Merhabalar, öncelikle ufak bir bilgi vermek istiyorum :D Hep biz dediğimizin farkına varmış olmalısınız. Ben Büşra ve şuan Ayşeye sürpriz olduğu için daha doğrusu ona haber vermeden bir bölüm yayımladığım için ani bir bölüm oldu. Belki hatalarım olabilir, affedin. Lütfen Bu bölümün bir önemi olduğu için özellikle vote vermenizi istiyorum. Biricik dostum'a hazırladığım bu bölüme katkılarınız benim için önemli. Şimdiden teşekkürler :D
NOT: Ayşecikim bu sana özel notum İyi ki varsın :D Seni seviyorum aramızdaki mesafeler bile olsa dostuğumuz inşallah bitmez :*
*Kapıdayım ;)*
Telefonu çantama sıkıştırdıktan sonra altı valizi aşarak kapıyı güçlükle açtım.
-''Merhaba.'' sesim titredi mi?
-''Merhaba Hayal '' kapıdan bana bakarken ne yapmam gerektiğini idrak etmem zor oluyordu. Kafamı eğdiğimde bir adım attı ve sesinin hırıltısı benim dikkatimi çekti.
-''Konuşabilir miyiz?''
-‘’Ta. Tabi ki’’ derken bile şaşkınlığımı gizleyememiştim.
Gülümseyerek içeri girdiğinde gözüm ayağındaki siyah botlara takılmıştı, bağcıklarını bağlamaya üşendiğinden özensizce kenarlarına sokuşturmuştu. Belki de bu bir modaydı…
Arkasından bakarken kot gömleğiyle uyumlu pantolonu cebinden sarkan kulaklıkla takım gibiydi. Kafamı kaldırdığımda bana bakarken yakalamıştım. Aniden başka bir yere bakıyormuş gibi yapınca sesi kulağımda doldu.
-‘’Sanırım bu gün uyumlu giyinmişiz.’’
Uyumlu derken Arjey? Sağ tarafımda olan ufak aynaya baktığımda üzerimdeki kot pardesüme baktım ve gülümsedim.
-‘’Sanırım.’’ Sesim fısıltı gibi çıkarken ne yapacağımı düşünüyordum. Acaba neden geldi? Sorusundan ziyade ben ne yapacağım bu çocukla deyip kafamdaki milyonlarca sorunun arasına bir soru daha ekledim. Aramızda git gide güçlenen bağ ile ne yapacağımı düşünüyordum. Bir anda kesemezdim ya da adı bile olmayan bağı daha da güçlendiremezdim. Nasıl veya ne yapacağımı bilmezken karşımda hiçbir şeyden habersiz duran adama ben diye başlayan cümlelerle konuşamazdım ya…
-‘’Imm. Şey. Ben bir konu hakkında konuşmak için gelmiştim.’’ Kalbim buna tepki verirken ben sadece kaşlarımı kaldırarak ona bakmıştım. Mesafe…
-’’Evet?’’ soğukluğunu koruyan tek yüz ifadem değil sesime de yansımıştı aynı zamanda.
Aramızda ki sessizliği bozan telefonumun sesi odada yankılandı.
-‘’Özür dilerim.’’ Dedikten telefonumu çıkarıp ekrandaki yazıyı görmezden gelerek meşgule attım ve cebime sokuşturup gülümseyerek Arjeye baktım.
-‘’Açsaydın.’’ Derken oda soğukluğunu ortaya koymuştu. Bilinçsizce yaptığım davranış karşılığı tabi ki de soğukluk olurdu… Dudağımı ısırdıktan sonra kafamı yere eğip bir nefes aldım ve yaptığı hatayı nasıl düzeltebilirim diye düşünme çabası göstermeden;
-‘’Şu an değil. Hem seninle konuşuyorum neden bölmesine izin vereyim ki sabahtan beri aklına gelmedim de tam seninle konuşurken mi geldim anlamıyorum.’’ Dedim sitemkar ama ses tonumun sakinliğini koruyarak. Sitemim tabi ki de Mike’ karşıydı. Sesimdeki heyecan onu gülümsetirken bende ufak da olsa yüzümde gülümsememi eksik etmedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYAL (Düzenlemede)
Teen FictionÇoğu şey gelip geçicidir değil mi ? Bazende bazı şeyler sizi asla bırakmaz.... Arjey... Onu bırakmayan yeminiydi. Ya Hayal ? Onların yaşamı farklıydı, belkide hiç benzeyen yanları yoktu fakat birbirlerinin kalplerini çalıp gitmişlerdi uzaklara... Ar...