"Davetsiz gelerek kabalık ettiysem lütfen beni bağışlayın Zerrin Hanım ama haber alamayınca haliyle sizin için endişelendim. İyi olduğunuzu kendi gözlerimle görmeden rahat edemezdim."
"Sorun değil. Oturun Ruhi Bey."
Kadının tüm kanı çekilmişti sanki; öylesine soğuk ve korkutucu bakıyordu ki eski bir asker olmasına rağmen tüm içgüdüleri ve refleksleri kadından uzak durması gerektiğini haykırıyorlardı.
İşaret edilen yere otururken boğazını temizledi. Tüm perdeler çekili olduğundan salon oldukça karanlıktı. İstemeden de olsa kafasını kurcalayan bazı sorularla boğuşmaya başladı. Mesela bu derme çatma ev nasıl geçiniyordu?
"Yanlış anlamazsanız bir şey sorabilir miyim Zerrin Hanım?"
"Burada nasıl yaşadığımı mı soracaksınız?"
Ruhi'nin gözleri iri iri açıldı. Zerrin tam anlamıyla aklından geçenleri okumuştu. Utana sıkıla toparlak yüzündeki şaşkınlığı sahte gülümsemesiyle kamufle etmeye çalıştı. "Mazur görün. Sadece merakımdan soruyorum ama cevap vermek istemezseniz..."
"Başarılı bir kariyerden arta kalanlarla idare ediyorum." Zerrin kollarını üzerinde dimdik oturduğu kanepenin kolçaklarına yerleştirdiğinde ifadesiz yüzünden taviz vermemişti. "Şatafattan uzak, sadece ihtiyacım kadarına harcama yaparak yaşadım yıllarca. Eğer ömrüm vefa ederse bir bu kadar daha böyle yaşayabilirim."
"Birikiminiz bir hayli sağlamdı demek ki..." diye mırıldanırken ayağa kalktı adam ve ellerini ceplerine koyup salonun çevresinde volta atmaya başladı. Duvarlarda Zerrin'in az önce bahsettiği başarılı kariyerine dair pek çok resim bulunuyordu.
"Bakmamda sakınca var mı?"
"Keyfinize bakın."
Ruhi duvardaki çerçevelere göz attığında Zerrin'in cezaevi üniformasının içinde ne kadar heybetli göründüğünü düşünmekten kendini alamadı. Gizliden gizliye hayranlık beslediği Zerrin fotoğraflarda da pek hayat dolu görünmüyordu. Oysa fotoğraflardaki şanlı kadınla şimdiki harabe kadın arasında yıllar vardı. Acımasızca akan zaman ondan çok şey götürmüş olmalıydı.
Onun fotoğraflardaki sert ve duygudan yoksun yüzünü inceledi. Duygusuz bir kadını yıkabilecek hiçbir şey olamazdı. "Eski halinize dönmelisiniz," dedi Ruhi yüzünü Zerrin'e dönerken. "Neden kendinizi izole edip inzivaya çekildiğinizi anlayamadım doğrusu..."
"Bu hayatı ben seçmedim."
"Er ya da geç elinizdeki para bitecek. O zaman burada oturup ölmeyi mi bekleyeceksiniz?"
"Zaten bir ölüyüm."
Evin önündeki yolda ilerleyen motorun gürültüsünü duydular. Ses öyle şiddetliydi ki sanki evin içindeymiş gibi yakından geliyordu. Ruhi tekrar konuşmadan önce motorun uzaklaşmasını bekledi. Ses saniyeler içinde azalmış, sonunda da kesilmişti.
"Kendinize haksızlık ediyorsunuz. Bence söylediklerimi boylu boyuna düşünün. Sizin kadar zeki ve güçlü bir kadının sonu burada ölmek olamaz. Düşünsenize! Bu evde ölseniz kimse öldüğünüzü fark etmez bile."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahtan Koyu
Fiksi Penggemar"Kalbim saf iyilikle beslendiği sürece dışım varsın, siyahtan koyu gözüksün." Bir parça kızıl, bir tutam mavi: Onlar büyük bir planla hapishaneden kaçmış iki kadın da olsa, birbirlerinin kalplerinde hala birer mahkumlar. Azra ve Deniz kaçak olarak y...