Sirius saçları Lily tarafından örülmüş şekilde eve dönerken aklında Remus geziniyordu. Eve geldiğinde arabadan inip sessizce içeri girdi. Muhtemelen herkes uyuyordu.
"Pişt! Yakalandın." Regulus arkasından seslenince, Sirius korkmadan edemedi. Aniden gelmişti küçük şeytan!
"Salak mısın Regulus! Ödüm patladı." Regulus kıs kıs güldü.
"Yoo' ne münasebet, ben ve salaklık? Komikmiş." Sirius göz devirdi.
"Gece gece ne saçmalıyorsun?" Regulus tek kaşını kaldırdı.
"Nerede kaldın diyorum ne saçmalayacağım. Maşallah 4 yıldır yoksun ama şimdi de yüzünü gören yok!" Sirius işte şimdi küçük kardeşinin derdini anlamıştı. Onu böylesine sevgisinden uzak tutmak belki de yaptığı en büyük hataydı.
"Reggy?" Regulus yanıt almayacağını hatta ne kadar kırıldığının belli olmadığını düşünüyordu. Sonuçta Sirius bunu hep yapardı.
"Ne var süpürge saçlı?" Ne yapsındı? Yanıt alamayınca hep bunu yapardı.
"Birincisi saçıma bir daha süpürge dersen seni kazığa çakarım ve inan bana, bunu istemezsin."
"Ee ikincisi ne?" Regulus abisine izin vermeden konuştu.
"Birlikte uyuyalım mı diyecektim." Regulus şaşırmıştı.
"Ben yatağımı kimseyle paylaşamam! Hem çocuk musun?" Yüzünde bir sırıtma peydah olmuştu.
"Ne alaka çocuklukla? Yatağıma gelip benimle kalmak için yalvarıyordun eskiden. Hadi! Ya senin ya da benim odam, seç." Regulus göz devirdi fakat içi sıcacık olmuştu. Abisi onu seviyordu işte. Gitmesinin önemi mi vardı?
"Cam kenarı senin ben asla yatmam. Senin camının çok ürkütücü bir manzarası var." Ürkütücü falan değildi. Sadece önünde bir ağaç vardı o kadar. Ama Regulus küçükken ağacı hep bir şeylere benzetirdi.
"Önce giden kapı tarafında uyur." Sirius merdivenlerin yarısına geldiğinde söyledi. Regulus göz devirdi fakat hemen koşmaya başladı. Sirius'un başında mızmızlık yapması kapı kenarına geçmesine çok yardımcı olacaktı zaten.
"Arkadan gelip nasıl kazandın seni koca kafa?" Regulus kahkaha attı.
"Dikkatin bozulmaya çok müsait Siri benim mi suçum?" Sirius göz devirdi. Aptal velet ayağımı vurdum demişti. Sirius da korkuyla durmuştu.
"Neyse hadi geç kapı tarafına. Zaten cam kenarını seviyorum ben." Regulus gülümsedi. Sirius hep kapı tarafına dönük uyurdu.
"Neden bu kadar geç geldin?" Abisinin mutsuzluğunu görebiliyordu.
"Lily ile konuştuk. Jane beni aldatıyormuş." Sirius bunu kayıtsızca söylemişti. Regulus ise şoktaydı.
"Ne demek aldatıyormuş. Kiminle?" Sirius iç çekti.
"Remusla aldatılıyormuşum." Regulus buz kesti. Abisi ona Remus'u anlatmıştı.
"Umarım bunu canlı olarak görmemişsindir." Sirius omuz silkti.
"Maalesef gözlerimle gördüm."
"Jane seni çok üzdü mü?" Regulus sordu.
"Remus'u özlemişim Reggy. Hissettiğim öfke Jane'e karşı değildi. Sanki yine o güne dönmüştük. Sanki ben Remus'un beni aldattığını görmüşüm gibiydi." Regulus abisi kendi dizine kafasını koyduğunda saçlarıyla oynadı.
"Peki ne konuştunuz?" Sirius sinirle iç çekti. Remus'un söylediklerini anlattı. Ardından da Lils'in söylediklerini.
"Seni sevse bile artık onu istemiyorsun?" Regulus sordu.
