Tanıtım

749 36 27
                                    


İlk Yayınlanma Tarihi 

(11.08.2017)


Sarı sıcak güneş gökte parlıyor, vurduğu her bedeni bunaltıyordu. Hastanenin geniş, çiçeklerle dolu, denize bakan bahçesinde bir kız dizleri üzerine çömelmişti. Uzun saçları yüzünü kapattığından güneş altında terlemişti. Üzerindeki siyah kapüşonlu da çekiyordu güneşi. Anlından ve ensesinden sicim gibi akıyordu ter damlaları. Ayaklarının altı ezilmiş, bükülmüş, parçalanmış gül yapraklarıyla doluydu.

"Ne yapıyorsun?" Bir oğlan tepesine dikilip kopardığı güllere baktı. "Neden kopardın canım gülleri?"

Günlerdir ağzından tek kelime çıkmamış kız kafasını kaldırıp oğlana baktı. Teni şeffaflaşmış, saçları, kaşları, kirpikleri dökülmüştü. Kehribar gözlerin ışıltısı sönmüş ama merakla bakıyordu. Ellerinin üzerinde ve bileklerinde iğne izleri vardı boyunca. Kırk kilo ya vardı ya yoktu.

"Keşke acılarımız gül olsa," dedi bir gülü daha çekip alırken dalından. Yapraklarını yolmaya başladı. "Öyle olsaydı yaprakları koparıp kurtarırdık kendimizi." Yapraklar süzülerek döküldü ayaklarının üzerine. Geriye hırpalanmış bir sap, dikenlerin kanattığı bir el ve zemini ala boyayan çirkin yapraklar kaldı.

"Acılarımızda güller açar belki bir gün."

"Ya açmazsa?"

"Umut etmekten başka çaremiz mi var?"

🌹

Daha önce Renksiz Kadın adıyla yayınlamıştım. Şimdi Gül Devrimi adıyla yayınlıyorum. 

Kadın karakterimiz hassas bir karakter. Lütfen onu yorumlarda bile incitmeyelim.

Kitap Şarkısı;

Moğollar - Yolum Seninle

Gül DevrimiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin