2.BÖLÜM

403 37 19
                                    

Ertesi sabah kahvaltı için yemek masasında kim ailesi oturup  geç kalan taehyungu bekliyorlardı. Taehyung içeriye giriş yaptığında büyükannesinin onaylamaz bakışlarıyla yemek masasın da yerine geçer.

Büyükannesi sert sesiyle "Geç kaldın tae!"der. Taehyung sadece başını eğip "özür dilerim büyükanne".

" sorumluluk sahipi olmalısın tae . Bir gün ilerde kendi ailen olucak sonra baban kadar işe yaramaz mı olmak istiyorsun ?" Öfkeyle büyükannesi ona karşılık verir.

Hoseok ordan "Neden ona bu kadar gereksiz şey için sinirlisin ?" Rahatsız olmuş sesiyle olaya dahil olur.

Namjoon oğluna öfkeyle "hoseok! büyükannenle konuşmanın yolu bu mu özür dile hemen!"

Hoseok babasının sert sesiyle şaşırır " özür dilerim büyükanne" diyerek olayın uzamasını istemez.

"Büyük annen doğru söylüyor hoseok disiplin önemli" namjoon oğluna söyler.

Yoongi tabağına bakar. Ailesine bile dikkat etmiyordu. Bu o kadar yaygın bir olaydı ki artık önemi yoktu onun için. Yapması gereken çok işi vardı, ayrıca dün gece sadece 3 saat uyudu.

Namjoon şimdi Yoongi'ye bakıyor. "Yoongi." diyor.

"Ha?" Yoongi düşüncelerinden uzaklaşır ve Appa'sına bakar.

"Dün yaptığınız iş. Çok mutlu değildim. Birkaç düzeltme yaptım ve size e-postayla gönderdim. Düzeltmeleri yap. Bugün tekrar gönder.Tamam mı? " Namjoon soğuk sesiyle son kez uyarır.

Yoongi üzgünce başını salladı.

Hoseok ve Taehyung bir bakış paylaşır.

"Joon ona daha çok iş ver o zaman bir daha işten kaçmaz."

Yoongi artık protesto etmiyor bile . Bunu yapacak gücü kalmadı.

**********
Jimin ve jungkook okul için hazırlanmış aşağıda marketden gelecek babalarını bekliyorlar. Jungkook yeni ayakkabılarını o kadar sevmiştiki gece onlarla yatmışdı.

Jimine dönerek " teşekkürler hyung eğer yeni ayakkabılar olmasaydı beni oynatmazlardı."

Jimin ona gülümseyerek saçını okşar. O sırada seokjin neşeyle evinin içine girer.

"Çocuklar hadi buraya gelin size süprizlerim var" jimin ve jungkook babalarını ellerinde torbalarla görürler. Seokjin elinde bir kutuyu jimine uzatır "minnie al bu liseye geçişinin hediyesi" sonra yine poşetlere dönüp market torbasından da bir kaç abur cubur alır ve kookieye uzatır " bunlarda senin kookie en sevdiğin abur cuburları aldım okula götürebilirsin."

Kookie sevdiği atıştırmalıkları görünce gözleri parıldar babasına sarılıp " sen dünyanın en en en iyi babasısın baba " babasının burnuna bir öpücük koyar.

Jimin kendi kutusunu açınca yepyeni bir gömlek bulur heycanla babasına dönüp " baba" sıkıca ona sarılır "gerek yoktu biliyorsun."

"Ah sus! Çocuklarıma yapabileceğim her şeyi vereceğim." Jin diyor.

Jin, oğlunun saçını sevgiyle okşar . "Lisede ilk günün bebeğim. En iyi görünmeyi hak ediyorsun." Jin tatlı bir şekilde söyler.

"Hadi geç kalmadan okula gidin dikkatli olun giderken bir sorun olursa hemen beni arayın tamam mı ?"

Jimin ve jungkook başlarını sallayıp okula doğru yol alır. Jin ikisine birer birer öpücük koyup kapıyı kapatır.

Kapı kapandıkdan sonra elindeki faturalara bakar. Bu ay yiyecek için yeterli olmayacaklar. Birkaç öğünü atlamak zorunda kalacaktı ama sorun değil. Çocukları mutlu olduysa her şey yolunda.

***********

Jimin ve jungkook okul çok uzak olmadığı için yürüyerek gidiyorlardı.
Jungkook birden aklına gelen şeyle abisine dönererek "minnie biliyorsun... eee onlarla görüşmüyor olsakda belki appadan yardım isteyebiliriz her gün hobiyi görüyorum o kıdemli takımda yeni aldığı ekipmanları görmeliydin jimin. Yani appaya belki sormalıyız."

"Hayır!!" Jimin ona bağırır.

"Sizin appa ile sorununuz ne daha rahat bir hayat yaşabilirdik niye inatçısınız bu kadar!"

"Bilmediğin ve anlamadığın konuları sorgulama jungkook!!" Jimin anlaması için sertçe söyler.

Jungkook geri bir şey söylemeden sessizce yol boyunca yürür. Okula geldiklerinde jungkook hala sinirli jiminde üzgündü.

**********

Diğer tarafdan Taehyung ise sabah olaylar yüzünden bugün  kötü bir ruh halindeydi. Gerçekten kötü! hiç kimse yolunu geçmemeli, yoksa birisi gerçekten incinebilir.

Ve tam o sırada jimin ortaya çıkar.
Taehyung ona her zaman "öğretmenin evcil hayvan" demeyi severdi. Kendisininde dersleri iyidi ama jimin sınıfın üstündeydi onu gölgede bırakmış gibi hissediyordu.

Taehyung ve Jimin ikizlerdi. Böylece kardeşler arasında bağ diğerlerinden biraz daha güçlüydü, ama çok önceden birbirlerinde ayrılmalarıyla kırıklar oluşmaya başladı.

Taehyungun asıl kıskandığı şey jiminin seveven babalarına sahip olmasıydı. Geçen gün babasına ne kadar kötü davransa da onu çok özlemişti ama kırgındı ona onları bıraktığı için. Ama her zaman babasının sıcaklığına ihtiyacı vardı ve bu son zamanlarda daha çok özlüyordu.

Ders bitiminde herkes toplanıp sınıftan çıkmaya başladı. Taehyung da jiminin sırasına yönelir.

"Yeni gömlek ha minnie. Nerden aldın çöplükten mi ?" Ona sırıtır.

Jimin etrafına baktığında herkesin ona baktığını görür . Taehyung nasıl babasının zorlukla aldığı değerli gömleğini mahvedebilirdi. Şuan sadece yatağına gidip kıvrılmak istiyordu.

"Ba..... babam bunu benim için aldı" gözyaşı dökmek üzere olan parlak gözlerle diyor.

Taehyung şimdi Jimin'e bakarak üzgün hissediyor. Ama bu gömlek onun olabilirdi ama Hayır! Babası onu bırakıp parayla sevginin eşdeğer olduğunu düşündüğü appalarına bıraktı.Taehyung'un en iyi markalı kıyafet ve aksesuarlara sahip olmasına rağmen o kıyafetleri o gömlek için her gün takas ederdi.

Taehyung daha fazla dayanamaz sırtını dönüp sınıftan çıkar. Çıktıkdan sonra banyoya gider. Kapıyı kilitler ve ağlar. Artık değerli gördüğü hiçbir şey kalmadı. İstediği tek şey eski mutlu ailesi.

Umarım hoşunuza gitmiştir army babuşlarım <3 iyi okumalar hepinize.






《|R̳e̳u̳n̳i̳o̳n̳|》N̳A̳M̳J̳İN̳Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin