Media :: BaekHyun.
LUHAN's POW ::
"Tamam.. şimdi açılacak kapı."
"Duyuyor musunuz bizi?"
"LuHan! Ses ver Tanrı'nın cezası!"
Abimin sesi alarm sesimden daha iğrenç bir biçimde kulaklarımda yankılandığında, homurdanarak olduğum yerde kıpırdandım.
"Beş dakika daha.."
Bir şeyler mırıldanmam bile ne kadar susadığımı bana fark ettirdiğinde, ağaya kalkıp su içemeyecek kadar yumuşak bulmuştum yatağımı. Gerçi.. her gün bu şekilde düşünüyordum, orası ayrıydı. Su içme ihtiyacımı ağzımı belli bir süre boyunca şapırdatarak geçirmeye çalıştığımda, bedenimin sarsılmasıyla bir an deprem olduğunu zannederek araladım gözlerimi.
Lucas da benim gibi, saçlarıma yasladığı başını kaldırarak yarım yamalak açılmış olan gözleriyle ne olduğunu anlamaya çalıştığında, gözlerimi yeniden kapattım rahatlıkla. Deprem falan olmamıştı, neden korkmuştum ki?
Neyden korkmam gerektiğine abimin yeniden bana seslenmesiyle beraber karar verdiğimde, asansörün açılan kapısından bize şaşkınlıkla bakan insanlara göz gezdirdim bir süre.
Ne oluyordu lan?
"Ne bu tantana ya, bir uyutmadınız.."
Lucas'ın ne zaman çıktığımı bilemediğim üzerinden yere doğru devrilerek ağzımı kapatmadan esnediğimde, Lucas çoktan ayağa kalkmıştı, dinç bir biçimde.
Temiz oksijen onu açmıştı sanırım da.. ben niye bok yemiş gibi hissediyordum? Sonuçta aynı saat boyunca aynı yerde aynı havayı soluyarak zaman geçirmemiş miydik?
Yerde bir süre debelenerek sonunda ayağa dikildiğimde, dün gece bana yorgan olan ceketin yere düşmesine izin vermeden birkaç adımda asansörden çıktım. Abim ikimize attığı öldürücü bakışlarıyla beraber beni kendisine doğru çektiğinde, onu dinlemek yerine uyanmaya çalıştım.
Hala uykusuzdum.
"Sana uzak dur diyorum, adamın kucağında uyanıyorsun seni aptal!"
Dibime girerek bu kez sessiz bir biçimde bağırmaya başladığında, gözlerimi ovuşturdum karşımdaki insanları ve insan olamayan abimi daha net bir biçimde görebilmem için.
"Sana da günaydın abi."
"Senin kafanı koparacağım, hele bir eve gidelim.."
"LuHan, iyisin değil mi? Bir sorun yok?"
BaekHyun telaşlı bir biçimde dibimde biterek bir abime bir de bana baktığında, gülümsedim usulca.
"Yoo, sıcak.."
"Ne?"
"İyiyim yani şey etme sen..."
"Ha.. anladım. Lucas yanımıza gelmediğinde işi çıkmıştır diye düşünüp üzerine düşmemiştik ama abin eve gitmek yerine şirkete geldiğini sabaha doğru öğrenip bize söylediği için anca kurtarabildik sizi."
"Operasyon mu yapıyorsunuz lan? Kurtarmak ne demek? Alt tarafı bir asansörde kaldık.."
"Tanrım komşumuzun arabasının tekerlerini ben indirdim ama suçu-"
Lucas, ona attığım bakışın ardından dün gece göt korkusuyla açıkladığım sırlarımın birisini dile getirmeyi sırıtmaya devam ederek yarıda kestiğinde, ceketini ona fırlattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
⊹ TEAM 88┊AVENGERS - [osh+lhn]
FanfictionBen onu takım elbisenin içinde, herkese sert bakışlar atsa dahi içinde benden daha küçük bir çocuk taşıdığını düşündüğüm adam olarak tanımıştım. Nereden bilebilirdim ki gerçek ismini bana söylememesini, ellerinin daima kan koktuğunu, herhangi bir ha...