hyunghyuk ¦ 𝐡𝐲𝐮𝐧𝐠𝐰𝐨𝐧 𝐚𝐧𝐝 𝐦𝐢𝐧𝐡𝐲𝐮𝐤

1

Her zaman ki gibi sabah uyandım sporumu yapıb duş aldım. Bugün Kihyun, Minhyuk, Shownu ve Wonho ile buluşacaktım. Liseden beri hepimiz bir araya gelmemiştik. Hepsi benim çok değer verdiğim arkadaşlarımdı ama içlerinden bir kişiyi sadece arkadaşım olarak görmüyordum. O kişi Minhyuk'tu...Ona liseden beri aşıktım ama asla açılamadım şimdiyse yıllar sonra buluşacağımız için çok heyecanlı ve mutlu hissediyordum. Üzerimi giydikten sonra çıktım ve buluşucağımız kafeye gittim.
İçeri girdim ve etrafa baktım onları görüp yanlarına gittim Minhyuk hariç hepsi gelmişti. Masaya oturdum.

Ne zamandır bir araya gelmiyoruz özlemişim hepinizi. Şey bu arada Minhyuk yok? Geliceğini söylemişti

Shownu: şey~ beni arayıp gelemeyeceğini söyledi içi çıkmış

Hmm~ anladım

Minhyuk'un gelemiyeceğini öğrendiğim zaman üzülmüştüm çünkü onu gerçekten çok özlemiştim ve yüzüm birden asılmıştı.

Kihyun: Bu çocuk hep böyle, üzülme Hyungwon bi dahakine artık

Çocuklarla konuşurken birden arkadan biri elleriyle gözlerimi kapattı şaşırmıştım ve kimin olduğunu düşünüyordum. Ellerine dokundum yumuşacıktı aynı Minhyuk'un elleri gibiydi

M-Minhyuk?

Ellerini çekip yanağımdan öptü ve karşıma oturdu. Şaşkındım gelmiyeceğini söylemişti ve beni öpünce garip hissettim onu gerçekten çok özlemiştim ve birden mutluluktan gülümsemeye başlamıştım

Minhyuk: Hey gelmeyeceğim sandın dimi Shownu'yu arayıp gelemeyeceğim dedim sana sürpriz yapmak istedim

Şaşkınlıktan ona cevap bile veremiyordum aşırı mutluydum ve sadece onu izliyordum. Kendimi tutamadım kalkıp ona sıkıca sarıldım

İyi ki geldin seni çok özledim

Minhyuk: Ben de seni özledim~

Biraz daha sarıldıktan sonra yerime geçip oturdum. Minhyuk ve diğerleri sohbet ediyorlardı ama ben sadece dalgın bir şekilde Minhyuk'u izliyordum.

Wonho: heyy Hyungwon! Nereye daldın? Kahven soğudu hadi iç

Dalgın olduğum için Wonho'nun ne dediğini duymamıştım sadece Minhyuk'u izliyorum ve bi' şeyler düşünüyordum aniden Minhyuk bana dönüp bakınca gözlerimi kaçırdım

Minhyuk: Noldu? neden dalgınsın? Pastanıda yemedin

Hiç öylesine bi' şey düşünüyordum ve tokum yiyesim yok

Minhyuk: Tch olmaz öyle, her zaman ki gibi tokum tokum diyorsun eskiden de böyleydin. Aç bakayım ağzını~

Minhyuk pastayı alıp bana yedirmeye başlamıştı ve ben hâlâ onu izliyordum gözlerimi ondan alamıyordum bi yandan da çok mutluydum