Special Part

972 61 113
                                    

Kim Jennie:

Tüm yemekleri yaptığımdan emin olduktan sonra mutfaktaki duvar saatine baktım. Saati görmemle biraz paniklemiştim, çünkü misafirlerimiz gelecekti. Hazırlıksız yakalanmak isteyebileceğim en son şeydi.

"Sevgilim~"

Dolaptan masaya koyacağım tabakları çıkarırken Jimin'den bir yanıt bekliyordum. Birkaç kez daha seslenmeme rağmen cevap vermeyince işimi hızlıca bitirip sofrayı kurdum ve yukarı, odamıza çıkmaya başladım. Bir yandan onu çağırıyordum.

Odanın kapısını araladığımda gördüğüm görüntü... fazla güzeldi. Minnie'yi, küçük kızımızı bana ayak bağı olmaması için sevgili eşime teslim etmiş, tüm işlerimi rahatça yapmıştım. Şimdi ise dağılmış bir oda, yan yana uyuyakalmış baba-kızı gördüğümde yüzümdeki gülümsemem genişlemişti.

Minnie'yi uyandırmamaya gayret ederek yavaşça yatağımızdan kaldırıp, alnına küçük bir öpücük bıraktım.

Minik kızımız iki yaşına yeni basmıştı. Kahverengi gür saçları ve çekik gözleri bana, minik burnu ve dudakları aynı babasına benziyordu. Minnie'yi beşiğine koyup güzelce üstünü örttükten sonra en az kızım kadar masum görünen Jimin'e gülümseyerek baktım.

Yanına oturup, yavaşça ellerimi yanaklarında gezdirdiğimde hafif kıpırdanmıştı.

"Jimin~ Misafirlerimiz az sonra gelecek ve sen hâlâ uyuyorsun."

Gözlerini araladığında yanaklarında olan ellerimi dudaklarına bastırdı.

"Günaydın güzelim."

"Jimin saat akşam 7."

"Ne fark eder? Seni görünce günüm aydınlanıyor zaten."

Ne olduğunu anlayamadığım bir hızla beni altta, kendini üstte bıraktığında ağırlığının birazını üzerime veriyordu. Ellerini saçlarımda gezdirip gözlerimizi birkaç saniyeliğine birbirine kenetleyip daha sonra boynuma yönelmiş, küçük öpücükler bırakmaya başlamıştı. Bu ânı ne kadar bölmek istemesem de ne yeri ne de zamanıydı.

"Jimin, kızımız bu odada uyuyor, misafirlerimiz gelecek ve acelemiz var. Bence üzerimden çekilmen için yeterli sebepler."

Jimin göz devirip üzerimden çekilmeden önce dudaklarıma bir öpücük bıraktı.

"Tüm romantikliği bozuyorsun Jennie."

"Daha giyinmedin bile. Bana laf yetiştirme Jimin."

İkimizde giyinme dolabımızın kapaklarını açıp bakındığımızda onun fikrini almak için Chanel beyaz kazağımla birlikte arkamı döndüm. Aynı kazağı onun da elinde tuttuğunu gördüğümde küçük bir kıkırtı çıkardım.

"Galiba bugün çift giyineceğiz."

Acele ve sessiz bir şekilde giyindikten hemen sonra saçlarımı tarayıp makyajımı yapıyordum ki kapı zilinin çalmasıyla Jimin, Minnie'nin uyanmaması için acele acele aşağı indi. Ben de hafif olan makyajımı bitirip son kez kızımı kontrol ettikten sonra odanın kapısını aralık bırakıp aşağı indim.

Lisa, Jungkook, Chaeyoung, Yoongi, Taehyung ve Jisoo'nun aynı anda geldiğini görünce biraz sessiz olmalarını, Minnie'nin uyuduğunu söyleyip hepsine sıkıca sarıldık.

Ardından direkt sofraya geçmelerini söylediğimde itiraz edilmeden oturulmuş, erkekler çok aç olduklarını söylemiş, bizim kızlar da bana yardıma gelmişlerdi.

İki kişi eksiğimiz vardı. Abimi aramak üzere telefonuma ulaşacakken kapının çalmasıyla ikilinin tartışmış olduğu belli oluyordu. Chung Ha içeri girip bana sarıldıktan sonra homurdanarak üzerindeki ceketi çıkardı.

𝓱𝓮𝓪𝓻𝓽 𝓫𝓮𝓪𝓽 ¹ ᴶᴱᴺᴹᴵᴺHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin