My Spy/Yoonkook ✔

1

Jungkook

Namjoon hyung
Hadi Jungkook göreyim seni aslanım

Ben
Hyung aslanım ne ya
Neyse kapının önünde bavulumlayım şimdi kapıyı çalacağım sonra yazarım

Zile basıp açılmasını bekledim. Açan kişi sarı ve lüle lüle saçlara sahip olan birisiydi. "Jungkook?"

Gülümsedim. "Evet benim."

Beni içeri aldı ve odaları gezdirirken konuştu. "Yoongi şu an hyung şirkette akşam 5 gibi gelir, benim adım Jimin." Koridorda yürümeye devam ederken bir kapıyı açıp durdu. "Odan burası, eşyaların yerlerini istediğin gibi değiştirebilirsin. Bir sorun var mıydı?"

Hyung? Pek bir yakın olmalılar.

Bavulumu içeri koydum. "Senin bu evdeki rolün ne?"

"Çalışanların ustası gibi bir şeyim. Ha bir de gelirken gördüğün kıvırcık esmer yakışıklı Bay Min'in kardeşiydi ismi Taehyung. Burada ikisi beraber yaşıyor."

Güldüm. "Taehyung'tan mı hoşlanıyorsun?"

Omuz silkti. "Aslında sevgiliyiz. Neyse bu önemli bir ayrıntı değil. Başka sorun var mı?"

"Odama yerleştikten sonra işe mi koyulayım?"

"Evet. Bay Min'in odasını toplamakla başlayabilirsin. Bir yardıma ihtiyacın olursa beni çağırabilirsin."

"Pekâlâ teşekkürler."

Odadan çıktığı zaman kendimi yatağa atıp Namjoon hyunga yazdım.

Size şöyle kısa geçeyim, Min ve Kim şirketleri 2 düşman şirkettir. Beni Namjoon hyung bu eve hizmetli ve casus olarak yolladı. Yoongi'ye kendimi belli etmeden öğrendiğim bilgileri Namjoon hyunga pürüssüz bir şekilde aktarmalıyım.

Odaya kendi eşyalarımı ve kıyafetlerimi yerleştirdikten sonra mikrofonları cebime koyup odadan çıktım. Jimin'in bana gösterdiği Yoogi'nin odasına gittim. Kapıyı açtığım gibi erkeksi parfüm kokusu ve gri ton ağırlıklı yatak odasıyla karşılaşmıştım. Odayı hızlı ama düzgün bir şekilde topladıktan sonra bir mikrofonu vazonun içine, diğerini ise görülmedik bir yere sakladım.

Tam çıkacakken Taehyung'un kapıyı açması ile korkudan yerimde zıplamıştım. "Hemen işe başlamışsın ha?"

Gülümsedim. O masadan bir dosya alıp geri çıktığında ben de peşinden çıkıp Namjoon hyunga mikrofonları yerleştirdiğimi söyledim. Sonra da alt kata inip Jimin'in yanına gittim. Koltuğa oturmuş elmasını ısırıyordu.

Yanına oturdum. "Odayı topladım."

"Güzel. Aslında 1 tane daha çalışan olduğundan pek bir iş kalmıyor sana. Sen Bay Min'in odası ve enstürman odası ile ilgileneceksin. Bir de aşçı var, akşam yemeği hazır olunca sofrayı hazırlarsınız."

Başımla onu onayladım. "Enstürman mı çalıyorlar?"

"Yoongi hyung enstrümanları çok sever, her birini öğrenmeye meraklıdır. "

O sırada Taehyung paltosunu giyerken ve kulağına yasladığı telefonla konuşurken merdivenden iniyordu. Bu kadar aceleci olması dikkatimi çekmişti. "Kaç dakika var toplantıya? Tamam geliyorum."

Jimin sorusunu yönellti. "Bu acelen ne Taehyung?"

"Hyung toplantı için yanına alacağı dosyayı unutmuşta toplantı başlamadan ona götürmem gerek."

Bundan sonra burada kalacaktım, pek bir sıkıcı görünüyor. Taehyung evden çıktığı zaman Jimin ile tek kalmış film izlemeye başlamıştık.

Aklıma takılan soruyu sordum. "Bay Min her zaman 5'te mi geliyor?"

Omuz silkti. "Toplantısının olup olmamasına göre değişiyor. En geç 6 gibi geliyor. "

Anladığımı belirten olumlu mırıltılar çıkarıp filme döndüm.

Yine aaa-zzz04 ile beraber yazdığımız bir fic, umarım konuyu beğenirsiniz.