Eksik..

66 0 0
                                    

Geri gelmişti, neden geldi? Neden canımı acıtmaktan hala vazgeçmedi? Ben onunla kurduğum hayallerle bir başıma kaldım. O bir başkasıyla bu kadar mutluyken beni, tam şuramdaki, sol yanımdaki acıyla bir başıma bıraktı..

Bunu mu haketmiştim? Gizem'in ondan haberi yoktu; Çünkü Gizem geçen senenin yarıyıl tatilinde hayatıma girmişti..

Bana çektirdiği acıları bilseydi o çocuğa söverdi. Yaşadığım şokla, kendime gelmekte zorlandım.. İyi de o İstanbul'da değil miydi? Burada ne işi var? Ah be Uyan, hayatını tam düzene koymuşken, yine karşına seni üzen birinin çıkması ne kadar da acı..

Tam tamına 2 senedir ben bu hayallerle tek başımayım. O sevdikleriyle mutlu ve huzurluyken, ben burada mutsuz ve onsuzum. Hiç acımadı mı canı "Seni aldattım, senden nefret ediyorum" derken? Hiç sol yanı sızlamadı mı?

Ben onu tüm yaptıklarına rağmen bir zamanlar söylediği gibi "Beni koşulsuz çok seven tek kişisin" deyişinin hafızama kazınması kadar çok seviyordum onu..

Bana, "Ömrün de saçların kadar uzun ve güzel olsun" demişti.. Ve ben o günden sonra hiçbir zaman saçlarımı uzatmadım.. Acaba beni hatırlıyor mudur? Beni bu halimle tanır mı? Yüzünün her zerresini onu gördüğüm ilk gündeki gibi hatırlıyorum. Ona aklıma öyle yerleştirdim ki alzheimer olsam yine unutmam.

Bir gün onu unutucam demiştim. Karşıma çıktı, sanki onu sürekli sevmem gerekiyormuş gibi davranıyordu. Acıdım. Kendime acıdım. Ona bu duyguyu yaşatan yine bendim çünkü. O böyle biri değildi, benim sevgim ona fazla geldi. Geç te olsa anladım.. Hayatımdan çıkması gerekiyordu, ama o kadar zordu ki onu şu sol yanımdan çıkarmak.. Onu severken de, unutmaya çalışırken de hep acı çektim.

Sahi ya, o da beni unutmak için başkalarına bakmış mıdır? "Komik olma Uyan, başkasına bakmamış olsaydı zaten şuan hala senin Bal'ın olurdu. Ama artık o Bal bit ti." İç sesim..

Belki bir yerlerde değil de sadece kalbimde olacak.. Gitmemesi gerekiyordu söz vermişti bana.. Hayallerle,gerçekte olanlar neden hiç aynı olmaz? Neden her zaman çok seven üzülür? O kadar bıkmıştım ki hayattan, onun başkalarıyla mutlu olmasından.. Zoruma gitti, her şey eskisi gibi olsun diye çabalamaktan çok yorulmuştum.. Eski mesajlara bakıyorum da onun bana yazdıkları.. Ne kadar da düşmüşüm gözünde.

Ben bu değildim, güçlü olmalıydım. Her şeyin kolaylıkla üstesinden gelen ben, bir aşk sevdası yüzünden yıpranmazdım..

Yüzünün her zerresini onu gördüğüm ilk gündeki gibi hatırlıyorum. Ona aklıma öyle yerleştirdim ki alzheimer olsam yine unutmam. Ona attığım bir mesaj vardı..

"Bir şeyler değişti. Bana karşı yani, mesafeli ve soğuk davranıyorsun. Ne yaptım bilmiyorum ama istediğin buysa seni rahat bırakabilirim. İstediğin bu mu? Neden rahat bırakacağım biliyor musun? Senin hislerini kendiminkilerden daha çok önemsiyorum da ondan. Seni seviyorum. İşte söyledim direk. Kimsenin ya da hiçbir şeyin sana zarar vermesine izin vermem. Tuhafım, içimde bir şeyler eksiliyor.. Sen gidiyorsun, kayboluyorsun içimde. Biliyor musun çok direndim, çok mücadele ettim seni sensiz içimde yaşatmak için.. Sana dokunmadan, sesini duymadan, seni görmeden.. Yaşattım da. Belki yanımda yoktun ama nereye gidersem gideyim, nerede olursam olayım hep benimleydin. İçimdeydin. Çünkü ben bunu böyle istiyordum. Hiç olmazsa içimde kal istiyordum. Ama hiç ümidimi kesmedim. Bekledim. Sabrettim. Geleceğine inandım. Ama sonra anladım; sen anlattın "Gidenler dönmüyor geri" ve şuan beni öyle bir duruma soktun ki içimdeki seni gün ve gün öldürüyorum. Seni sensiz onca zaman içimde yaşatan ben, şimdi seni kendi isteğimle öldürüyorum. Çünkü anladım ki değmezsin, değmiyorsun, değmeyeceksin. Ama şuna inanıyorum bir gün gelecek ve sen beni, bensiz içinde yaşayacaksın. Fakat o gün beni bir başkası yaşatacak. Görüşürüz."

Bu mesajdan sonra bana dediği tek şey "Görüşmeyelim." oldu. Ve o adam benim bir kez daha kalbimi kırmayı başardı. Ben, bizim uyumumuzu seviyordum...

Ellerimi sımsıkı tutuşunu, saçlarımı sırf gıcıklığıma karıştırmasını, bana şarkı söylemesini.. Özlediğimi farkettim. 2 sene önce terkedip giden o iken, üzerinden 2 sene geçmesine rağmen onu unutamayan ben.. Zor oluyor. Onu başkalarına yakıştıramıyorum.

O benim yanımdayken o kadar saf ve kusursuz ki bazen gerçekten onu hakedip haketmediğimi soruyorum kendime. Kendimi eksik hissediyordum. Çünkü o yoktu, ve bir gün çıkıp geldi tekrardan.. Bu sefer, bu sefer olacak, olmak zorunda dedim.. Ama olmadı. Hayatımı mahvedip siktir olup gitti yine..

Gelecek bölümde çocuğun adını paylaşacağım :))

Arkadaşlarınıza da kitabı önerin lütfeen 300+ olunca daha uzun bölüm yazmaya başlayacağım, bu şekilde olduğunda pek yazasım gelmiyor ve bazen hikayeyi silmeyi bile düşünüyorum :((

UZAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin