18.Bölüm

858 62 34
                                    

Adrien'in dilinden
Elimi yüzümü yıkayıp kahvaltıya indim.Felix Marinette'in yanına oturmuştu. Zırf bana gıcıklık olsun diye yapıyor. Kocaman masada oturacak başka yer yok sanki.

Kahvaltımi yaptım tam kalkacaken

Babam:Çekimin var Adrien

-Tm baba.

Babam:Seninde eskirim kursun var Felix.

Felix: Bugün kendimi iyi hissetmiyorum. Gitmesem olmaz mı?

Babam:Hasta olmadığını biliyoruz Felix.

Felix:Of ya

Marinette ile masadan kalktık. Belindeki silahı gördüm. Arabaya doğru giderken sordum.

-Silah kullanmayı biliyor musun?

Marinette: Süs diye taşımıyorum. Kullanmakta ustayım. Yanlışlıkla seni vurmam korkma.

Arabanın yanına gelince;

Marinette:Arabayı ben sürücücem. Şoför izinliymiş.

-Tamam.

       Marinette sürücü koltuğuna oturdu. Bende on koltuğa oturdum. Arkada midem çok bulanır.Başka bir nedeni yok.Marinette sürekli dikiz aynasında bakıyordu. Sürekli ara sokaklara giriyordu.

-Bir sorun mu var?

Marinette:Takip ediliyoruz. Endişelenecek bişey yok.

Takip ediliyoruz diyor ve sonra endişelenecek bişey yok diyordu.

    Belindeki silahı eline aldı. Dikiz aynasında bakıyordu. Silah olan elini camdan dışarı çıkardı. Dikiz aynasına bakmaya devam ediyordu. Bir silah sesi duyuldu. Sonra fren sesi geldi.Arkaya bile bakmamıştı. Şaşkın şaşkın ona baktığımı görünce;

Marinette:Ustayım demiştim.

      Silahı torpido gözüne koydu. Çekimlerin olacağı yere geldik.Arabadan inmeden Marinette silahı yanına almıştı. Başlasın sıkıcı saatler offfffffff.

Marinette'in dilinden
Çekimlerin bitmesini beklerken  sürekli etrafa bakıyordum. Tedbirli olmak iyidir. Bir anda gözlerim kapatılınca arkamdaki kişiyi refleks ile yere sermiştim. Kim olduğuna baktım. Bakmaz olaydım. İşte şimdi ben yandım. Yere serdiğim kişi abimdi. Hayattaki şansım bu kadar az işte.

-Abicim nasılsın iyi misin bir yerine bir şey olmadı demi mi?

Abim:İlk önce yere yapıştır sonra iyi misin diye sor. Sana gününü göstericem böğürtlen kafa.

-Ya abicim istemeden oldu. Refkles işte.

Abim:Hesabını sonra sorarım ben sana

-Bari bu sefer doğru düzgün bir renk seç.

Abim:Yeşil saç sana yakışmıştı.

-Hatırladıkça delirecek gibi oluyorum. Yeşil saç mı olur ya?

Adrien:Bence sana çok yakışır.

-Hiç yakışmıyor. Abimi gösterip bu Luka. Ona bluberry de diyebilrsin.

Abim: Asla o şekilde seslenme.

Adrien:Tamam.seslenmem.

- Çekim bitiğine göre bir yerlerde  bişeyler yiyelim karnım çok acıktı.

Adrien:Aklımı okudun.

Arabaya bindik. Arabayı abim suruyordu. Neymiş efendim o varken bana araba sürmek duşmezmiş.

-Abi farkettim mi? Orada bizi takip eden adamlar en azından 10kişilerdi.

Abim:Farkettim. O ihtiyar senin peşinde m? Yoksa Adrien'in mı?

-İkimizinde peşinde.o ihtiyar Adrien'in dedesi oluyor. Adrien' i öldürmek istiyor. Beni neden öldürmek istediğini biliyorsun.

Dikiz aynasında arkadaki arabanın penceresinden çıkan silahı gördüm.

-Eğilin diye bağırdım.

Camlar üzerimize indi. Silahını çıkarıp. İlk önce cama sonra lastikleri vurdum. Benimle uğraşmak ne demekmiş görsün o ihtiyar.

-Yaranız yok değil mi?

Adrien:yok ben iyiyim.

Abim :önemsiz bir siyriktan başka birşeyin yok.Bu işten vazgeçmelisin.

-Bunu kaç kere konuştuk abi.Ben asla vazgecmiycem. İster yanımda olursun,ister beni durdurmaya çalışırsın.

Adrien:Niye gizemli gizemli konuşuyorsunuz ki?

Abim: Aile arasında bir mesele ve sen buna burnunu sokma.

Giderken bir sürü eski model tuzaklar gördüm. Hiçbiri işe yaramadı. Yani yanınızda ben varsam işe yaramazdı.

Oyun mu istiyorsun ihtiyar? Oyun oynamayı severim. Ben oyuncak olmadığım sürece.

İhtiyar neden Adrien ve Marinette'i öldürmek istiyor acaba?

Aksiyonu severim.

Çok sıkıldım yeni bölüm attım.

Yakında yeni bir kitap yazmaya  başlıyacağım. Okursanız sevinirim.İsmine daha Karar  veremedim.

Nasıl bir bölüm olmuş?









BİZ DE GÜÇLÜYÜZ(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin