III.Bölüm

1K 57 18
                                    

Kenan Hünkar'ın gidişini izlerken bir kez daha hırslandı kaderine.Geçmişi düşündü hayatı boyunca Adnan'ın gölgesinde kalmıştı,Adnan gibi olamadınlarla büyümüştü. Her şeyi kabul etmişti de sevdiği kadın da Adnan'a sunulunca hazmedemedi bunu. "İlk ben gördüm,ben sevdim,benim hakkımdı." derdi hep kendine. Adnan'a kini hiç bitmedi bu mesele yüzünden.Kenan geçmişin derinliklerine bırakamıyordu Adnan'ı, bitmiyordu onunla kavgası. "Ali Rahmet'den uzaklaştırmaya çabalarken kendi kanımdan sakınamadım ya seni lanet olsun böyle kadere!" diye söylendi sinirle o sırada arkasından gelen ses ile irkildi.
Fekeli: Kenan Yaman bu ne hoş tesadüf!
Kenan karşısında Fekeliyi görünce Hünkar'ın gittiği tarafa baktı istemsizce. Gittiğini görmüştü ama ya buradaysa tedirginliği bir anlığına bütün bedenine yayılmıştı. Orada olmadığını gördüğünde rahatlayıp Fekeliye döndü : Şaşkınlığımı mazur gör her gün tanıdık bir mahkum ile karşılaşmıyorum! Hoşgeldin eski dost..
Fekeli lafları umursamaz bir tavırla : Sen gençken de böyle muziptin. Hatırlıyorum da bomboş arazilerde nefesimiz kesilene kadar koşturup yorulunca kendimizi toprağa bırakırdık. Sen toprağı avuçlar benim olacak derdin, Çukurova bir gün benim olacak, en bü...
Kenan Fekeli'nin lafını kesip kendinden emin bir tavırla : Olmadı mı? diye sordu.
Fekeli : Ne olmadı mı?
Kenan iyice keyiflenip gülerek : Çukurova diyorum..Çukurova işte benim olmadı mı?
Kenan'ın iması Fekeli'nin yüreğine ateşten bir ok gibi saplanmıştı. Tüm bedeninin yandığını hissediyordu, öfkesini kontrol etmeye çabaladı: "Ben buradayım Kenan Yaman! Ben artık buradayım. Sen bana iyi bak!" dedi ve arabasına yöneldi. Arabaya bindiğinde kelimeler zihninde birbirlerine çarpıyordu,Kenan'ın sesi kulaklarından gitmiyordu.
''Ah be Çukurova bitmedi kavgan,bitmiyor ki sevdan... Ya Yamanlara mezar olacaksın ya da bana.'' diye iç çekti ve fabrikaya doğru yola çıktı.
--
Kenan Fekeli ile karşılaşmasının şokunu henüz yaşıyordu. Bir zamanlar çok yakın iki dostlardı, Ali Rahmet onun en yakınıydı,tek arkadaşıydı. Kenan ailesi içinde hep ikinci planda kalmıştı çocuktu Adnan'ın varlığı ile baş edemiyordu işte bu zamanlarda Kenan'ın arkasında duran tek kişi Ali Rahmet olurdu. "Ne günlerdi.." diye geçirdi içinden Kenan hafif bir burukluk ile. Sonra Hünkar geldi aklına. "Acaba Ali Rahmet onunda karşısına çıkmış mıdır?" korkusu yeniden ele geçirdi zihnini. Kendini toparlayıp konağa gitmeye karar verdi.
--
Fekeli fabrikaya girdiğinde Çetin'in bahçede gergin gergin volta attığını gördü. Fekeli'nin arabasını gören Çetin koşarak arabaya yaklaşıyordu.
Çetin: Ağam konuşmamız lazım bu yaman..
Fekeli sözünü kesti: Çetin oğlum bir nefes al,tane tane anlat, ne bu halin atlılar mı kovaladı?!
Çetin: Ağam Demir Yaman bizi araştırıyormuş. Siz henüz bilmeyecek dediğiniz için..
Fekeli sakin bir tavırla Çetin'in lafını böldü: "Bunu mu dert ettin Çetin. Madem beklemek istememiş Yamanın Demir o zaman bekletmeyelim. Sen şimdi işinin başına dön haber bekle benden ziyaret edelim eskimeyenleri." diyip odasına doğru yürümeye başladı.
Fekeli yalnız başına kaldığında için de garip bir şeyler hissetti. Yıllardır yabancsı olduğu hisler, kontrol edemediği duygular sarıyordu ruhunu.
Derin bir nefes aldı:"Ben hazırım." dedi kendine.
Ceketinden bir tabla çıkardı içinde Hünkar'ın fotoğrafı vardı. Fotoğrafı aldı eline sevdi usulca;
"Ben hazırım da sen beni görmeye hazır mısın be Yaman Hanım.."

Zümrüd-ü AnkaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin