi bilen kişi Rüya idi.

MefhumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin