Sellam!
Buraya kadar geldiyseniz ne ala...asıl olaylar şimdi başlıyor!
İyi okumalar.
İzel Hera'dan -cumartesi öğleden sonra-
"Ya sen...çok güzel oldun Balım benim." Artık gözlerimi silmiyordum.
"Harikasın Balın,gerçekten." Koray Balın'a sarılırken ben hala ağlıyordum.
Ona diktiğim elbiseyi giymişti,kuaför dönüşündeydik.
Çok güzeldi.
"Ya hadi Hera,hazırlan sende yeter ağladığın." Kahkaha attım.
"Boşver beni hayatım sen. Düzgünce otur elbiseye bir şey yapma tamam mı?"
"Tamam." Odama gitmeden önce aklıma gelen şeyle geri döndüm.
"Kaşındırıyor mu?" Kaşlarını çattı.
"Ne?" Göz devirdim.
"Kumaş diyorum,kaşındırdı mı?"
"Yok valla çok rahat,iyi iş ikiz."
"İyi bari o kadar parayı boşa vermedik. Neyse hadi ben odamdayım." Odama hızla girip dolabıma göz atmaya başladım.
Siyah mini göğüs dekolteli olan kadife elbiseme baktım. Bence gayet uygundu.
Hızlıca düz olan saçlarımı düzleştirip mavi gözlerimi belirginleştirdim. İkizlerden şanslı olandım. Balın'ın gözü kahverengiydi.
Yarım saat içinde odadan çıkarken çantamın içine telefonumu ve birazda para koydum.
"Ben hazırım." Koltukta oturan Koray ve Ekin'e döndü gözlerim.
"Ama Hera,bu ne güzellik? Bensiz kapacaklar seni!" Gülüp Ekin'e sarıldım.
"Keşke sizde gelebilseydiniz canlarım. Sizsiz tadı çıkmayacak." Balın
"Çıkacak! Sonunda Caner'in kankalarıyla tanışacaksın. Ayrıca Enis'i sana ayarlamayı düşünüyorum." Koray
"Enis kim be? Enestir o." Güldüm. İsimlerle dalga geçmeyi gerçekten seviyordu. Balın cevapladı.
"Caner'in en yakın arkadaşı Koraşk. İyi çocuk."
"Kimseye ihtiyacım yok ikizciğim. Biriyle beraber olacaksam bile bu ikimizinde isteğiyle olmalı. Çöpçatanlıkla değil. Neyse,korna çaldığına göre eniştem geldi." Ceket almamaya karar verdim.
Hava oldukça ısınmıştı.
Koray ve Ekin'e sarıldım ve kapıya çıktık. Caner gözlerini Balın'dan alamazken gülümseyip arka koltuğa geçtim.
kendimi fazlalık gibi hissediyordum!
İki dakika kadar sonra arabaya binen çifte kumrulara gülümsedim.
"Baldız,ne güzel olmuşsun öyle."
"Sağ ol enişteciğim. Sende ikizime yaraşır şekilde giyinmişsin."
"Elbiseyi sen diktin değil mi?"
"Elbette." Kaşlarını çattı.
"Keşke biraz daha kapalı dikseydin." Dil çıkardım.
"Böyle çok güzel." Caner arabayı sürmeye başlayınca kendi arabamı düşündüm.
Dün Ekin ile almıştık. Pazartesi günü bana ulaşacaktı.
heyecan verici!
Ehliyetimi bir buçuk yıl önce almıştım. Koraylar'dan alıştırma da yapıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Aşk Hikayesi -Tamamlandı-
Short Storyg×g değildir:) "Sana bir teşekkür hediyesi vermek istiyorum." "Hayır hiç gerek yok." Güldüm. "Seveceğine eminim." "Tamam nedir?" Tekrar gülüp gözlerine baktım. Galiba seviyordum. Hızlanan kalbime bakılırsa baya seviyordum. Hiç kimseye güvenmeyen b...