LUCY
Ablamla birbirimize baktık. İkimizde konuşmaya tırsıyor bakışlarımızla sen konuş der gibi imalarda bulunuyorduk.Aquarius:
"Daha ne kadar öyle bakacaksınız dilinizi mi yuttunuz konuşsanıza be!"Ablam benden ayrıldı. Soğuk gözleri deniz kızını hedef aldı.
Juvia:
"Hey sen kimden hesap sorduğunun farkında mısın? Ben bu ülkenin prensesiyim haddini bil!"Ablama deli cesareti geldi anlaşılan.
Deniz kızı elinde tuttuğu testiyi bir anda ablama doğru savurdu ve nereden geldiğini anlayamadan hırçın bir dalga yüzüne tokat gibi vurmuştu. Deniz kızının suyu kontrol etme gücü olduğu çok açık. Darbenin etkisiyle suyun dibine giden ablam gözden kayboldu.Aquarius:
"Kim olduğunuz umrumda değil. Benim bölgeme izinsiz girdiniz ve ben davetsiz misafirleri hiç sevmem."Lucy:
"Ablamı nereye gönderdin o iyi mi?"Bir anda içinde bulunduğumuz sudan hortum gibi bir girdap yükseldi ve ablamın şeklini aldı. Ne tesadüftür ki ablamın büyüsü de suya hükmetmek. Buradan bakınca birbirlerine çok benzediklerini farkettim. İkiside birbirine karşı şavaş açmaya hazırlanırken araya girdim.
Lucy:
"DURUN!"Bir anda durup bana baktılar.
Lucy:
"Buraya savaşmaya gelmedim. Buraya aşkıma kavuşmak için bir yol bulmaya geldim! Kavga çıkarmak istemiyoruz."Deniz kızı bana doğru eğildi. Özel alanımı ihlal edecek kadar yakın. Yüzümü iyice inceledikten sonra vücudumu süzdü. Ne yapmaya çalıştığını anlayamıyorum.
Aquarius:
"Layla, sen misin?"Layla bu isim beynimde yakınlandı. Kalbimi kaplayan bir hüzün üzerime çoktü. O kadar tanıdık ki. Annem olduğunu biliyorum ama onunla ilgili eksik bir şeyler var gibi sanki bu isim bana bir şeyler anımsatıyor. Aklıma bazı anılar geliyor, kütüphanedeki anılarım. Elimde bir kitap.
Ayrı Dünyaların İnsanıyız
Birden farkına vardım. Bunu nasıl düşünemedim. O kitaptaki aşıkların isimleri;
Layla ve Jude HeartfilliaLucy:
"Olamaz o zaman onlar benim ailemdi..."Juvia:
"Saçmalıyorsun Lucy. Hastalandın mı? çok bitkin duruyorsun."Göz yaşlarım şelale gibi süzülüyor gözlerimden. Elimde değil durduramıyorum. Durdurmakta istemiyorum.
Juvia:
"Lucy neyin var? Niye ağlıyorsun? Bak kavga etmiyorum söz. Lütfen bir şey söyle. Juvia senin için endişeleniyor."Aquarius:
"Layla senin annendi değil mi? Üzgünüm ona çok benziyorsun bir an o zannettim. Sana hatırlatıp üzmek istememiştim."Juvia:
"Sen neden bahsediyorsun bizim annemizin adı Helen! Layla da kim?"Aquarius:
"Sen Helen'nin kızısın demek. Annene pek çekmemişsin anlaşılan Helen zeki bir kadındı. Lucy'nin kardeşin olmadığını anlaman gerekirdi."Juvia:
"Saçmalamayı kes! Seni dinlemiyorum boşa konuşuyorsun."Aquarius:
"Lucy Layla'nın kızı. Yani Lucy senin kuzenin Juvia."Juvia:
"Kapa çeneni benim teyzem yok ki kuzenim olsun. Hem sana neden inanayım kimsin ki sen!"Lucy:
"Onlar ölmedi öldürüldü."Ölümü hiç hakmediler. Bu duygunun ağırlığı üstüme çöktü. Hiç bir şey duymuyor ya da düşünemiyordum.
NATSU
Palm bize yardımcı olabilecek bir şeyler araştırırken. Nel yanımda çocuk formunda çekirdek çitiyor. Lucilfer ise perdeli kafesinde uyuyor. Bana gelince elimden gelen tek şeyi yani Lucy'e ulaşmayı deniyorum.Odaklanıyorum, odaklanıyorum, sadece Lucy'i düşünüyorum, sadece Lucy...
ZOooooORRTTT PATIR PATIR PATIR PATIR...
Yanımda oturan Nel'e hayretler içerisinde baktım.
Natsu:
"Sıçsaydın Nel."Palm:
"Camı pencereyi açsam iyi olur."Lucilfer:
"Öf bu koku ne lağım çukuru gibi."Lucilfer bile uyandı.
Palm:
"İçinde fare ölmüş sanki."Nel:
"Amma abarttınız."Natsu:
"Anladık dünya umrunda değil ama en azından umrunda olana saygın olsun. Lucy'le telapati kurmaya çalışıyordum sen geldin içine sıçtın."Nel:
"Hey ben olmasam Lucy'nin kim olduğunu bile hatırlamazdın bırakta biraz keyif çatayım nolmuş."Natsu:
"Osurarak keyif çatanıda ilk defa görüyorum."Nel kızardı, hayret utanmasını beklemiyordum.
Nel
"Çekirdek için demiştim. Gaz tamamen kazaydı ayrıca öküz değilim yani tutmaya çalışırken fazla sıkıştırınca bomba patladı. Çıkacak gaz içerde durmuyorsa bu benim suçum mu?"Lucilfer:
"Allah aşkına şu konuyu kapatın birazdan kusacağım."Nel ile polemiye girmeye değmez en iyisi tekrar işime odaklanayım. Ah harika artık odaklanamıyorum.
Natsu:
"Lucy ile neden telepati kuramıyorum daha önce olmuştu şimdi sorun ne?"Lucilfer:
"Kokudan olabilir."Nel:
"Oha benim gazımla onun ne alakası var ya."Palm:
"Duygusal değişiklikler iletişimi bozabilir. İki tarafında birbirini düşünüyor olması lazım. Yani Lucy senden başka bir şey içinde duygusal sarsıntı yaşıyorsa bu sizin telapati kurmanızı zorlaştırır. "Natsu:
"Yani Lucy şu anda başka bir duygusal an mı yaşıyor. Yoksa onu evlendiriyorlar mı! Olamaz."Palm:
"Sakin ol bu kadar çabuk hazırlık yapamazlar. O bir prenses şatafatlı bir düğün için biraz zaman gerekir."Natsu:
"Yinede hiç bir şey yapamıyor olmak beni delirtiyor."Palm elindeki siyah kaplı kitabı bana gösterdi. Nedense sadece ona bakmak bile İçimi huzursuz etti.
Palm:
"Bu asırlık bir kara büyü kitabı."Nel:
"Kara büyüler yasaktır. Bu kitabı nereden buldun."Palm:
"Ben bir kahînim. Atalarımda öyleydi ve bu kitap nesilden nesile bana aktarıldı. Sanırın Natsu'yu aydınlık tarafa geçirebilecek bir büyü var."Natsu:
"Daha önce bu kitabı hiç kullandın mı?"Palm:
"Hayır."Nel:
"Her şeyin bir ilki vardır."Natsu:
"Bu kitapta beni huzursuz eden bir şeyler var."Nel:
"Sonuçta kara büyü kitabı ne bekliyordun ki."Lucilfer kahkaha attı.
Lucilfer:
"Palm seni kaçık fahişe böyle ilginç cevherlerin olduğunu bilmiyordum. Onca yıl sakladın benden."Palm:
"Doğruyu söylemek gerekirse onu sizden saklamak istemedim. Saklamak zorundaydım. Çünkü bu kitabı sahibinin dışında biri kullanırsa kitap onu lanetler."Nel:
"Bu ilginç bir deney olacak gibi faremizde Natsu."Palm:
"İstemiyorsan denemeyiz ama aklıma başka bir yol gelmiyor malesef."Kitap beni aşırı huzursuz etsede Lucy'e kavuşacaksam risk almaya değer.
Natsu:
"Tamam deneyelim ne gerekiyorsa yapmaya hazırım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AYRI DÜNYALARIN İNSANIYIZ 2
RomanceKaybolmuş hatıraların acısı sarar etrafımı. Aydınlık dünyamın tek karanlığısın. Bu karanlıkta beni görebilmen için, Kendimi yaksam yeter mi? Tekrar alev alsa aşkımız Benimle beraber yanmaya var mısın? Neden var olduğun halde yok gibisin. Sen beni a...