" jimin "
" jimin!"
" ya jimin ! Sana sesleniyorum duymuyormusun ?!" "Aşkım duyuyorum sadece senin kokun başımı döndürmüş olabilir " Allahım başkasına akıl dağıtırken bunu mu görmedin, o kadarmı küçüktü ? Diye içimden sitem ederken jimin hala arkadan elerini belime iyice sarıp kafasını boynuma sokmuş derin derin nefes sesleri boynuma değiyordu. ne kadar güzel olsada şu anda yemek yapıyordum ve aman tanrım o bana mı sürünüyordu sinirlenmeye başlamıştım ama ya " ya! Ne yapıyorsun neden bana sürünüyorsun " sesimi ne kadar sinirli çıkarsamda olmamıştı işte bu siktiğim hormonları izin vermiyordu ." B-bebeğim ağlama lütfen çok üzgünüm düşünemedim özür dilerim hım küçük bebeğim anneni ve seni üzdüğüm için de özür dilerim" okadar hızlı ve bi okadar endişeli konuşuyorduki istemeden gülmeye başlamamla oda hemen bana bakmata başlamıştı. Öyle bakıyorduki bi anda kızgınlık yerine sevgi geçmişti içimden . Jimin bana biraz daha yaklaşıp dudaklarıma kısa bir öpücük kondurmuştu." Seni ve bebeğimi çok seviyorum park yoongi " " bende seni çok seviyorum bay park " ve evet,ben bir aylık hamileydim. Aslında bunun olması imkansızdı ama doktorun dediğine göre yeni nesilerde görülme olasılığı nadir de olsa olabiliyormuş. Bunu duyduğumuzda jiminin bana yüz tane çocuk yapalım demesiyle kafasına vuduğum sahne aklıma her geldiğinde gülmeden edemiyorum.
Tam jimini tutkulu bir öpüşmenin içine sokacakken bir anda kapı çalınmasıyla, dünyadaki bütün küfürleri farklı dillerde söylenmeye başlamamla jimin gülümseyip yanağımdan öpüp kapıyı açmaya gitmişti. Ah! Kalbim ben bu adama dayanamıyorum zaten kalp dayanmıyor , tanrım umarım bebeğimiz bana çeker birazda o çeksin canım hep ben mi çekeceğim ve ah ben hormonlarımı sikmiş miydim ?.
Somurta somurta çorbanın altını kapatıp sufrayı hazırlarken bir yandan da jimine bağırmıştım " jimin bu sefer hangi bit geldi !" Demiştim. Ne yapayım birgün biri öbürgün başka bir gele gele kocam benle ilgilenemiyordu hep bu bitler yüzünden. Hala düşünürken jimin in sesiyle birlikte kendisini de görmüştüm." Hayatım tae gelmiş "demişti. Oğlum bi rahat bırakın ya. Dün kardeşi hoseok gelir bugün kuzeni tae gelir ben böyle şansı...
Ama şunu unutamazdımki hoseok ne kadar eğlenmek için gelsede, tae bir işi düşünce geliyordu şerefsiz. Bazen işi düşmesin çocuk zor durumda kalmasın diye dua ettiğim bile oluyor ama neyse bu konuyu karıştırmayalım. İçeriye giren iki bedenle kafam onlardan yanı dönük bir şekilde masaya oturmuştum. Yan sandalyeme oturup karşı sandalyede oturan tae ye bakan jimin konışmaya başladı " yine ne oldu ? Ne yaptın baş belası hep benim yanıma geliyorsun oğlum senin öz abin bile değilim , yoksa namjoona dedinde o 148 Aq mü sana çözüm bulamadı .yani o çözememişse sorunu bence sen bana hiç gelmemeliydin " demişti. Şimdi gülsem mi ağlasam mı anlayamadım. Ama bu ciddi ortamda gülmemem gerek yoongi." Bu seferde yine sana geldim çünkü bu sefer sorun baya ciddi . Namjoon hyungumu karıştırma zaten bana çocuklu bir erkek gerekmiyor " noluyor lan. Ben anlamadan safça bakarken jimin bir elini belime sarıp konuşmaya başladı. " yine ne oldu doğru düzgün anlat şu meseleyi " doğru diyor canım bi saat şifreli konuşmasını mı dinleyek ?. " jimin hyung baştan anlatayım ben olayı o zaman ; şimdi beni bilirsin neşeli , çok konuşkan , şakacı ve sevimli ve işte burda başlıyorki ne güzel okul hayatımda bana mektuplar gelmeye başladı ilk mektupta Aşk mektubu olduğu için onu açmıştım sonra onunla buluştum ve onunla sevgili olamayacağımı söyleyip redettim aslında çocuk çok yakışıklıydı ama beni bilirsin özgür yaşamı severim neyse sonra bu çocuk hala bana mektup göndermeye başladı okuldan eve hiderken beni takip ediyordu çok korkmaya başlamıştım hatta beden eğitimi dersinden çıkıp sınıfa girdiğimde sıramda seni seviyorum, beni rededemesin gibisine şeyler yazıyordu. Ve hatta defterime ismini ve numarasını da yazmış. Ve bende artık dayanamayıp benim bir sevgilim olduğunu söyledim.tabi inanmadı ve bende buranın adresimi verip bu gün saat sekizde gelmesini söyledim böylelikle görüp beni rahat bırakacaktı.ve asıl konu şu ki benim sevgili rolümü hyung sen oynarmısın?". Duyduklarım ile birlikte gözlerimi büyürken jimimin " hayır kelimesiyle " ağzımı açıp gözümü yumuştum " ulan şerefsiz olduğunu bilirdimde bu kadarını düşünmezdim kendine sevgili ayarlayamaz mıydında buraya geldin aq yok sana jimin !" Demiştim. Ne yapayım hormonlar jimini paylaşmıyorda gerçi...
" yoongi hyung ne olursun yapma ondan kurtulmam lazım lütfen, jimin hyungumu seçmemin nedeni beni tanıyor olması o sapıkı inandırmak için jimin hyungum lazım hem doğmamış yeğnimin için bu son işim " demişti. Hım bak bebeğimi işe katı ikna oldum en azından birdaha gelmeyecek bu bit." tamam kabul ediyorum ama birdaha gelmeyeceksin ve ben hamileyim ya karnımdan birşeyler anlarsa " demiştim. " yoongi eminmisin bebeğim sana ilgi gösteremeyeceğim ya ağlarsan vallaha ben dayanamam " jiminin bunları demesiyle yumuş yumuş olmuştum gülümseyerek " aşkım bir bit eksiltmemiz gerekiyor merak etme ben ağlamamaya çalışacağım ve artık şu şerefsizi kurtaralım ! " diye heycanla konuşmamla jimin gülerken tae ' ya hyung bana niye şerefsiz diyon ' gibisine laflar duymuştum. " jimin bu oyunun inandırıcı olması için ben senin tişörtlerinden birini giymeye gidiyorum çünkü senin tişörtlerin bol buyüzden kimse karnımı farkedemeyecek diye heycanla bağrarak seke seke gitmeye başlamıştım. Merdivenlerden çıkarken jiminin ' dikkat et düşme ' demesini duymuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YOONGİ ( one shot )
Short StoryAslında sadece yoonmin one shotları atacaktım ama sonra yoongi ile ilgili sevdiğim diğer shipler ile ilgili aklıma bir çok fikir geldi bu yüzden şimdiden üzgünüm :( ama umarım beğenirsiniz:))))