4 İQ;VAMPİR KRAL
Soğuk betonu hissedebiliyordum. Ayaklarım çıplakmı? Hayır soğuk heryerden geliyor bedenime. Heryer karanlık. Gözlerimin önünde bir bez parçası var. Galiba üstüm ve ayaklarım çıplak çünkü soğuğu ayaklarım ve vücudundan çok iyi hissediyorum. Gözlerim kapalı olduğu için hiç birşey göremiyordum. Yerimde haraket ettim birazcık. Ellerim ve ayaklarım da bağlıydı. Bilmediğim biryerde gözlerim, ayaklarım ve ellerim bağlıydı. En son bir solucan ve kurt sesleri vardı. Galiba ben bayılınca kurt sesleri beni bulmuş ve buraya getirmiş olmalı.
Dünü analiz ederken kapı açılma sesi duydum. Birkaç ayak sesi ve sonra tekrar kapı sesi. Gözlerindeki kumaş anında yok olunca şaşırdım yani kumaş yok olmuştu resmen.
Kafamı kaldırınca beş kişinin beni izlediğini gördüm. Onlar bana ben etrafa bakıyordum. Burası bir barakanın odası olabilirdi. Bizi aydınlatan tek şey sol tarafımda üç ayakla yükseltilmiş ışıktı. Işık bana dönüktü ama onları da iyi denilebilecek kadar net görüyordum.
Kafamı onlara çevirdiğimde tavşan dişli birinin otuz iki sırıttığını gördüm. Bir başkası ise sert görünmeye çalışıyordu ama çok tatlı duruyordu çift göz kapağı ile. Odanın diğer taraflarına baktığımda koltukta oturan, onun sağında ve solunda iki kişi gördüm. Koltukta oturanın önce şiş dudakları çekti dikkatimi, sağındaki ve solundakinin de çok şişkin dudakları vardı ama tek fark boy farkıydı.
Kapı tekrar açıldı. İçeri onların lideri girmişti sanırım çünkü koltukta oturan hemen ayağa firlamıştı. Evet bu adam onların lideriydi.
Kafamı giren kişiye çevirdiğimde adamın bir hayalet tene sahip olduğunu gördüm. Bembeyazdı. Ellerinde belirgin damarlar onu korkutucu gösteriyordu. Gözlerinin altının siyah olması daha da korkutucuydu. Vampir olabilirdi. Biraz yapılı gözüküyordu. Evet benden daha yapılı ve iri gözüküyordu hatta buradaki herkes benden daha yapılı ve iri gözüküyordu.
Hayalet adam önce diğerlerine baktı sonra bana. Yanıma geldi ve önüme çöktü. Gözlerini kıstı, vücudumu süzdü biraz ve konuştu
"Söyle bakalım insancık Kuzey Kore ormanının ne işin var?!" Ses tonu tüylerimi ürpertmişti.
"Sen Kim San-Shikmisin?" Kurduğum cümleyle kahkaha atmaya başladılar. İş tuhaflaşmaya başlayınca anında durdu ve masumluktan öte korkunç bir şekilde bakmaya başladı bana. Hala yere çöküktü
"Bence.." durdu ve küçük birmkahkaha attı ".. sen Kim Sanshik'i daha önce gördün." Dediğinde kaşlarım çakıldı. Hayır ben Kim Sanshik'i daha önce görmemiştim. Ben kaşlarım çatık nerede görmüş olabileceğimi düşünürken adam bir kahkaha daha attı.
"Üzerinden geçtiğin adamın kim olduğunu sanıyorsun!!" Dediği şeyle gözlerim kacaman açıldı. Aman tanrım ben doktorumu ezmiştim. Tanrım öleceğim, ölmessemde burada öleceğim.
"Ben senin sorunu cevapladım. Şimdi sıra sende. Kuzey Kore ormanında ne işin var!!?" Sinirle sorduğu soru yerimden sıçramama ve korkmama yettimişti. Evet geliba bir suç işlemiştim buraya gelerek. Ama yaşamak suçmu? Galiba.
"Vampir yolu." Bir anda söylediğim şeyle gözleri büyüdü. Elini havaya kaldırdı ve diğer beşli odayı terk etti. Bu bir işaretti. Galiba kötü bir şeyler olacaktı.
Adamın şaşkın yüzü bir anda normale dönünce bu herifte bir tuhaflık olduğunu sezmiştim. Ayağı kalktı, bir adım bana yaklaştı ve üstten küçümser bir bakış attı.
"Sende vücudunda zehir taşıyan ve vampir yoluna muhtaç aptal insancıklardanmısın?" Kafamı hafifçe sakladım. Haklıydı. Ben aptaldım, vücudumda zehir taşıyordum ve vampir yoluna muhtactım.
Kaşlarını kaldırıp indirdi sanki şaşkınmiş gibi. Sonra beklemediğim birşey yaptı. Dizlerimin üstüne oturdu, başını ozuma koydu ve ellerini de baldırıma. Baldırımdaki soğuk eller beni huylandırırken kulağıma yaklaştı ve fısıldadı."Ne tesadüf ki bende vampirim." Ona çok muhtaçtım şu an.
Tam ona yalvarıcakken tekrar fısıldadı."Bana çok muhtaçsın biliyorum. Diyelimki bir iyilik yaptım ve sana vampir yolu yaptım, karşılığında ne verebilirsin?" Yeterki bana vampir yolu yap.
"Ne istersen." Kısık sesle söylediğim şeyle hmmladı ve tekrar kulağıma fısıldadı.
"Ne istersen öyle mi." Eli baldırımı okşamaya ve üste çıkmaya başladı. Ne istediği çok belliydi. Tekrar fısıldadı ama bu diğerlerinden daha hafif ve kokutucuydu bu ses.
"Vücuduna ne dersin." Biliyordum. Annemin temiz oğlu olmayacaktım artık. Gerçi hiçbir zaman temiz olmamiştım ki ben. Hiç bir zaman. Bunuda sadece lânet bir iş yüzünden kabul ediyordum. Ailemden bana kalan tek şey için, aile şirketimiz için yapıyordum. Gerçi artık bir aile kalmadı ki ama onlar için kabul edecektim. Ailemi öldüren tarafın kölesi olacaktım.
"K-kabul." Dememle küçük bir kahkaha attı kulağıma ve baldırımı biraz daha sıktı.
"Başka bir çaren yok zaten bebeğim." Hala baladırımı sıkıyordu ve bu çok can yakıyordu. Adamın eli çok büyüktüki baldırımı avcunun içine alabiliyordu yada ben çok miniktim.
"Peki o zaman tanışalım. Ben Vampir Kral. Min.Yoon.Gi." İsmini bastıra bastıra söylemişti. Bir dakika adam vampir kraldı. Kitapta okumuştum, vampir kral diğer anormallerden daha güçlüydü ve ben ona vücudumu vermiştim. Ama tanrım ne korkunç yada özel. Bilemiyorum.
"Ya sen küçük insan?" Camın çok acıyor ama o üste çıkmaya devam ediyor yavaş yavaş. Çin işkencesi gibi birşey. Baldırımı biraz daha sıkınca cevapladım onu.
"Hoseokaahh J- jung Hosekkah." Canı çok acıyordu, çok hemde.
"Hmm memnun oldum Hoseok. Birazdan yapıcaklarım canını acıtanilir." Ben ne yapacağını düşünürken bir anada beni boynumdaki damardan ısırdı. Ben tüm barakayı inletecek şekilde bağırırken emildiğimi hissettim. Kanımı çekiyordu. İyi güzel ama çok camın yanıyordu. Tarifi olmayacak kadar çok acıyordu canım.
Vampir kral benden ayrıkırken etraf kararmaya başladı. Dizlerimdeki hafiflikle göz kapakalarım bana karşı gelerek kendini bıraktı bnede dünyayla olan bağımı...
●●●
Bölüm sonuuu~
sonunda soktum yunkiyi
Birkaç yerde değişiklik yaptım evet..
Uwu diğer bölüme gel şimdi uwu. Diğer bölüm çok uzun olucak. Nereden emin oluyorum çünkü ben yazdim. Çok üşenmişke:')
Çok heyecanlıyım. Diğer 5 kişiyi anlamışsınızdır yani, yaniiii
Evet hoseoku yunkiden küçük yapan hayat bize ne yapmaz.
Hala inanamıyorum ya yunki hoseok tan büyük ve iri ve uzun ve kocaman ve cüsseli ve ve de ve aq
Vay anasını. Bana bir tokat atın amk
Neyse bay bayI PURPLE YOU💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
'BludVergebung' /SOPE
Paranormal'Kitap 'mpreg' dir. Yani erkekler hamile kalıp doğum yapabiliyor.' [YOONSEOK] ♢KAN AFFI♢ ㅡ Bir hapa bağlı olan Hoseok eğer başka bir ilaç bulamassa ölür. Bu yüzden şeytan ile bir anlaşma yapar. Şeytan ile yaşadığı zaman sürecinde kimsenin inanamıya...