1.BÖLÜM

722 44 24
                                    

Herkese iyi okumalar. İlk hikayem olduğu için bazı yerlerde hata olabilir oralara çok takılmayın :)

Seokjin evinin yemek masasında oturup  elindeki faturalara bakarak derin bir iç çekiyor. Hayat standartların pahalaşmasıyla birikimi de azalıyordu. Malesef eğitimini tamamlayamadığı için iyi bir maaşı da yoktu. Artık kendi ihtiyaclarını bırakıp yavrularının ihtiyacını düşünüyordu. Jungkook futbol takımı için yeni ayakkabıya ihtiyacı vardı Jiminin yeni kıyafetlere ihtiyacı vardı onlara hakketiği rahat hayatı veremediği için canı sıkılıyordu. Bu sırada odasında çıkan jimin mutfağa girer babasını görünce yanağına bir öpücük verir.

Jin gülümseyip "Günaydın oğlum" der.

Jiminde "Günaydın baba" diye karşılık verir. Masadaki faturaları görünce morali bozulur üzgün sesiyle "Baba..bunlar" der.

Jin "Jungkooka bu ay ayakkabı alamıcam minnie... biliyorum yeni kıyafetlere ihtiyacın var ama bunlar için kalacak paramız yeterli değil siz merak etmeyin başka işler daha aricam"

Jimin babasının gözlerin sulandığını görünce hemen babasına sarılır "Baba yeni kıyafetlere ihtiyacım yok zaten bir sürü kıyafetim var benim."

O sırada onları kapıdan dinleyen  jungkook mutfağa girerek bağırmaya başlar " Ama benim yeni ayakkabılara ihtiyacım var eski ayakkabılarla yeterli performans gösteremem bütün takım benle dalga geçicek baba. İnat edip kendinle bizi bu sefil hayatına sürüklemeyip bizi appamızda bırakmalıydın!!!" Jungkook 12 yaşında birisi olarak tek derdi yeni ayakkabılardı. Jin oğlunun son lafını duyunca içi paramparça olur nasıl bu kadar işe yaramaz ebeveyn olabilir jin yavruların önünde ağlamamak için mutfakdan çıkıp odasına kapanır.

Jimin sinirle Jk ye dönüp " bu kadar velet olmak zorunda mısın ? Bir ayakkabı için babamızı ağlattın "
Jungkook aniden bağırışıyla pişman olur " hyung özür dilerim ama benide anlamalısın herkesin önünde küçük düşürülmek kötü hisettiriyor" hem babasını üzmesiyle hem de ayakkabılar yüzünde ağlamaya başlar. Jimin küçük kardeşinin ağlamasına dayanamaz ve yanına gidip sıkıca ona sarılıp başına bir öpücük koyar " tamam jungkook endişilenme hyung senin için yeni ayakkabılar alıcak" jk birden kafasını kaldırıp jimine mutlulukla bakar " gercekten mi minnie bunu yapar mısın?" Jimin " merak etme halledicem ama şimdi öncelikle babadan gidip özür dilemelisin" jungkook birden jimin üstüne atlayıp yüzüne öpücükler bırakmaya başlar " minnie sen dünyanın en iyi kardeşisin~" (melek jiminimiz)

Jimin ve jungkook  yukarıp çıkıp babalarının odasına girerler. Jin yatağına uzanmış gözyaşlarını siliyordu. Oğullarının geldiğini görünce hemen yatakda doğrulup " bir şeye mi ihtiyacınız vardı " gülümseyerek sorar.

Jimin ve jungkook koşarak babalarının iki yanına geçip sarılırlar.
Jk " özür dilerim baba affet beni ayakkabılar o kadar önemli değil sadace sen ol yeter. Başkasını istemiyorum"der. Jin oğullarına sıkıca sarılıp " üzülmene gerek yok kookie haklısın sizin ihtiyaclarınızı karşılayamıyorum belki.... siz appanıza da kalmalısınız.(adları karışmasın diye jin baba olarak namjoonda appa olarak yazıcam )

"BABA HAYIR!!" Jimin tiz bir sesle bağırır. "Bak bir restorant var genç insanları işe alıyor yüksek sınıf bir yer orda belli süre çalışabilirim"

"Hayır minnie çalışmanı istemiyorum derslerin daha önemli" jin yavaşca oğluna söylüyor. Jimin " lütfen baba...birbirimize yardımcı olmalıyız... başkalarına ihtiyacımız yok" diye ısrar ediyor.

Jin gözlerini kapatarak başını sallıyor başka ne seçeneği var ki?

●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●
Kim konağı( Namjoonun evi)

"Yarın lisenin ilk gün!! heycanlı mısın?" Hoseok kardeşin odasına girerek neşeli sesiyle kardeşine sorar.

"İçeri girmeden önce vurmalisin hobi " şakacı sesiyle.

"Ooii benim küçük bebek kardeşim büyüyor" taehyung gülerek bakar ona.

"Tanışma partisi varmış ne giysem sence" tae hevesle soruyor.

"Dolabında milyar dolarlık kıyafetlerinden haberin yokmuş gibisin" (gucci boy tae)

"Onları sevmiyorum ama!!"

"O zaman alışverişe gitmeye ne dersin" hobi küçük kardeşine sorar.

" HYUNG EVET LÜTFEN"

" TAMAM HARİKA GİDELİM!!"

"Peki yoongi hyung ?" Taehyung sorar.

"Malesef biliyorsun appanın şirketinde staj görüyor"

Appaları çok katı bir adamdı ve büyük şirketleri var o yüzden fazla iş düşüyordu yoongiye nerdeyse yüzyüze bile gelemiyorlardı.

**********

Diğer tarafda ise Yoongi tüm bu işlerden NEFRET EDİYORDU neden appası onu bu kadar zorluyor sabah 9da oturdu ve saat nerdeyse 7 olmak üzere eve gidip sadece uyumak istiyor.

Appasının içeri girdiğini görünce hemen ayağı kalkıp beklentiyle ona bakmaya başladı. Namjoon oğlunun beklenti gözleriyle bakmasına aldırmayıp "yoongi bu dosyaları düzenleyip e postayla bana göndermeni istiyorum gönderene kadar eve gelmiyorsun!!" Acımasız sözlerinden sonra bir şey demesini beklemeden odasından çıktı.

Yoongi sandalyeye çöküp artık baskıdan dayanamayıp  ağlamaya başladı appası neden yorulduğunu göremiyor diğer babası olsaydı bunu görürdü. Babası düşünceliydi. Yarın okul var ve uyumaya ihtiyacı var işine geri dönerek en kısa zamanda bitirmeye çalıştı.

**********
Hoseok ve taehyung alışverişlerini bitirdikten sonra bir kahvecide durup kahve içmek isterler.

İkisi baristanın olduğu yere gidip siparişini vermek isterler ama orda çalışanın babaları olduğunu görünce geldiklerine anında pişman olurlar.

Jin ise önündeki iki oğluna gözyaşlarıyla bakıyor hem burda onları gördükleri için şaşırmış hem de üzülmüştür. Diğer üç bebeğini çok özlemişti. Gülümseyerek onlara doğru adım atacakken taehyung hızlıca tezgaha gelip parayı sertçe koyuyor " Ne dikiliyorsun işini yap hadi bize iki tane ıced Anericano "

Jin bebeklerinden beklemediği tavırları görünce geri adım atar. Hiçbir şey demeden siparişlerini hazırlamaya başlar. Kahveleri ellerine teslim edip onlardan gülümseme bekleyerek önce taehyunga sonra hobiye bakar. Ama ikisi hızlıca ona bakmadan dükkandan çıkarlar.

Arabaya bindiklerinde taehyung ağlamaya başlar hobi hemen kardeşine sarılarak "tamam taetae ağlama bir daha buraya gelmeyiz"

Taehyung "Neden aile olamıyoruz neden bizi bıraktı bu kadar inatçı olmak zorunda mı" hıçkırarak konuşur. Ağabeyi ise daha sıkıca sarılmakdan başka bir şey yapamadı.

**********

Jimin eve girerek kardeşine seslenir "JUNGKOOK BURAYA KOŞ HADİ"
Jungkook koşarak abisin yanına gider ellerinde bir çift spor ayakkabı görür.
"Yoksaa hyung bana mı bu" hevesle sorar. Jimin kardeşine gülümseyerek bakarak " bunlarla artık bize daha iyi performans gösterebilirsin kookie "
Jungkook abisin üstüne atlayarak öper onu "hyung sen bir tanesin çook teşekkür ederim tüm gollerimi sana armağan edicem " jin odandan çıkarak " ne oldu çocuklar " gülerek sorar. Jk babasına dönerek " baba bak minnie bana ayakkabı almış " yeni ayakkabıları denemek  için odasına koşar.

Jin jimine dönerek " jimin hani derslerine çalışcaktın senin için endişeleniyorum "

" baba her zaman çalışmıcam merak etme beni her şeyi üstüne yüklenme "

"Ahh benim kalbi büyük oğlum siz ikiniz benim her şeyimsiniz" jin oğluna sarılarak sevgiyle söyler. Onlar için paradan daha önemli olarak birbirlerine ihtiyaçları vardı.

Daha fazla devam etcekdim ama ilk bölüm kısa olsun dedim. Namjin olmasa asla hikaye yayınlamazdım sanırım bol bol Btsi destekleyelim ve sevelim onları army babuşlar <3

《|R̳e̳u̳n̳i̳o̳n̳|》N̳A̳M̳J̳İN̳Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin