12.Bölüm "Benimsin."

7.5K 591 353
                                    

"Jimin ne yapıyorsun sen?!"

Yere savrulan Jungkook'un yanına hızla eğildim. Dudağı patlamıştı! Tanrım, Jimin'in nesi vardı böyle! Elim titreye titreye Jungkook'un dudağına gitti. Kanına değindi. Gözlerine baktım. İyiyim der gibiydi. Ama iyi değildi...

"Sen ne yaptığını sanıyorsun! Aptal!"

Karşımdaki Jimin'e bağırıyordum ama beni umursamamıştı bile. Yerdeki Jungkook'a bakıyordu.

Aradaki sessizliği bozan ben oldum yine.

"Sana diyorum Jimin! Burada ne işin var?!"

Jungkook yerden kalktı. Hemen yanımda yerini aldığında Jimin, Jungkook'un üzerine doğru yürüdü. Önünde durdum.

"Çekil So Young!"

"Ne diyorsun ya sen?! Burada ne işin var?!"

"Sana dedim Jungkook! Seni uyardım ben!"

Beni takmıyordu, sorduğum sorular sürekli havada kalıyordu. Jungkook'a döndüm, sorar gözlerle ona bakıyordum. Ne için uyarmıştı Jimin onu?

"Sana So Young'un yanında olmaman gerektiğini söylemiştim! Bunları yaparsan sonuçlarına katlanacağını da söylemiştim!"

Kelimeleri teker teker konuşan Jimin'e kaşlarımı çattım. Jungkook tam konuşacakken onun sözünü kestim.

"Pardon Jimin? Sen kimsin?"

"Ne?"

Burun kemerini sıktı. Havalı göründüğünü falan mı sanıyordu?

"Sen kimsin ki, Jungkook'u benimle tehdit ediyorsun? Sana bu hakkı kim veriyor?!"

"So Young, ssakin oll." Omzuma dokunan ellerin sahibi Jungkook'tan başka biri değildi.

"Sen benimsin So Young. Bunu! Kafana! Sok!"

Bir kahkaha koptu dudaklarımdan, istem dışı.

Komikti.

"Yaa sen ciddisin? Ciddi ciddi ciddisin?"

Anlamaz gözlerle bana bakıyordu. Ben de kendimi anlamamıştım.

"Bak, Jimin! Ben senin falan değilim. Ben kimim biliyor musun?"

"Kim?" Dedi kaşları hâlâ çatıkken.

"Ben senin için sadece bir iddiayım. Asla kazanamayacağın bir iddia bu."

"Sen nereden-"

"Şimdi git buradan, ve sakın bir daha bana bulaşma! Ayrıca tek bana değil, Jungkook'a da bulaşma! Çünkü ben onun gibi sessiz kalmam."

"So Young, bak öyle değil-"

"Sen hâlâ bu-burada mı-mısın?"

"Bana bak-!"

Jimin yine bir adım attığında ellerimle ittim bu sefer.

"Git artık!"

Baktı öyle anlamsız. İkimizin arasında gezindi gözleri. Ağzında bir şeyler geveledikten sonra kapıyı hızla çarpıp çıktı evden. Aynı şekilde hızla döndüm Jungkook'a.

"Neden bana anlatmıyorsun? Benim için yedin bu dayağı."

Gözlerim dudaklarına kaydı.
Gözlerim yaşlarla doldu.

"Hak etmedin ki bunu..."

"So Young, ağla-lama. Bben seni üzm-mek isteme-medim."

"Ağla-lama diyor-rum sana!"

𝐃𝐢𝐬𝐞𝐚𝐬𝐞「 JJK 」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin