6

2K 213 29
                                    


"Güneş de yalnız ama o olmazsa hepimiz karanlığa mahkûm oluruz"

- Zeynep Sahra

...


Lalisa, Jennie'ye her şeyi anlatalı iki hafta olmuştu. Jennie ve Jisoo'ya ulaşmaya çalıştıysa bile becerememiş, Jennie seanslara da gelmemişti. Çok normaldi, gelmesini beklemiyordu zaten ama yine de o koltukta oturmuş, ve sessizce ağlamıştı. Bir gözü de hep kapıdaydı. 

Lalisa onu özlemişti, onu görmek istiyordu. Sarılmak, her şey için binlerce kez özür dilemek istiyordu. 

Saçlarını okşamak, bilimsel şeyleri bir kenara atıp gözyaşlarını silerek iyileştirmek istiyordu onu. 

Jennie ise evindeydi. Jisoo ile o gün tartışmışlardı ve Jennie onu evden kovmuştu. Küçük kız yalnız kalmak ve hayatı boyunca ikisini de görmemek istiyordu. Hatta keşke diyordu, hayatımı odamdan çıkmadan sevgilimin kokusunun sindiği yatakta geçirebilsem. 

Sinirliydi, yalnız olmadığını hissederek, sevinerek uyuduğu gecelerin yalan olmasına çok sinirliydi.

Kendini iki haftadır tamamen eve kapatmıştı. Aramaları veya kapıya gelen Jisoo'nun özürlerini duymazdan geliyordu. 

Jisoo tamamen pes edip, gelmeyi bıraktığında Jennie yatağından çıkmaz olmuştu.

İsteyerek yaptığı hiç bir şey yoktu. Yemek yemiyordu, uyumak istemiyordu ama bazen ağlarken uyuyakalıyordu. 

Son iki gün, yatağından çıktığı tek günlerdi. 

Kulaklıklarını takıyor, müzik dinliyor ve arada sırada bir şeyler atıştırıyordu. Evinin onda yarattığı huzuru sevmeye başlamıştı, yalan olmaması ise daha güvenli ve dinlendirici bir hal katıyordu. 

Dün gece, günlerdir duş almadığı için kirlenen bedenini temizlemek için duşa bile girmişti. 

Dışardan gören biri için, yavaş yavaş toparlanıyordu. Ama toparlandığı falan yoktu. Acısından azalan hiç bir şey olmamıştı, her şey tamamen aynıydı. Sadece Jennie, yaşamaya devam etmeye çalışıyordu. İntiharı düşünmüştü, ama içindeki yaşama dürtüsü hep ona engel oldu. 

Hayatında sadece iki güzel insan var diye sevinerek uyuduğu, o iki insanı bin kişiye tercih ettiği geceleri yok saymaya çalıştı. 

Şimdi ise bilgisayarının karşısında, iş tekliflerine geri dönüş yapanlara bakıyordu. 

Tek başına bir şeyler yapmak zorundaydı, en yakın arkadaşını silmiş ve başka kimsesi kalmamıştı. 

Her ne kadar düşüncesinden nefret etse de, dışarıya çıkması gerekiyordu. Bunu, bu sabah çöpü çıkarmak için açtığı kapının -ki bu yüzden bile olsa kapıyı açmaktan nefret ediyordu- önündeki faturalar gelince daha iyi anlamıştı. Paraya ihtiyacı vardı. 

Rosé ve Jisoo dışında kimsesi yoktu. Artık ikisi de yoktu, kendini bir şekilde toparlamak zorundaydı. 

Tekliflere gelen dönüşlere baktı, baktı, baktı ve sonunda bilgisayarını kapatıp, odasına döndü.

colors || jenlisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin