Sonbahar 1988
"Hadi ama Rogers kaldır şu kıçını! Tüm gün seni bekleyemeyiz son senemizde okulun ilk gününe geç kalıyoruz!" Tony babasının ona geçen seneki doğumgününde aldığı son model Jeep'inin camını indirip Steve 'e bağırıyordu. "Hey diline dikkat et Tony geldim " Steve evlerinin önünde dalgalanan kocaman Amerikan bayrağının yanından hızlı adımlarla ilerleyip Tony'nin yanına geçecekken ön koltuktaki Clint ona gülerek söylendi."Geç kaldın ihtiyar ön koltuk kapıldı " Steve ona göz devirerek arka kapıyı açtı. Kızıl saçlı kızı görünce yüzünde istemsizce bir gülümseme oluşmuştu. Natasha'dan tanıştıkları nerdeyse ilk günden beri hoşlanıyordu ki bu ortaokul zamanına denk geliyordu ama her şeye cesareti olan Steve'in bunu ona söylemeye cesareti yoktu. Aslında Natasha da ona karşı boş değildi ancak kız duygularını saklamakta çok iyiydi bu sayede ikisi de karşıdakinin duygularından emin olmadığı için bunu dile getirmiyorlardı. Steve kafasını sağa sola sallayıp hızlıca Natasha'nın yanına oturdu. Kısa bir günaydın safhasından sonra kızıl kızın yanından yükselen horlamayla hepsi bakışlarını oraya çevirdi. Thor Odinson uyuyordu. Yine!
"Tanrım bu çocuk her bulduğu fırsatta uyumayı nasıl beceriyor" Natasha Clint'in söylediği şeye hafifçe kıkırdayıp dirseğini sertçe yanında uyuyan sarışın çocuğun karnına geçirdi. Thor aniden gelen darbeyle irkilip uykulu bir sesle bağırdı.
" Hangi ölümlü beni uyandırmaya cürret eder?!" Tony bir yandan araba kullanırken diğer yandan Thor'a gözlerini devirdi. "Bu çocuğa neden ortaokul tiyatrosunda Tanrı rolü verildi ki. Resmen üstüne yapıştı kaldı kendini Tanrı sanıyor." Diğerleri bu sözle gülerken Thor uykulu sesini üzerinden atıp yakışıklı suratına güzel gülümsemesini koydu."Çünkü Tanrı olacak kadar mükemmelim Tony bu yüzden seçilmiştim." Tony sarışın çocuğa hafif alaylı bir sesle egosunu konuşturdu. "Hayır Thor ben seçmelere katılmadığım için seçildin yoksa hiç şansın yoktu.""Tabi tabi evet. Harika konuşmanızı bölüyorum ama Bruce 'un evini geçtik Stark. Onu almayacak mıyız?" Natasha merakla sorduğu soruya cevap bekliyordu. "Bruce 'un bugün psikolog randevusu var şu öfke krizlerini çözmek için öğleden sonra bize katılacak." hepsi anladım anlamında ufak mırıltılar çıkarırken kızıl kız kafasını Steve'in omzuna koydu. İkisi de birbirinin kalp atışlarının hızlandığından haberi yoktu ama grup arkadaşları her şeyin farkındaydı.
Okul yolu aslında o kadar uzak değildi ama bir milyonerin oğlu olan Tony Stark mükemmel arabasıyla hava atma teklifini geri çevirecek değildi . Okuldaki kızların en az yarısıyla takılmış birinden de bu beklenirdi zaten .Hem soğuk havalarda araba daha kullanışlı oluyordu.
●●●
"Hey Wanda aşağı inmeyi düşünüyor musun yoksa yukarıya gelip seni camdan aşağı mı atayım." Wanda sürekli yaptığı siyah göz makyajını bitirdikten sonra hızlıca parmaklarından nerdeyse hiç çıkarmadığı eklem yüzüklerini de taktı. Turuncuya çalan kahvemsi saçlarını elleri yardımıyla hafifçe tarayıp az önce ona bağıran ikizinin yanına koştu. Pietro yıllardır alışkanlık haline getirerek griye boyadığı saçlarını karıştırıp kız kardeşine döndü. "Eteğinin yarısını içerde mi unuttun Wanda. Hadi git al gel ben beklerim." Wanda gözlerini abartı bir şekilde devirip siyah kısa eteğinin pileleriyle oynadı. "Bana abilik taslama Pietro biz ikiziz"
Pietro yüzüne yamuk bir gülümseme yerleştirip her gün en az 10 kere söylediği cümleyi tekrar etti. "Unutma kardeşim senden 12 dakika daha büyüğüm bu da bana sana karışma hakkı veriyor." Wanda onu görmezden gelerek yürümeye başladı. "Hadi Pietro senin yüzünden geç kalırsak saç boyalarını klozete dökerim."
"Geç kalmak mı? Wanda eyaletin en hızlı ve yakışıklı kardeşine sahipsin. Pietro Maximoff asla geç kalmaz" Pietro 12 yaşından beri katıldığı bütün koşu yarışlarını birincilikle bitiriyordu . Hemde rakiplerine büyük bir fark atarak üstelik sadece okulda da değil gerçekten eyalette de defalarca altın madalya kazanmıştı bu yüzden okulda ona Quicksilver (Hızlı gümüş) diyenler bile vardı. Pietro bundan şikayetçi değildi aksine onun da hoşuna gidiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Shadows of Marvel》Avengers (Ara Verildi)
Mystery / ThrillerSırlarla ve gizemlerle dolu bir kasabada liseye giden ve başlarına geleceklerden habersiz yaşayan bir grup genç.Onları bir araya kader mi getirdi dersiniz... Saintfour Gölgeleri adlı oyundan esinlenilmiştir..