Final haftam yüzünden böyle oldu yoksa bu kadar geç gelmicekti bölüm. 'nin verdiği savaşlar sonucu bölüm geldi. Ve ayrıca ramazan ramazan smut yazdım ama ben reglyim yani bu problem sizin artık ndfgnfm sfbsdj
Beni kendi öpmeye başlamıştı ruhum bu şoku atlatamasa da bedenim anında karşılık verdi. Duvarla arasına almış aşık insanlar gibi öpüyordu yada ben aşık olduğumdan öyle hissediyordum. Dilini ağzıma gönderdiğinde titremiştim dudaklarına karşılık verirken beni onun öptüğü geliyordu aklıma. Daha da deliriyordum. Çok özlemiştim. Tüm o özlemle acı çektiğim süreyi siliyordu zihnimden. Dudaklarımdan ayrılıp boynuma yöneldiğinde ondan bir iz kalma ihtimaline karşı kalbim hızlanmıştı ama o haşin olmak yerine diliyle derimi okşuyor kıvranmama neden oluyordu.
Mecazi anlamda bir kıvranma değil. Sıcak dilini hassas derimde hissetmek benim için ilkti. Efendim benimle sevişiyordu. Bu en istediğim şeylerden ikincisiydi ve bunu kendi isteğiyle yapıyordu. Delirecektim.
"mmh efendim" ellerinin belimi sarma hissiyle inlememi tutamadım. Tutmak istemiyordum ama ona karşı bu kadar hassas olmak utandırıcı olabiliyordu. O bir kere boşalana dek ben kaç kere boşaldığımı saymayı unutuyordum. Onun herşeyi beni baştan çıkarıyordu.
Boynumdan ayrılıp gözlerime çevirdi bakışlarını. Ah öyle güzel bakıyordu ki kalbim ezilmişti. Anlamsız bakmıyordu gözleri yada sadece becermek istediği bir bedenmişim gibi de değildi. Beni özlemiş gibiydi. Beni yiyip bitirmek istiyormuş gibi. Tüketmek istiyormuş gibiydi. "artık bana dokunabilirsin" boğuk sesiyle söyledikten sonra gömleğimin düğmelerini hırçın hareketleriyle çözmeye başladı.
Söylediği şey benim için ne kadar anlamlıydı biliyormuydu? Beni ona köle edecek cinsten bir laf etmişti. Ona olan aşkımın sadık olduğunu görmüştü. Yoongi pisliği istemeden beni efendime yakınlaştırmıştı.
Gömleğimi çıkardıktan sonra elleri sakince tenimde dolandı. Beni kucağına alıp yatağa taşıdı. Seksten değil ama kalbimin atışından dolayı vucüdum yanıyordu.
Efendim hiç olmadığı kadar sarıyordu beni. Vucüdumu süzdükten sonra pantolonuma gitti elleri. Fermuarımı açarak pantolonumu çıkardı. Öncekilere nazaran çok daha nazik ve sakindi ve bu beni daha önce hissetmediğim bir duyguya itiyordu. kalbim heyecanla kasılıyordu. Dokunmam izin vermişti ama heyecandan ben yapamıyordum şimdi de.
Dizlerini kırıp bacaklarımın arasına koyu daha sonra yüzüme yaklaştı. Yavaş yavaş yaklaşıp dudaklarıma bir öpücük verdi. Göz kapakları titriyordu. Kirpikleri titriyordu. Boynuma sardığı eli dahi titriyordu. Ben ve vücudum ise heyecan ve şokla kasılmıştık. Gerçekten harekete geçmeden önce ilk olarak idrak etmem gerekiyordu bu olanları. Dolmuş gözlerimle gözlerine baktım. Ne yaptığını biliyormuydu bilmeliydim. Oda bundan sonra bana ne olacağını görmeliydi. Bana böyle dokunursa ona tamamen yenileceğimi bilmeliydi. Onsuz yapamayacağımı bilmeliydi. Çünkü yapamayacaktım. Şu an bile yapamıyorken o bana ilgi gösterdikten sonra nasıl yapacaktım?
Ona bir sürü soru sormam gereksede susmak ve kollarına bırakmak istiyordum kendimi. Zaten kendimi uzun zaman önce onun insafına bırakmıştım. Ellerimi ürkekçe kaldırdım yanaklarına, yumuşacık yanaklarını okşadım ve gördüm ki ben ondan daha fazla titriyordum. Yaklaşıp dudaklarını öptüm. Sonra yastığa başımı koydum ve gözlerine baktım o kadar güzel di ki. Gerçekten kalbim acıyordu yüzünü her gördüğümde, beni çok bekletmişti. Çok üzmüştü ama yine de çok güzeldi. Yüzünü ifadesiz görmediğimde buruk bir mutluluk oluyordu içimde. Aslında ne güzel gülümsediğini, kalbimi ağrıtacak kadar güzel bakabildiğini bilirken onu ifadesiz görmek ölüm gibiyi. Şu an... Şimdiyse bana beni üzdüğü için üzgünmüş gibi bakıyordu, özlemiş gibi ve beni kendinden uzak tuttuğu için pişmanmış gibi. Gözlerimden birkaç damla sıcak yaş saçlarıma doğru süzüldü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MY GENTLEMAN TAEKOOK ✓
FanfictionBoynuma bağladığı zincir, güzel bir kolyeymiş gibi hissettiriyordu. İkinci defa kaldırılan ve yayınlamaktan yorulmadığım kurgum. 12.03.2021