Benim hikayemin uyuyan prensesle hiç bir farkı yok.30 yıl boyunce herkes tarafından uyutuldum.Dinlediğim masallarda,okuduğum kitaplarda,izlediğim filmlerde,oynadığım oyunlarda her şeyde ben olduğumu sanıyordum.Ne yazık ki yokmuşum. Uyuyan prenses uyuduğu esnada defalarca tecavüze uğramış ve 2 çocuk sahibi olmuştur. Uyandığındaysa aklını kaçırmıştır.Masalın aslı budur.
Benim hikayem ise ailemin,etrafımındaki akıl fukarası evli insanların ve toplumun ''evlendirme kaygısına yenik düşme sendromu''ile başlar.''Lanet olsun,kim olursa evlenip kurtulayım,çocuk yapmam lazım yaşım geçiyor''gibi hastalıklı bir düşünceyle bu noktadayım.
Geç kalmış bir kendine gelmişlikte hayatıma baktığımda intaharın eşiğine gelecek kadar kandırıldığımı gördüm.Bu yükü kaldıramadığım için bu sayfalara gerçekleri karalıyorum.Çünkü kaç kişi okursa o kadar kişi bir parça daha aydınlık olup gideceği yolun farkında olacak.
Yazmka isteğim o kadar çok şey var ki,bu yazı da böyle önsöz kıvamında cıvığımsı kaldı.Ne yapayım ?Unutma ki okuduğun kişi basit biri. Fazla sıradan ,belkide beynindeki hücreler ölmüştür,nereden başlayacağını bilemeyecek kadar dolmuş,içiçürümüştür.
En iyisi ben evlenmemle başlayayım bebeğim.Sanırım orası en doğru nokta.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kendi kendime göt oldum
ChickLitKendimi o kadar kaybolmuş,o kadar iğrenç hissediyorum ki.Gecenin karanlığı bile saklayamıyor doğum yapmış vücudumdaki yarık izlerini.Aylardan sonra aynada kendimi inceleme fırsatım oldu,onda da kendime rezil oldum.Bacaklarım boğum boğum selülit ,saç...
