ŞAH-MAT

8. Bölüm

Bir çift kara göz gördüm. Nerden biliyim tüm hayatımı değiştiriceğini

Okuduklarına inanamiyordu Prens . Elindeki mektubu sıkıp, diz üstü yere çökerek bağırmaya başladı.
"Neden anne neden!!! Neden bunu bana yaptın neden daha önce anlatmadın"

Elindeki kağıdı daha da sıkarak ayağa kalktı ve "Bunlar gerçek olamaz. Şehna'yı bulmam gerek."

Odadan hızla çıkarak Şehna'yı aradı ama hiçbir yerde bulamıyordu. Onun bu telaşlı halini gören askerler bişey oldu diye telaşlanmıştı ama prens hiçbir şey olmadığını söyledikten sonra tekrar odasına çıkıp, yatağına oturduktan sonra uzun uzun düşündü.

Annesine karşı hayal kırıklığına uğramıştı. Hem sinirliydi hem kırılmıştı ve gerçekler düşünmekten delirecek gibi oluyordu.

Kendi kendine yeni öğrendiği gerçek adını söyleyip duruyordu. "Cegerxun Cegerxun, Cegerxun."

Kapının tıklatılmasıyla kendine gelen Prens yatağından doğrulup "Gel "
dedikten sonra kapı açıldı.

İçeriye Arabistan'lı olan hizmetci girdikten sonra prense uzun uzun bakıp sonra söze girdi.
"Prensim sizi rahatsız etmek istemezdim ama Kral'ımızın emri ile sizi uyandırmak zorunda kaldım."

Hizmetciye şaşkın şaşkın bakan Prens dışarı bakınca gündüz olduğunu gördü. Tüm gece uyumamıştı , kafası allak bullak olmuştu.

Hizmetciye dönüp "Tamam sizi gidin geliyorum ben"

Tamam anlamında başını sallayan hizmetci dönüp çıkacağı sırada kafasında ki soruyu prense söyleyip söylememekte kararsızdı. Sonunda dayanamayıp tekrar Prense dönerek.

"Prensim iyi misiniz yani şey gözleriniz kan çanağına dönmüş. BaşHekim'i çağırmamı ister misiniz"

Hizmetcinin sözleri üzerine prens eliyle gözlerinin etrafına dokununca , gözlerini bir ateş sarmış gibi hissetti.

Hızlı adımlarla odasındaki banyosunu yönelip ,iki avucunu birleştirip su doldurduktan sonra tüm yüzüne çarptı.

Başını kaldırıp aynada kendine bakınca , üzerini bile değiştirmediğini fark etti.

Gözlerinin yanması durunce tekrar odasına geçip hizmetcilere "Siz gidin geliyorum ben"

Hizmetci Prensin halinden dolayı "Prensim iyi değilsiniz izin veri-"

"Kes sesini ve çık odadan dedim sana. Kral'a da tek bişey dahi söyleme"
diye bağırdı.

Prensin bağırmasından korkan hizmetci koşar adımlarla odadan çıktı.

Odadan çıktıktan sonra bir duvara yaslanıp derin derin nefes alıp kendi kendine "Seni akılsız kafa ne diye ısrar ediyorsun." Kendi kendine cevap vererek devam etti.
"Aynen ne diye ısrar ediyorsun ya bu güzel kafam bedenimden ayrılırsa."

Olabilecekleri düşündükce iri siyah gözleri yerinden çıkacakmış gibi oluyordu.
Hızlı adımlarla mutfağa doğru koşarak Prense görünmemeye çalıştı.

✴✴✴✴

Kahvaltı masasına gelen Prens Kral ,Zetian Kralice ve Alvina'nın masada oturduklarını gördü.

Kral kahvaltısını yapıyordu ama Kraliçe ve Alvina Prensi beklemek zorundaydı.

Prens gelince Alvina ayağa kalkarak ona selam verip tekrar oturdu.