10.BÖLÜM: Artık Mutluyduk

77 7 5
                                    

*Beni mutlu eden de o, üzen de*

Kendime hala gelmemiştim. İnanamıyordum, bi günde bu kadar şey yaşamak bana gerçekten fazla gelmişti. Kerem karşımda karışık duygular içinde bana bakıyordu biraz şaşırmış, biraz gülerek, biraz da ona sert baktığım için korkmuş...

"Kerem ne yapıyorsun sen?"

Biraz daha kendime gelince Kerem'e bağırmaya başlamıştım. Hiç düşünmeden bana normalmiş gibi cevap verdi.

"Senin yapamadığını. Sen de benden hoşlanıyorsun hadi itiraf et!!"

İnanamıyordum, beni ne kadar yanlış anlamıştı böyle!!

"Saçmalama!! öyle bir şey yok. Sürekli bana bakıyordun ben de rahatsız olduğumu dile getirmek için seninle konuşacaktım. Keşke bu saçmalığı yapmadan önce benimle konuşsaydın"

Ona gerçekten çok sinirlenmiştim, ne yapmıştı bu böyle...

Şaşırmış bi şekilde bana bakıyordu, sanırım gerçekten ondan hoşlandığımı düşünmüştü.

"Şaşırdım, alt tarafı bi öpücük neden bu kadar tepki verdin ayrıca hiç mi öpüşmedin?... Öpüşmedin mi?"

Sinirlerim gittikçe artıyordu. Neden çok normalmiş gibi davranıyordu, evet, öpüşmemiştim, neden bu kadar tuaf geliyordu ki!! gerçi onun takıldığı kızları düşününce hakkımda böyle düşünmesi normal olabilirdi.

"Bu seni hiç ilgilendirmez!! Bir daha sakın böyle bi şey yapmaya kalkışma. Okul dışında karşıma çıkma, gözlerini de üzerimden çek! Bu seni ilk ve son uyarışım. Defol git şimdi!!"

Şu an sanki ben, ben değildim çok sinirliydim, Kerem biraz daha burda kalırsa fiziksel şiddet uygulayabilirdim ona.

"Tamam, sakin ol!! Gidiyorum, bu arada dudakların çok güzel"

Bu cümleden sonra kızarmaya başlamıştım hem öfkemden hem de utancımdan ama o, bunu gülerek söylemişti. Ona olan öfkem daha da artmıştı.

Sınıfa girerken açık bıraktığı kapıdan çıkıp gitti. Şu an ağlalmamak için kendimi zor tutuyordum, gözlerim dolmuştu ama ağlamayacaktım.

Zilin çalmasına beş dakika vardı. Zaten lavabo hemen sınıfa yakındı. Gidip elimi yüzümü yıkadım. Başım dönüyor gibi hissediyordum. Sınıfa girdiğimde sırama oturdum, hemen sonra da zil çaldı. Kızların sınıfa gelmesini bekledim. Ben eşyalarımı toplamıştım o sırada kızlar da gelmişti.

"Deniz, iyi misin sen?"

Zeyno gelir gelmez bu soruyu sormuştu. Sanırım ruh halimi dışarıya da fazlasıyla aktarıyordum.

"Evet ya suratın beyazlamış gibi"

"Bi şeyler oldu yukarıda anlatırım şimdi kursa girmem lazım, sonra görüşürüz"

Kızları biraz geçiştirmiştim ama kursum vardı. Merdivenlerden çıkarken bi anda Elif'in sesini duydum beni çağırıyordu. Arkamı döndüğümde merdivenlerden çıkıyordu.

"Deniz senden bi şey rica edebilir miyim?"

"Evet, tabii"

"Söylemiştim ya sana ben biraz kötüyümde kursa gelemiyeceğim, Bera hocaya söyler misin?"

"Söylerim merak etme. Neyin var bu arada?"

"Ha, çok önemli bi şey değil ya biraz karnım ağırıyor sadece."

"Hımm, geçmiş olsun"

"teşekkür ederim... Her şey için."

Başımı öne eğerek gülümsedim. Elif'i seviyordum iyi biriydi umarım hemen iyleşirdi.

AnlasanaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin