"Aşk."

1.1K 41 17
                                    

  Selam!! Uzun zaman oldu bölüm atmayalı, çook özlemişim sizii
O zaman başlayalım!

Not: Uzun süredir yazmadığım için unutmuş olabilirsiniz, bu bölüme başlamadan önce önceki bölümü bir daha okuyun derim :))

Ayşegül Ozan'ın söylediğine bir cevap bulamadı.
Ozan gülümsedi ve,
"Hadi içeri girelim daha eşyaları yerleştireceğiz. En sevmediğim şeydir he!" dedi.

Ayşegül de şimdilik uzatmak istemediğinden gülüp,
"Ay benim de! Kızlara para verip yaptırasım var valla!" dedi.

Bu saçma konuyu konuşarak içeri girdiler ve kendi odalarına çekildiler.

Ozan kıyafetlerini yerleştirirken bir yandan da düşünüyordu.

Neden en boş konular bile Ayşegül'le konuşulunca güzelleşiyor, zevk veriyordu?

Ozan'ın haberi yoktu tabii, o bunları düşünürken bu düşüncelerinin karşılıklı olduğundan..

                               ...

"Akşam yemeği!! 2 saniye sonra aşağı inmezseniz Safa'yı tutamayacağım! Yemeklerin hepsini o yiyecek valla demedi demeyin!!"

Ezgi'nin bağırışıyla herkes koşarak aşağı indi, masaya oturdular.
Safa da onlara kınarcasına bakmakla yetindi.

Ayşegül Ozan'ın tam karşısında oturuyordu.
Cemile ve Fatma'yla muhabbet ediyor, gülüyordu.

Ozan da keyifle gülümsedi. Ama tam o anda Ayşegül de ona bakınca hemen panikle gözlerini yanında oturan Evliya'ya çevirdi.

Ayşegül bu davranışa da anlam veremedi.
Oysaki gülümseyecekti Ozan'a.

Şarkının "Gülümsersem sana, gülecek misin sen de?" kısmını mırıldandı sıkıntıyla.

Yemek bittiğinde bir kısmı odalarına dağıldılar, bir kısmı da salona geçtiler.

"Aa Batu sen tabu getirmiştin yanında oynayalım mı?" dedi Eda.

"Aa olur dur getireyim." deyip koşa koşa odasına gitti.

"Biz de takımları belirleyelim o zaman. Cihan abiyle Ozan kaptan olsun seçsinler sıra sıra."

Cihan, Ozan'dan büyük olduğu için ilk o seçecekti.
Ayşegül'ü seçtiğinde, Ozan'ın yüzü düştü.

"Ne oldu Ozan?" dedi sırıtarak.
" Hiç abi kafamda bi takım kurmuştum da." deyip diğerlerine döndü Ozan.

Ayşegül'ün sırıttığını gören Cihan abi daha da keyiflendi.
Oyun başlamıştı.

Ozan anlatacaktı. Takımında; Batuhan, Evliya, Ezgi ve Hamza vardı.

Ozan birkaç kartı kolaylıkla anlattı.
Sıradaki kartı çektiğinde gelen kelimenin "aşk" olduğunu gördü.

"İnsani bir duygu."

"Mutluluk?!"

"Öfke?!"

"Üzüntü?!"

Ozan kafasını salladı ve "Tüm söylediklerinizi içinde bulunduruyor." dedi.

"O ne lan öyle?"

Ozan anlatmaya devam etti.

"Hani böyle birine bakarsın da onu görmek bile mutlu eder.
Başkasının yanında görürsün, öfke denen şeyi dibine kadar yaşarsın. Üzgünken görürsün, için parçalanır, kahrolursun, onun üzüntüsü senin üzüntün olur.."

"Aşk." dedi bir ses.

Ama takımına baktığında o cevabın takımından gelmediğini gördü Ozan.

Arkasını döndüğünde sesin Ayşegül'den geldiğini gördü.

Ayşegül'ün ona bakan gözlerinin içine bakıp,
"Doğru." dedi.

Ezgi Ayşegül'e "Kızım karşı takıma niye cevap veriyorsun?" dese de Ayşegül onu duymuyordu..

Cihan durumun sarhoşluğunu fark etti.

"Hadi yatalım yarın akşam yine oynarız." deyip kalktı.

Herkes odasına gidiyordu.
Ozan ve Ayşegül'ün odaları karşı karşıyaydı.

Odalarına girecekken;

"İyi geceler Ozi." dedi Ayşegül.

Ozan Ayşegül'e döndü.

"İyi geceler Ayçegül." dedi..

OzAy | StayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin