sex money feelings die

it's fire on fire

Yanıyordum.
Hararetli geçen bir konserden sonra tüm üyeler benim gibi kaldıkları odaya gitmişti. Hiçbiri yangınımdan haberdar değildi, haberi olması gereken tek kişi Taehyung'du. Çıldırtmıştı beni, konser ortasında sertleştirmişti ki normal olarak bu saate kadar ilgilenememiştim kendimle. Morardığına emin olduğum sertliğimle ilgilenmek istiyordum, sikeyim ama Kim Taehyung tam yan odamdaydı ve odalarımızın arasında tek kapı vardı. Beni duyma olasılığı yüksekti ki bu cidden benim için hoş bir şey değildi.

Yanıyordum.

Yan odamdaki şahısı siktir edip siyah deri görünümlü kot pantolonumun düğmesini çözdüm ve fermuarım ile birlikle aşağıya indirdim. Gri renkteki iç çamaşırımın önü o kadar ıslanmıştı ki siyah gibi gözüküyordu karanlıkta. Sikeyim dedim kendi kendime, bunca zaman nasıl dayanmıştım.
İç çamaşırımı bir hışımla çıkarıp yere fırlattım, soğuk havayı hisseden bir ateş topu penisim birkaç kez seğirdi.

Soğuk elimi ateş gibi yanan penisime sardığımda ağzımdan oldukça yüksek bir ses çıktı-hayır ses değil çığlık atmıştım resmen. Zaten çok hassastım bir de bu halde olmak hiç bana yardım etmiyordu. Yavaşça elimi belirli bir ritimle aşağı yukarı hareket ettirmeye başladım, inlemelerim yavaşça Taehyung'un adını bağırdığım çığlıklara dönüyordu. Taehyung'un beni duyma olasılığını tamamen unutmuştum, tek istediğim bir an önce zirveye ulaşmaktı. İyice moraran penisim sızdırmaya başlamıştı, sikeyim deliğim yanıyordu.

Deliğimle uğraşma kıvamına uzun zamandır gelmemiştim, parmaklarım bana yetmezdi ve yanımda hiçbir şey yoktu. Anlarsınız, oyuncaklar...İki parmağımı ağzıma soktum ve iyice ıslandığına emin olduktan sonra hiç beklemeden deliğimden içeri yolladım. Diğer elimle de kendimi aynı ritimde çekmeye çalışıyordum ki bir ses duydum.

Taehyung.

Kollarını birbirine sarmıştı, yeni duş aldığını belli eden saçları anlına dökülmüştü. Dar paça eşofmanı bacaklarına yapışmıştı ve üzerinden hiç çıkarmadığı Celine tişörtü yine üstündeydi.
Sikeyim duyup gelmişti.
"Jeon," dedi o boğuk kalın sesiyle. "Beni
düşünürken kendini mi çekiyorsun?"
Koca bir siktir.
"Hyung.." dedim inlercesine. Penisimi çeken elim ve deliğimdeki parmaklarım donup kalmıştı.
"Jungkook?"

Utançla ön dişlerimi alt dudağıma geçirdim, bu sefer cidden boka basmıştım. Ellerimi ve parmaklarımı çekip kollarımı iki yana uzattım ve bacaklarımı sıkıştırdım. Siktir, çok utanıyordum ama benimle ilgilensin de istiyordum.
"Hyung, yapamıyorum. Canım...canım çok yanıyor."

Benimle ilgilensin istiyordum.

Kapının ağzından bana doğru yürümeye başladı, yanıma ulaştığımda uzandığım yatağa oturdu ve yanıma yanaştı. Elleri yavaşça sıkıştırdığım iki bacağıma açtı. Sımsıcacık elleri buz gibi olmuş bacaklarıma değince içim bir hoş oldu. Bacaklarımı iyice aralandığında morarmış ve artık bir kalp gibi atan penisimi gördü.

"Jeongguk," dedi hayretle. "Ne zamandır bu haldesin?"
Konuşurken ellerini yavaşça penisime sardı, ortama hafif dokunuşla bile zevk aldığımı belirttiğim bir inleme bıraktım.
"Hyung" dedim üst dişlerimi dudağıma geçirirken, "Singularity performansından beri."
Taehyung koca bir siktir çekti.
Etkilenmiş miydi?
"Jungkook," diye fısıldadı. "Sana yardım edeceğim."