Selam!!
Arkadaşlar öncelikle bu kurgum hakkında kısaca bir iki şey söyleyip,bölüm için şarkı önerilerimi yapıp keyifle okumanızı dileyeceğim.
Kurgu isminden bahsedecek olursak ismi "RÉWÎ" Kürtçe'de "yolcu" anlamına geliyor. Okuyunca neden böyle bir başlık seçtiğimi anlayabilirsiniz.
Bu fici yazan ne kadar ben olsam da kurgu çok büyük bir miktarda:
"HiraiZerdüş-Topla Yüreğini Gidelim Buradan"
kitabından yararlanılarak yazıldı.Ben okurken çok beğendim ve bu yüzden Jikook'a uyarlamak isedim,umarım siz de beğenirsiniz.
Şarkı önerilerim;
Hiraizerdüş - Ask Dediğin Ölmez Yok Yere
Hiraizerdüş - Gelir de Geçer
Hiraizerdüş - Papatya
Hiraizerdüş - Beni Sevmedi
Hiraizerdüş - Bu Kente Bir Daha Gel
Grup Yorum - Uğurlama(Eğer okurken dinlemiyor iseniz de günlük hayatta memnuniyetle dinleyeceğiniz şarkılardır. Bir şans verin derim!!)
Keyifli okumalar🌼
■■■
Tren yolculuklarını severdim. Bir yere gitmenin akisine nereden gelip nereye gittiğini bilmemek daha da güzel yapardı yolları.
O pencerelerden birisinde dünyayı seyretmekten daha iyi olan ne var ki?
Bir sabah gözlerimi açtım ve ciğerlerime çektiğim oksijenin az geldiğini hissettim.
"Dışarıda güzel bir yer bulup kahvaltı yaparsam kendime gelirim." diye mırıldanarak sırt çantama bir kaç parça eşya koydum;kazak, pantolon,kalem,defter ve kitap.
Hepsi bu kadar...Önce dışarıda kahvaltı yapmak için bir yer aramaya başladım. Kararsızdım. Onlarca yerden geçtikten sonra nihayet kendimi tren garında buldum. Busan'a giden tren garı...
Az önce trene binmeden birkaç dilim börek aldım. Sonra yola çıktık. Zaman akıyordu,herkesinki gibi gidiyordu benimki de avuçlarımdan. Birkaç dakika sonra bir sigara yaktım. Öğleden sonraya doğru gidiyordu vakit.
Tren mola verdiğinde odanın kapısını kilitleyip koridora çıktım. Yaşlı bir adam eski bir çuval ve iki çantayla koridorda öylece duruyordu. İlgimi çekti,yaklaştım.
"Boş oda mı bakıyorsun amca?" dedim.
"Evet" dedi.
Altmışlı yaşlarının üzerindeydi sanırım. Belki de hayat yorgunluğuydu. Alnındaki çizgiler de bas bas bağırıyordu zaten. Hiç yapmayacağım bir şey yapıp odama davet ettim onu. Eşyalarını odama taşıdım. Ama adam hâla gözlerini yere dikmiş trenin zeminine bakıyordu.
"Seninle birlikte başka birisi var mı?" dedim.
"Evet" dedi.
Bu defa başına belayı aldın oğlum,diye geçirdim içimden. "Torunum var." diye devam etti.
"Boş oda bakmaya gitti diğer vagonlara."
Cümlesini bitirmesiyle koridorun başında bir erkek çocuğu göründü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
réwi - jikook
Conto-jikook- Nereye gittin? Ne hâldesin? Nefes alıyor musun? Binlerce soru var kafamın içinde,sana dair. Yediğin yemekten içtiğin suya kadar özledim seni. Arada avazım çıktığı kadar,bağırmak geliyor içimden. Yokluğunu ateşe vermek istiyorum,ortalık yerd...