~1~

594 34 31
                                    

Veee uzun zaman sonra NefTah kurgusuyla beraberiz baktım çok özlemişim, hikayelerini okuyorum eee benden de gelsin dedim.
-
-
-
Başlama tarihinizi alalım..
-
-
YAZARDAN (Hepsi yazardan olacak)

Penceresinin önünde hem kahvesini yudumluyordu hem de yağan yağmura, koşuşturan insanlara bakıyordu genç kadın.

Sandalyesini çevirip kahvesini masasına koydu ve ayağa kalktı. Kapıyı açıp odasından çıktı.

Etrafına baktığında deli gibi çalışan insanları gördü. Yolunu Mustafa Kaleli'nin odasına çevirdi. Kapıyı tıklatıp girdiğin de Asiye'yi de gördü.

"Rahatsız etmiyorum değil mi Mustafa Bey?"

Kapının arkasından konuştu Nefes.

"Estağfirullah Nefes gel. Biz de Asiye ile senin hakkında konuşuyorduk."

Mustafa'nın sözüyle içeri girdi Nefes. Mustafa eliyle oturmasını işaret edince biraz tereddüt etmesine rağmen oturdu.

"Bir sıkıntı mı var Mustafa Bey?"

"Şu beyli konuşma kalkarsa sıkıntı olamayacak. Sonuçta aile dostuyuz."

Genç kadın gülümseyip başını salladı.

"Bugün Nazlı ve Nil ile yemeğe gelin. Hem uzun zamandır toplanmadık."

Nefes Mustafa baktı. Daha sonra samimi gülüşüyle konuştu.

"Peki abi. Geliriz bugün."

Oturduğu sandalyeden kalktı ve odadan çıktı.

Kendi odasına gidip arkadaşı Nazlı'yı aradı.

~

"Nazlı bugün Kalelilere yemeğe gideceğiz. Haberin olsun."

"Tamam Nefes. Nil ile beraber geliriz."

"Tamam canım. Bye bye."

"Bye bye."

~

Kısa bir konuşmanın ardından Nefes saate baktı. Mesaisi bitmişti. Hemen eşyalarını çantasına koyup odasından çıktı.

Otoparka indiğinde anahtarla arabasının kapısını açtı ve bindi.

Otoparkın dönemeçli yollarından sonra ışığı görmüştü. Güvenliğe selam verdikten sonra yoluna devam etti.

Genç kadın eve geldiğinde arabadan indi ve kapıları kitledi. Durup anahtarını ararken genç kadın kapısının önünde duran mektupa baktı. Sonra üstündekini okudu 'Kuyruklu Yıldıza'

Eline alıp sonunda bulduğu anahtarla içeri girdi. Kapıyı ayakla kapattıktan sonra ayakkabılarını çıkardı. Çantasını, montunu astı.

Oturmasına gittiğinde telefonunu, anahtarını masaya bıraktı ve koltuğa oturdu.

Tedirgin bir şekilde mektubu açtı. Sanki içinden onun hayatını değiştirecek bir şey çıkacak gibiydi.

Mektubu açıp içinden kağıdı okudu.

Kuyruklu Yıldızım,
Sana en son ne zaman böyle seslendim hatırlamıyorum.

Çimenlere yatıp kayan yıldızlarla dilek tutmuştuk. Biliyorum. Bu mektubu görünce çok şaşıracaksın.

Yıllarca ölü bildiğin adamın sana mektup yazması ne garip değil mi?

Peki o çok aşık olduğun adamın ölmediğine bir mektupta inanır mısın?

Bir Kuyruklu Yıldıza Mektup/NefTah / Kısa HikayeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin